Teknoloji şirketleri soykırıma yardım ediyor

Habere göre 10 Temmuz’da İsrail ordusunun (IDF) tüm ordu için veri işleme sağlayan Bilgi İşlem ve Bilgi Sistemleri Merkezi biriminin komutanı, Tel Aviv yakınlarındaki Rishon Lezion’da “IDF için Bilişim” başlıklı bir konferansta konuştu.

Albay Racheli Dembinsky, İsrail’de yayın yapan +972 Magazine tarafından ses kaydı elde edilen ve yaklaşık 100 askeri ve endüstriyel personelden oluşan bir izleyici kitlesine yaptığı konuşmada, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde devam eden saldırılarında sivil teknoloji devleri tarafından sağlanan ‘bulut depolama’ ve ‘yapay zeka’ hizmetlerini kullandığını ilk kez kamuoyu önünde doğruladı. Dembinsky’nin sunum slaytlarında Amazon Web Services (AWS), Google Cloud ve Microsoft Azure’un logoları yer alıyor.

Bulut depolama, büyük miktarda dijital veriyi site dışında, genellikle üçüncü taraf bir sağlayıcı tarafından yönetilen sunucularda korumanın bir yolu. Dembinsky başlangıçta, İbranice kısaltması Mamram olarak bilinen ordu biriminin, sivil şirketler tarafından işletilen genel bulutlar yerine dahili askeri sunucularda barındırılan bir “operasyonel bulut” kullandığını açıkladı. Bu iç bulutu, bombalamalar için hedefleri işaretlemek için uygulamalar, Gazze semalarında İHA’lardan canlı görüntüleri izlemek için bir portal ve saldırı, komuta ve kontrol sistemlerini içeren bir “silah platformu” olarak tanımladı.

Netanyahu yönetiminin 7 Ekim sonrası Gazze’ye yönelik başlattığı kara saldırıları esnasında askeri personelin iç sistemlere yüklenmesi sebebiyle ordunun çalışmaları yavaşladı. Bu sebeple Amazon, Google ve Microsoft’tan daha fazla destek aldı.

Dembinsky, sorunu çözmeye yönelik ilk girişimin, ordunun depolarındaki mevcut tüm yedek sunucuları etkinleştirmeyi ve başka bir veri merkezi kurmayı içerdiğini, ancak bunun yeterli olmadığını açıkladı. “Dışarıya, sivil dünyaya gitmeleri” gerektiğine karar verdiler. Ona göre, büyük teknoloji firmaları tarafından sunulan bulut hizmetleri, ordunun, sunucuları ordunun bilgisayar merkezlerinde fiziksel olarak saklama zorunluluğu olmadan, bir düğmeye tıklayarak sınırsız depolama ve işleme sunucusu satın almasına izin verdi.

Ancak Dembinsky, bulut şirketlerinin sağladığı “en önemli” avantajın yapay zeka alanındaki gelişmiş yetenekleri olduğunu söyledi. “Çılgın hizmet zenginliği, büyük veri ve yapay zeka – sistemlerimizin gerçekten ihtiyaç duyduğu bir noktaya zaten ulaştık” ifadelerini kullanan Dembinsky, bu şirketlerle çalışmanın orduya Gazze Şeridi’nde “çok önemli operasyonel etkinlik” sağladığını da sözlerine ekledi.

Araştırma, İsrail ordusunun aslında Gazze nüfusunun kitlesel gözetimi yoluyla toplanan bazı istihbarat bilgilerini Amazon’un AWS’si tarafından yönetilen sunucularda sakladığını ortaya çıkardı. Soruşturma, bazı bulut sağlayıcılarının Gazze savaşının başlamasından bu yana İsrail ordu birimlerine çok sayıda yapay zeka yeteneği ve hizmeti sağladığını da gösteriyor.

Birden fazla kaynağa göre, AWS genel bulut sisteminin kapasitesi, ordunun Gazze’deki neredeyse “herkes” hakkında istihbarat tutmak için “sonsuz depolamaya” sahip olmasına izin veriyor. Mevcut savaş sırasında bulut tabanlı sistemi kullanan bir kaynak, operasyonel görevlerini yerine getirirken bilgi almak için “Amazon’dan emirler aldıklarını” ve biri ordunun özel sistemlerine, diğeri AWS’ye bağlı iki ekranla çalıştıklarını anlattı.

