Türkiye tüm maskeleri düşürdü

Terör örgütü DEAŞ’ın 2014’ten itibaren ABD ve Batı tarafından sahneye sürülen bir aparat olduğunu ifade eden uzmanlar, Türkiye’nin terör örgütlerine karşı başarısının Batı’yı çileden çıkardığını ve tüm maskelerin düştüğünü vurguluyor.

HABER: ÖZLEM DOĞAN

Türkiye, terör örgütü DEAŞ'a karşı mücadelesini kararlılıkla sürdürüyor. ABD ve Batı tarafından çıkarları doğrultusunda kullanılmak üzere Suriye’de sahaya sürülen ve beslenen terör örgütleriyle mücadele eden tek ülke olan Türkiye, kasım ayında DEAŞ’a büyük darbe vurdu. Güvenlik güçleri, geçen ay başta İstanbul, Ankara, Adana, Osmaniye, Mersin, Samsun, Gaziantep, Kilis olmak üzere farklı kentlerde şafak vakti eş zamanlı düzenledikleri başarılı operasyonlarla örgüte büyük darbe vurdu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun "Biz kimsenin DEAŞ oteli değiliz. DEAŞ'lıları ülkelerine göndereceğiz." açıklamalarının ardından da DEAŞ’lılar ülkelerine gönderiliyor. Konu ile ilgili gelişmeleri Terör ve Güvenlik Politikaları Uzmanı Coşkun Başbuğ ve Güvenlik Uzmanı Ali Coşar Milat Gazetesi’ne değerlendirdi.

Herkesin maskesini Türkiye düşürdü

Terör örgütü DEAŞ’ın 2014’ten itibaren ABD ve Batı tarafından sahneye sürülen bir aparat olduğunu ifade eden Strateji ve Güvenlik Uzmanı Ali Coşar, “İngiltere ve ABD, bölgeye müdahale etmek maksadıyla DEAŞ’ı piyasaya sürdü. Türkiye düzenlediği harekâtlarla bunların DEAŞ’la ilgili maskelerini düşürdü. Türkiye, bölgede hakiki anlamda DEAŞ’la mücadele edenin sadece kendisi olduğunu tüm dünyaya bariz bir şekilde gösterdi” dedi.

Türkiye’nin başarısı Batı’yı adeta kudurtuyor

Türkiye’nin terör örgütlerine karşı başarı kazanmasından rahatsız olan Batı’nın adeta kudurduğunu vurgulayan Coşar, “Hem sahada hem de istihbarî manada örgütün çökertilmesi kapsamında bütün bağlantılarına tesir ettik. Suriye’de de ele geçirilen Batı’ya ait DEAŞ’lıları da deport ettik. Batı’nın bölgede elde etmek istediği hâkimiyet ve planları başarısızlığa uğradı” diye konuştu.

Batı ve ABD’nin perde arkasında daima İsrail var

Türkiye’nin milletini ve topraklarını korumak zorunda olduğunu ve bu yüzden gereğini yaptığını kaydeden Coşar, “Terör örgütleri vasıtasıyla bölgedeki yeraltı ve yerüstü zenginliklerine el koymak isteyen fakat Türkiye’nin müdahalesiyle bölgede tutunacağı dalı kalmayan Batı ve ABD’nin altında zemin kalmadı. Tabi bunların da perde arkasında İsrail’in olduğunu unutmamak lazım” ifadelerini kullandı.

DEAŞ’ın beyin takımını çökerttik

DEAŞ, PYD, YPG, SDG’nin küresel güçler ve siyonist yapı tarafından kurulan proje örgütler olduğuna dikkat çeken Terör ve Güvenlik Politikaları Uzmanı Coşkun Başbuğ, “Terör örgütlerinin tamamıyla mücadele eden sadece Türkiye’dir. Bu konudaki mücadelemiz de samimi ve şeffaf. ‘Bu mücadelede yanımızda olacak olan her ülkeyle her konuda da işbirliğine hazırız’ diye çağrıda bulunduk ama karşı tarafın niyet ve maksadı farklı olduğu için çağrımız karşılık bulmadı. Farklı niyetler de taşısa ABD, dünya kamuoyuna ‘biz Suriye’de dünyanın başına bela olacak DEAŞ denen örgütle mücadele için varız’ mesajı verdi. Türkiye oyunu gördüğü için DEAŞ’la mücadeleyi öne aldı. Kasım ayında DEAŞ’ın beyin takımı çökertildi” şeklinde konuştu.

Trump kendi içlerindeki FETÖ’yle mücadele ediyor

ABD’nin Bağdadi’ye gerçekleştirdiği operasyonun perde arkasındaki hazırlığı yapan ve ABD ile paylaşanın Türkiye olduğunun altını çizen Başbuğ sözlerini şöyle noktaladı: “DEAŞ’la ilgili gerekli paylaşımları yaparak Trump’ın iç siyasette elinin güçlenmesini sağladık. Bu yüzden Trump da her platformda Erdoğan’a teşekkür etti. Türkiye tavrını Beyaz Saray’dan yana kullandı. Zira ABD Trump önderliğinde kendi içindeki FETÖ ile mücadele ediyor. Bizim çıkarımız Trump’ın 2020 seçimlerinden galip çıkmasıdır. Bağdadi’nin kız kardeşi, damadı ve torunlarından oluşan yapıyı ele geçirdik. Bağdadi’den daha kritik olan isim ise ele geçirilen ablasıdır. DEAŞ’la mücadelede çok önemli bir döneme geçildi.”