Teröriste, terörist demek neden suç!

Batılı dostlarının arkasına sığınan yurtdışındaki FETÖ’cüler, Brüksel Büyükelçiliği eski Basın Müşaviri Veysel Filiz’i FETÖ’cülere “terörist” dediği için yargı yoluyla susturmaya çalışıyor.

KORAY TAŞDEMİR

Yurtdışında cirit atan FETÖ’cüler, FETÖ’yle mücadele eden herkesi yıldırmaya çalışıyor. Yurtiçinde nefes bile alamayan hainler, yurtdışında batılı hükümetlerin desteğini arkalarına alarak FETÖ’nün karşısında yer alan diplomatlarımıza yargı yoluyla boğun eğdirme derdinde.

FETÖ’ye karşı takındığı tavır ve aldığı önlemler ile onların hedefi haline gelen eski Brüksel Büyükelçiliği eski Basın Müşaviri Veysel Filiz, 2016’da FETÖ’cü gazeteci Rıza Doğan hakkında attığı bir twit yüzünden Belçika polisinin takibatına maruz kaldı.

Belçika polisinin tutumu

FETÖ’cü Doğan’ın açtığı dava dolayısıyla son olarak Belçika polisi tarafından teröriste terörist dediği için ifadesi alınan Filiz, “Benim devletim bu kimseleri terörist olarak tanıyor, 15 Temmuz’da ülkemde bu hainlerin neler yaptıklarını gördük. Hala aynı pozisyondayım. Bunlar terörist” dedi.

Neden izin verildi?

Filiz, “Strazburg polisine ifade verdim. Belçika makamlarının talebi üzerine FETÖ’nün yayın organı Zaman Gazetesi muhabiri Rıza Doğan hakkında 6 Eylül 2016 tarihinde FETÖ’cü Rıza Doğan’a ‘Sizler teröristsiniz’ diye sosyal paylaşım sitesinde verdiğim bir cevap üzerinden şikayette bulunmuşlar” dedi. Filiz, “Burada olayın garip tarafı Belçika Büyükelçiliği’ne sormuşlar, benim o zamanlar diplomatik dokunulmazlığım söz konusuydu. Büyükelçilik benim Nisan 2017’de diplomatik dokunulmazlığımın kalktığını söylemiş. Buradaki polisin görüşüne göre aslında büyükelçilik benim ifademin alınmasının önünü açmış. Dolayısıyla büyükelçilik benim için aslında gidin bunu sorgulayın demiş gibi görünüyor. Büyükelçilik neden ifademin alınmasının önünü neden açtı?” diye soruyor.

Beni sürekli tehdit ettiler

Basın müşaviriyken Aralık 2015’te FETÖ’cü gazetecileri basın listesinden çıkardığını söyleyen Filiz, “O günden beri beni hedef alıyorlar, bugüne kadar da bu hedef alma süreci devam ediyor” diye konuştu. 15 Temmuz’dan sonra Brüksel’de FETÖ’ye karşı cephenin en önünde kendisinin göründüğünü ifade eden Filiz, “ Dolayısıyla bu kimseler beni o dönemler ‘Seni orada barındırmayacağız şeklinde tehdit ediyorlardı” diye konuştu.

FETÖ’nün son plânı! Devleti iflas ettirmek

Türkiye’de devletin demir yumruğunu her daim enselerinde hisseden FETÖ’cülerin uzun zamandır yurt dışında batılı hükümetlerin kanatları altında Türkiye’ye karşı türlü algı operasyonları ile faaliyet gösterdikleri biliniyor.

AİHM’den beklentileri

Yurt içinde yapamadıklarını yurt dışında kendilerine karşı mücadele eden diplomatlarımız üzerinden gerçekleştirmeye çalışan hainlerin yeni planı ise, yurt içindeki davalar bittikten sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne binlerce müracaat yaptırarak, milyonları bulan tazminatlar kazanmak.

Yüklü tazminat peşindeler

FETÖ, şimdilerde bu planın altyapısını hazırlıyor. Gerek yurt dışındaki ve gerekse yurt içindeki FETÖ’cüler, kendi ortamlarında bunu sık sık dile getiriyorlar. Aralarında, “Eşek yüküyle paralar alacağız” diyenler bile var.

Göreve iade borsası

zamanlarda FETÖ davalarından suçlu bulunup kamudan atılanlar için FETÖ’nün yeni bir yöntem geliştirdiği ortaya çıktı. Buna göre, bir siyasi parti teşkilatının yanı sıra hukuk sistemi içindeki “bazı hakim ve savcılarla” işbirliğine giden FETÖ’cüler, 150 bin liraya kadar varan rüşvetlerle kendilerini beraat ettirip, göreve dönebiliyor. Bu göreve dönenler, memuriyetten ayrı kaldıkları süreyi de devletimizden faiziyle birlikte yüklü miktarlarda tazminat alabiliyor. Verdikleri paranın en az 3 misli kadar tazminat kazanıyorlar.