Çelik, Dünya Su Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Doğu Akdeniz Havzası'nın küresel iklim değişikliğinden etkilenen bölgelerden biri olduğunu, meteoroloji verileri ve yapılan araştırmalara göre gelecek yıllarda kuraklığın çok daha tehlikeli bir hale gelebileceğini kaydetti.
Türkiye'nin "su fakiri ülkeler" arasında yer alması nedeniyle suyun tasarruflu kullanılması bakımından herkese önemli görevler düştüğünü vurgulayan Çelik, "Kuraklıkla karşı karşıya kaldığımız bu süreçte su kaynaklarımızın sürdürülebilir kullanımını amaçlayan politikalar belirlenerek en verimli şekilde kullanımı planlanmalı ve acil eylem planları devreye alınmalıdır. Artık bir damla suyun değerini çok iyi bilmemiz lazım. Mutfaktan tarlaya kadar her alanda suyumuzu bilinçli ve tasarruflu kullanmak mecburiyetindeyiz. Bir damla suyu bile israf etme lüksümüz yok." değerlendirmesinde bulundu.
Çelik, Türkiye'de toplam 57 milyar metreküp suyun 44 milyar metreküpünün tarımda kullanıldığı dikkate alındığında, suyun tasarruflu ve verimli kullanılmasının son derece önemli olduğunu aktardı.
Türkiye'de hala damla sulama yapılmayan yerler olduğuna dikkati çeken Çelik, "Vahşi sulama yapacak kadar su zengini olmadığımız artık iyice kafalara kazınmalıdır. Dolayısıyla yüzde 65'lere varan oranlarda su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama sistemlerinin kullanımı yaygınlaştırılmalıdır." ifadelerini kullandı.
Kuraklık riskine karşı çözümler üretilmeliKuraklığın etkilerinin en aza indirilmesine yönelik acil çözümlerin üretilmesi gerektiğine işaret eden Çelik, kuraklığın meydana getireceği olumsuzlukların deprem ya da sel felaketlerinden çok daha vahim sonuçlar doğurabilecek boyutta olduğunu bildirdi.
Çelik, kuraklık tehlikesini göz ardı etmeden 85 milyon insanın gıda güvenliğini sağlayacak tedbirlerin acilen alınması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Ülkemizin 50 yıl sonrası için bitkisel ürün deseni ve buna bağlı olarak hayvancılık modelinin şimdiden planlanması gerekir. Kuraklığa dayanıklı, daha az suya ihtiyacı olan ürünler ile kaba yem bitkilerinin ekimi teşvik edilerek desteklenmeli ve akademik anlamda da bilimsel çalışmalara ağırlık verilmelidir. Suyu evimizde, iş yerimizde bitkisel ve hayvansal üretim alanlarında, her nerede olursa olsun tasarruflu kullanma konusunda acilen seferberlik içinde olmamız lazım. Artık suyun petrolden daha değerli olduğu gerçeğini sadece söylemde değil, eylemde de görmeliyiz. Dolayısıyla ülkemizin geleceği için suyu tasarruflu ve verimli kullanmalıyız. Aksi halde bunun faturası gerek çiftçilerimiz gerekse tüketicilerimiz ve nihayetinde ülkemiz için ağır olabilecektir."