AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kızılcahamam'da partisinin istişare ve değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, şunları söyledi: "Terörün sona ermesi için terör örgütünün elebaşılarıyla ilk temas, aslında merhum Turgut Özal zamanında gerçekleşiyor ama malum, tam bu süreçte, Turgut Özal hayatını kaybediyor. Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun, merhum Erbakan Hocamızın başbakanlığında, 54'üncü Hükümet döneminde aynı şekilde, temas yoluyla terörü sonlandırma çalışmaları yapılıyor, İmralı'nın mektuplarında bu süreci de görüyoruz. Ancak 28 Şubat müdahalesi, bu süreci de akamete uğratıyor. Bunların ardından 56 ve 57'nci hükümetler döneminde, terörü sonlandırmak için İmralı ile görüşmeler yapılıyor.
Bahçeli'ye çok yüklendi
Ey Devlet Bahçeli, Hükümet ortağı olduğun dönemde İmralı ile görüşmeler yapıldı. Bu ihanet midir? Başbakan Yardımcısı olduğun dönemde İmralı ile müzakereler yapıldı. Bu bölücülük müdür? Bizi pazarlık yapmakla suçlayan Bahçeli'ye soruyorum: Biz hiçbir pazarlığın içinde değiliz. Peki o dönem siz hangi pazarlığı yaptınız."
Başbakan Erdoğan, "Türkiye genelinde, Akil İnsanlar Heyetine karşı yapılan eylemlerin tamamının fotoğrafları, görüntüleri elimizde. İşçi Partisi ile bir avuç sözde MHP'linin nasıl yan yana olduğu çok net görülüyor. TGB yöneticileriyle MHP il başkanlarının nasıl yan yana fotoğraf karesi içinde yer aldıkları çok net görülüyor. MHP Genel Başkanı, bize hakaret edeceği, bize iftira atacağı yerde gitsin, MHP tabanına bu durumu eğer izah edebiliyorsa izah etsin" dedi.
76 milyonda 4 bin 980 kişi
Erdoğan, "Bir aydır sahada faaliyet gösteren Akil İnsanlar Heyetine karşı, Türkiye'nin tamamında yapılan eylemlere katılan kişi sayısı ne biliyor musunuz? Rakam veriyorum size; 4 bin 980 kişi. Ağırlıkla MHP'lilerden ve İşçi Partili'lerden oluşan, çoğu eylemde de aynı kişilerin sahnede yer aldığını görüyoruz. 76 milyon içinde, sadece 4 bin 980 kişi eylem yapıyor ama bizde öyle bir medya var ki olayları öyle aktarıyorlar ki haberlere baktığınızda, sanki bütün şehir ayakta öyle gösteriyorlar. Biraz önce bahsettiğim o tezgahta, malum medya kuruluşları da var. Onlar da bu tezgaha karınca kararınca nifak suyu taşıyorlar" diye konuştu.
Sen 'tek millet' diyemedin
Etnik kökenleri, mezhepleri, farklı inançları, her türlü farklılığı reddeden anlayışla ret, inkar ve asimilasyon politikalarının artık sona erdiğini belirten Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:
"Çok enterasan CHP Hakkari'ye gidiyor, izinle ve orada bir tane Türk bayrağı dalgalandıramıyor. Sayın Kılıçdaroğlu sen neden bahsediyorsun? Sen önce bu ülkede bugüne kadar 'tek millet' diyemedin, 'tek bayrak' diyemedin, 'tek vatan' diyemedin, 'tek devlet' diyemedin. Biz, bunu her yerde dedik. Hamdolsun Bahçeli demeye başladı, güzel gelişmeler oluyor, ona sevindim."
CHP'nin gazı polisinkinden zehirli
Erdoğan, "Ellerinde sapan olan, ellerinde demir bilyeler olan, maskeli, üniformalı militanlar, bu medyaya göre 'çiçek çocukları', ama bu medyaya göre, polis, güvenlik kuvvetleri faşist. Gazdan etkilenen militanlar mazlum, kafasına taş isabet ederek yaralanan polis faşist. Belli işçi örgütlerinin, belli medya kuruluşlarının, huzur ve barış ortamını sabote edercesine nasıl çatışmaları körüklediğine defalarca şahit olduk. Şimdi CHP, 1 Mayıs'ın öncesinde ve sonrasında, tüm o marjinal gruplara sürekli gaz verdi, tüm o marjinal gruplara hatırlatıyorum; polis'in gazı sadece göz yaşartır ama CHP'nin gazı, dikkat edin, zehirler" diye konuştu.