Askeri kaynaklar, Gazze’nin tüm Filistinli sakinlerinin gözetiminden toplanan istihbaratın kapsamının, yalnızca askeri sunucularda saklanamayacak kadar geniş olduğunu vurguladı. Özellikle, istihbarat kaynaklarına göre, milyarlarca ses dosyasını (yalnızca metinsel bilgi veya meta verilerin aksine) tutmak için çok daha kapsamlı depolama yeteneklerine ve işlem gücüne ihtiyaç duyuldu ve bu da orduyu teknoloji şirketleri tarafından sunulan bulut hizmetlerine yönelmeye zorladı.

Askeri kaynaklar, Amazon’un bulutunda depolanan büyük miktarda bilginin, nadiren de olsa Gazze’deki hava suikast saldırılarının doğrulanmasına yardımcı olduğunu ifade etti. Filistinli sivilleri de öldürecek ve onlara zarar verecek saldırılar. Araştırma dosyası büyük teknoloji şirketlerinin İsrail’in devam eden savaşına nasıl katkıda bulunduğunu ortaya koyuyor.

Anlaşma oldukça tartışmalıydı ve her iki şirkette de yüzlerce işçi aylar içinde İsrail ordusuyla bağları kesme çağrısında bulunan bir açık mektup imzaladı. Amazon ve Google çalışanlarının protestoları, No Tech For Apartheid (Apartheid İçin Teknoloji Yok) başlığı altında 7 Ekim’den bu yana büyüdü. Nisan ayında, logosu kaldırılmadan önce Dembinsky’nin konuştuğu IT For IDF konferansının sponsoru olarak kısa bir süre için listelenen Google, şirketin New York’taki ofislerinde bir protestoya katıldıkları için 50 personelini işten çıkardı.

+972 Magazine’e konuşan kaynaklar, İsrail ordusunun Filistinli askeri ajanlar hakkındaki istihbarat bilgilerinin çoğunun, internete bağlı olan genel bulut yerine ordunun iç bilgisayarlarında saklandığını söyledi. Bununla birlikte, üç güvenlik kaynağına göre, İsrail Askeri İstihbarat Müdürlüğü tarafından kullanılan veri sistemlerinden biri, Amazon’un genel bulutu AWS’de depolanıyor.

Ordu bu sistemi en azından 2022’nin sonundan beri Gazze’de kitlesel gözetleme için kullanıyor, ancak mevcut savaştan önce özellikle operasyonel olarak kabul edilmiyordu. Şimdi, bu kaynaklara göre, Amazon sistemi ordunun kullanması için “sonsuz bir bilgi deposu” içeriyor.

İsrail ordusu, tugay komutanı ve hatta bazen tabur komutanı düzeyindeki üst düzey Hamas komutanlarına yönelik saldırılarda yüzlerce sivilin öldürülmesine izin verdi. Güvenlik kaynakları, bu vakaların bazılarında Amazon’un bulutunun operasyonel hale getirildiğini açıkladı.

2022’de, o zamanlar Microsoft Azure ile çalışan ve şu anda AWS’de olan bir yapay zeka uzmanı olan Itai Binyamin, Dembinsky’nin Mamram biriminden bir grup mezuna, bu sistemin “[Microsoft’un] yapay zeka yeteneklerini şirket içinde, sunucularınızda, [internetten] bağlantısı kesilmiş bir ortamda bile dağıtmayı” mümkün kıldığını açıkladı. Binyamin, videoda yer alan açıklamasında, mezunlara Microsoft’un yüz tanıma aracının bir haber videosunu nasıl analiz edebileceğini ve videoda Hamas lideri İsmail Haniye’nin yer aldığını nasıl tespit edebileceğini gösterdi.

Microsoft Azure’un web sitesi, bilgilerini güvende tutması gereken “stratejik ortaklar” için tasarlanmış “bağlantısız kapsayıcılar” adı verilen araçlara atıfta bulunuyor. Web sitesine göre araçlar, transkripsiyon, çeviri, duygu tanıma, dil, özet, belge ve görüntü analizi ve daha fazlası için yetenekler içeriyor.

Ordunun Operasyonel Teknolojinin Güçlendirilmesi Bölümü’nün komutanı Tuğgeneral Yael Grossman Mamram’dan sorumlu, Mayıs ayında bir podcast‘te mevcut savaşta sivil teknolojilere güvenmenin “kısa sürede çılgın bir sıçrama” sağladığını söyledi. Ancak Dadon, materyalleri buluta yüklemeyi “bir Mercedes’in anahtarlarını başka birine teslim etmeye” benzetiyor. Mercedes’i kullanmamalı mıyız? Buna ihtiyacımız var. Peki nasıl? Bilmiyorum.”