Ezgi ÇelikAnkara
TÜRKİYE Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Türkiye İttifakı” söylemi geniş yankı buldu. 31 Mart seçimlerinin ardından Türkiye’nin asli sorunlarının çözümüne ve yol haritasına odaklanması gerektiğini belirten Erdoğan, seçim tartışmalarının geride bırakılması gerektiğini vurgulamıştı. “Ülkenin bekasını ilgilendiren konularda siyasi görüş ayrılıklarımızı bir tarafa koyup 82 milyonla Türkiye İttifakı olarak hareket etmeliyiz” diyen Erdoğan, birlik ve beraberliğin yeniden perçinlenmesi gerektiğine dikkat çekmişti.
Birlik olunmalıdır
Türkiye İttifakı söyleminin önemini İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu ve aktivist Cengiz Algan, gazetemize değerlendirdi. “Türkiye İttifakı, ülkemizin iç cephesinin küresel saldırılara karşı tunç olma halidir” diyen Hacısalihoğlu, FETÖ’nün arkasındaki canlı desteğin henüz kesilmediğine dikkat çekti.
FETÖ virüsü temizlenmeli
FETÖ virüsünün temizlenmesi gerektiğini vurgulayan Hacısalihoğlu, “ABD, Türkiye’nin bütün ikazlarına rağmen terör örgütüyle Suriye’nin kuzeyindeki ilişkisini sonlandıramamıştır. Bu durumu PKK terör örgütünün Suriye’deki vargılığıyla bugüne taşımıştır. Bu konu Türkiye’nin önünde durmaktadır. Türkiye 17 ay patriotlar için bekletilmiştir ve bir sonuç alamamıştır. Türkiye’nin hava savunma sistemini kurması hayati bir ihtiyacıdır” dedi.
Çekişmeler sona ermeli
Doğu Akdeniz’de, Irak ve Suriye’de bir enerji savaşı verildiğini belirten Hacısalihoğlu, “Bu süreçte siyasi partilerin, çekişmeleri bir yana bırakıp, sadece hizmet yarışına girmesi gerekiyor. Cumhur ittifakı, Millet ittifakı ayrımı seçimlerde kaldı. Ama Türkiye ittifakı bunların hepsinin üstündedir. Türkiye’nin geleceğine sahip çıkma, Türkiye’yi Türkiye’den yönetme kararlılığının adıdır. Türkiye’nin geleceğine ipotek koyma hamlelerine karşı tunç olma, siper olma, bütünleşme ve dirençli olma halidir” açıklamalarında bulundu.
Ortak duruş bulmak lazım
Aktivist Cengiz Algan ise Türkiye’nin dört koldan bir kuşatma ve saldırı altında olduğuna dikkat çekerek, bu seçim rekabetinin arkada bırakılması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iç kavgaları bir yana bırakarak dış tehditler karşısında ortak bir duruş sergilemesi gerektiğine vurgu yaptığını aktaran Algan, “S-400 alımı sebebiyle Türkiye’ye yönelik tehditkâr tutuma karşı birlik olmamız gerekiyor. Doğu Akdeniz meselesinde gaz, petrol rezervlerine yönelik saldırgan tutumlarla karşılaşıyoruz. Sudan’da ki askeri darbeye bakıldığında çok uzak görünüyor ama darbecilerin ilk talepleri Türkiye’nin Sevakin Ada’sındaki projeden vazgeçmesi oluyor. Dolayısıyla bizi doğrudan ilgilendiren çok fazla gelişme var ve ortam giderek ısınıyor” ifadelerinde bulundu.