ÜÇ AYDA İKİ KEZ AŞILANACAK
Habertürk'ten Muharrem Sarıkaya, aşıyla ilgili köşesinde şunları yazdı;
Hedef 10 gün içinde 1200-1300 sağlık görevlisini aşılandıktan sonra, yine gönüllülük esasına göre başvuranlar arasından, ağırlıkla kronik hastalığı bulunan 13 bin kişinin aşılanması.
Bunun için öngörülen süre de üç ay… Ancak aşı olanlar 14 gün sonra aynı merkezlere giderek ikinci kez aynı aşıdan olacaklar. Yani bir kola aynı aşıdan iki doz verilecek. Burada "aynı aşı" vurgumun nedeni, iki farklı tip aşının uygulanacak olması.
Biri gerçek aşı yani içinde antijeni bulunanı, diğeri de bütün özellikleri aynı olmakla birlikte içinde antijeni olmayanı. Antijenden kasıt insan vücuduna girdiğinde bağışıklık sistemi tarafından antikor üretimine, yani koruyuculuğa yol açan yabancı moleküller…
BİRİNE GERÇEK, DİĞERİNE ANTİJENSİZ AŞI YAPILACAK
Aşı olanlar, bugüne kadar nasıl korudularsa yine aynı şekilde enfeksiyon kapmamaları gerektiği konusunda uyarılacak.
Konunun uzmanına neden bir kişiye içinde antijeni olan ve 'gerçek' diye nitelenen aşı verilirken bir başkasına antijeni bulunmayan 'boş' denilenin verildiğini sordum.
'Aşı yapılacak kişilerin yarısına gerçek, diğer yarısına boş olan verilecek; kime boş, kime dolu yapılacağını sadece bilgisayar bilecek, doktor da hasta da bilmeyecek' diye söze girdi.
Biraz açmasını istediğimde devamını şöyle getirdi 'Klinik Faz-3 çalışması 100 yıldır zaten böyle yapılır. O antijenden dolayı koruma meydana geliyor mu, gelmiyor mu? O kolları takip edeceğiz. Kimde ne hastalık meydana geldi 2-3 ay bunları kaydedeceğiz. Sonra bu hasta olanların bilgisayar kodlarını kırıp kimde ne etki yaptığına bakacağız. Aşı olanda kaç kişi hasta olmuş, aşı olmayan kolda kaç kişi hasta olmuş. Beklentimiz antijen olmayan kolda daha yüksek, antijen olan kolda daha düşük sayıda hastalık meydana gelmesi. O yan etkilerin nereden geldiğini göreceğiz. Antijen birinde sıfır, birinde 30 olmuşsa %100 koruyor diyeceğiz.'
BÜTÜN DÜNYA'DAN TOPLANDIKTAN SONRA...
Bu verilerin Türkiye'de toplandıktan sonra diğer ülkelerdeki sonuçlarla birleştirileceğini ve Dünya Sağlık Örgütü ile aşı uygulaması yapılan ülkelerin sağlık otoritelerine teslim edileceğini söyledi.
Eğer koruma sağlarsa da bu kez seri üretime geçilip, bütün ülkenin aşılanmasına başlanacağının altını çizdi. Bunun ne kadar zaman alacağı konusunda ise net bir tarih vermekten kaçındı.
Dünyadaki bütün sonuçların alınıp, ruhsatlama aşamasına geçildikten sonra tam tarih verilebileceğini bildirdi. Haydi hayırlısı..."