​Türkiye bölgenin lideri: Erdoğan'ı koruyup takip etmeliyiz

Türkiye'ye her yönden saldırı olmasına rağmen Erdoğan'ın çok iyi bir liderlik yaptığını ifade eden Arnoud Van Doorn, "Türkiye, Batı'nın baskılarından sıyrılıp bölgede lider oldu. Erdoğan, İslam dünyasının ve Avrupa'daki Müslümanların liderlik rolünü üstlendi. İşte Fransa'yı da rahatsız eden bu. Bir arada kalarak Erdoğan'ı koruyup izlerini takip etmeliyiz" dedi.

HABER: ÖZLEM DOĞAN

Başta Fransa olmak üzere Avrupa’da çirkin karikatür ve açıklamalarla İslam ve Müslümanlar hedef gösteriliyor, ırkçılık ve İslamofobi Batılı siyasetçiler eliyle yükseliyor. Son dönemlerde yaptığı atılımlarla bölgesinde lider konumuna yükselen Türkiye’ye karşı düşmanca tavır sergileyen Batı’nın yüzlerce yıllık İslam düşmanlığı sık sık günyüzüne çıkıp nefrete dönüşüyor. Hollanda'da ırkçı, İslam ve Türkiye düşmanı politikacı Geert Wilders'ın parti arkadaşıyken İslam’ı seçen Hollandalı siyasetçi Arnoud Van Doorn’la İslamofobi’yi, Batı’daki İslam ve Türkiye algısını konuştuk.

Müslüman olmadan önce İslam’a ve Müslümanlara bakış açınız nasıldı?

Birçok batı Avrupalı gibi, İslam’ın kadınları hor gören ve terörü doğuran kötü bir din olduğunu düşünüyordum. Medyadan okuduğunuz ve siyasi partilerden duyduklarınız asla bir bahane değil. Çünkü kendi bilgi edinmenizden kendiniz sorumlusunuz. Benim de Müslüman olmadan önce İslam’la ilgili görüşlerim tek taraflıydı. Batı’da hâlâ birçok insan böyle düşünüyor.

İslamofobi endişe verici boyutlarda

Avrupa’da İslamofobi’nin yaygınlaşmasında en büyük etken nedir?

Ne yazık ki İslamofobi şu an Avrupa’da; özellikle Hollanda’da büyük bir tırmanışta ve bu çok endişe verici. İnsanlar İslam’la ilgili saptırılmış bilgileri İslam karşıtı medyadan öğreniyor. Oysa Müslümanlardan öğrenmeliler. Her zaman bir camiye gidip imamla konuşabilir, Kuran-ı açıp okuyabilir ya da internetten İslam diniyle ilgili araştırma yapabilirsiniz. En eğitimli insanlar bile genel medyadan ve siyasi görüşlerden etkilenebiliyorlar. Bu adeta bir sürü psikolojisi.

Batı medyasının İslam ülkelerindeki çatışma ve olaylara tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Küresel medya Müslümanlarla ilgili olaylara hiçbir şekilde objektif yaklaşmıyor. Örneğin Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki çatışmalarda bile gördükleri tek şey Hıristiyanlar (Ermenistan) ve Müslümanlar (Azerbeycan) arasında bir kapışma olduğudur. Birleşmiş Milletler Ermenistan’ın işgali altındaki Karabağ bölgesini Azerbaycan’ın toprakları olarak tanıyor. Azerbaycan Birleşmiş Milletler tarafından tanınan hakları çerçevesinde topraklarını savunuyor. Fakat garip bir şekilde medya bu gerçeği tamamen görmezden geliyor ve ikiyüzlü davranıyor. Bunun sebebi Azerbaycan’ın Müslüman olması ve Türkiye tarafından desteklenip korunmasıdır.

Batı sınırı çoktan aştı

Batı İslami kutsallara hakareti de düşünce özgürlüğü olarak lanse ediyor öyle değil mi?

Avrupa’da yükselen İslamofobi çok rahatsız edici ve endişe verici. Sanki geçmişten hiçbir şey öğrenmemiş gibiyiz. Dinlerin yanlış olduğu söyleniyor. Şu an Hazreti Muhammed’le ilgili yapılan karikatürler Hazreti Musa ve İsa’ya da yapıldı. Düşünce ve konuşma özgürlüğünün bir limiti vardır. Konuşma özgürlüğü açıkça insanlara saldırmak ve kalplerini kırmak için kullanılmamalı. Konuşma özgürlüğü kendi görüşünü savunmakla ilgili ancak nefret yarattığınızda, insanları üzdüğünüzde kızdırdığınızda ve İslamofobi’yi yaymaya çalıştığınızda durması gerekir fakat Batı durma noktasını çoktan geçti. Bunun medeniyetle hiçbir alakası yok.

Fransa Charlie Hebdo’ya çanak tutarak kendi elleriyle provokasyon yapıyor, belki de bir saldırı gerçekleşsin istiyor, yanılıyor muyum?

Benim düşünceme göre de provokasyon yapmaya çalışıyor çünkü Müslümanları incitip kızdırdıklarını biliyor. Olası saldırıları kullanıp Müslümanlara karşı daha çok yasa ve kanun çıkarıyor. Planlanmış olsun ya da olmasın her saldırıdan sonra yeni yasalarla Müslümanları daha çok sindirmek ve bastırmak için kullanıyorlar. Şu an Fransa’da olan da bu. Çünkü Macron Charlie Hebdo saldırısından sonra bunu yaptı. Oysa Fransa’nın geçmişinde Müslümanlara kötü davranma ve vahşet var. Eğer soykırımdan bahsedecek olacaksak Fransa Cezayir’de en büyük soykırımı yaptı, bu ikiyüzlülüktür.

Erdoğan’lı Türkiye liderliği üstlendi

Avrupa’daki İslamofobik tutuma en güçlü ses Türkiye’den çıkıyor. Batı bu çıkışı nasıl okuyor?

Batılı milletler Türkiye ve diğer İslam devletlerinin küçük ve güçsüz kalmasını istiyor. Avrupa’da Müslümanlara sürekli olarak ‘çok ses yapmayın, namazını kılın, caminize gidin yeter. Kendinizi eğitmeyin. Üniversiteye gitmeyin, ülkede yükselmeyin’ deniyor. Ama Türkiye bu baskılara artık yeter dedi ve bölgede liderlik pozisyonunu aldı. Özellikle Erdoğan İslam dünyasının ve özellikle Avrupa’daki Müslümanların liderlik rolünü üstlendi. İşte Fransa’yı da rahatsız eden bu.

Fransa’nın İslam ve Türkiye karşıtlığının altındaki asıl neden nedir?

Fransa Türkiye’nin Suriye’den uzak durmasını, Yunanistan’la dalaşmamasını, Libya’dan çekilmesini istiyor. Oysa o ülkeler Türkiye’nin sınır ülkeleri peki bu durumda Fransa’ya ne oluyor anlaşılır gibi değil. Fransa’nın Yunanistan ve Libya ile ne alakası var, Suriye’ye neden karışıyor diye sorgulamıyorlar. Örneğin Türkiye Libya’da BM tarafından tanınan hükümete yardım ediyor ama Fransa karşı tarafta; darbeci Hafter’i destekliyor. Bu yüzden Avrupa’nın Fransa’yı eleştirmesi gerekirken bir bakıyoruz ki tam tersi oluyor.

Genç jenerasyona yatırım yapmalıyız

Müslümanlar olarak İslamofobi’nin önüne nasıl geçebilir ve kendimizi nasıl daha iyi ifade edebiliriz?

Bunu profesyonel bir şekilde yapmalıyız. Ayrıca İslam dünyası zayıf çünkü liderlik konusunda eksiklik var ve bölünmüşüz. Yapılması gereken genç jenerasyona yatırım yapmak, onları eğitmek. Gelecek için liderler üretirken onların Müslüman kimliğini sağlam tutmalıyız. İslami kimliği kaybetmemek çok önemli. Türkiye neredeyse her yönden saldırı almasına rağmen liderlik konusunda Erdoğan çok iyi bir iş çıkartıyor. Bir arada kalıp Erdoğan’ı koruyup izlerini takip etmeliyiz. İslam dünyası da bunu yapmalı çünkü şu an Türkiye’de güçlü bir liderlik var ve bunu hepimizin koruması gerekir.

Wilders’ı Hollanda’da kimse önemsemiyor

Aşırı sağcı Hollanda Özgürlük Partisi Genel Başkanı Geert Wilders’ın Erdoğan’ı hedef alan paylaşımı hakkındaki düşünceniz nedir?

Artık Geert Wilders’ın bir önemi yok, genel siyaset tarafından dışarı itiliyorlar. Zaten muhalefet partisi yasa çıkartamıyor, önemsizler. Onu dikkate bile almıyoruz. Seçimler yaklaşıyor ve ilgiye, gösterişe ihtiyacı var. İstediği de bu. Şu an yaptığımız gibi onu konuşup büyütürsek seçimlere doğru istediği o ilgiyi yakalamış olacak.

Müslüman olduktan sonra çevrenizden size de baskı ve saldırı oldu mu?

Bana özel bir saldırı yok çünkü zaten genel olarak İslam alemine saldırıyorlar ve Müslümanları bastırmaya çalışıyorlar. Tam anlamıyla saldırıya uğradım diyemem ama tabi beni de sevmiyorlar çünkü azınlık için başkaldırıyor ve kelimelerimle bu bastırılmaya karşı savaşıyorum. Bastırılmaya karşı savaşırsanız devletin gözdesi olmazsınız.