Özlem DOĞAN
Türkiye siyaseti, tarihi boyunca karanlık ittifaklara şahit oldu. Sandık savaşlarında kendi başına mücadele edecek gücü olmayan ve halktan yeterince ilgi görmeyen partiler çeşitli oyunlarla rakip partiye örtülü olarak destek vererek kaos ortamı oluşturmaya çalıştı. Tıpkı Güneş Motel, 28 Şubat partisi DTP ve Anasol-D hükümeti gibi. Tarihin tozlu sayfalarına gömülen fakat o dönemde ülkenin geleceğine ket vuran bu oluşumların bir benzeri geçtiğimiz günlerde CHP-İP arasında yaşandı. Kendilerine partileri tarafından verilen görevi kuzu kuzu yerine getirmek zorunda olan 15 CHP Milletvekili, Cumhur ittifakının alacağı yüksek oy oranından ötürü endişeye kapılan CHP Genel Başkanı'nın emriyle İP'e geçti. Şimdi bu hülle ittifakının tarihteki karşılıklarına bakalım:
Eski Güneş Motel'in yeni İP'i
Zorlu koalisyon yıllarında 1977 seçimleri oldukça çetin geçti. 5 Haziran günü seçimlerde CHP 41.4 le birinci çıktı ama tek başına iktidar olmak için 13 milletvekiline ihtiyacı vardı. Koalisyon görüşmeleri yapmak yerine tek başına güvenoyu almaya çalıştı ama başaramadı. Azınlık hükümeti güvenoyu alamayınca görevi devralan Demirel, Erbakan ve Türkeş desteğiyle ikinci milliyetçi cephe hükümetini kurdu. Yerel seçimlerin CHP'nin mutlak sonuçla kazanması üzerine Ecevit AP'li vekillerle temas kurdu. İkna edilen vekillerle ortak bir görüşme yapmayı tasarladı. AP'li 11 milletvekili gizlice Ankara'dan İstanbul'a geldi. Vekillerle görüşmeler basına sızdı. Vekiller yerleştikleri otelden Güneş Motel'e geçtiler. Ecevit burada 11 milletvekiliyle el sıkışarak kuracağı hükümet adına destek aldı.
Caymamaları için bakanlık sözü
Ecevit sözle yetinmedi zira ittifak yaptığı isimler hükümetten desteğini çekebilirdi. Plana göre 11 vekil kabineye bakan olarak getirilecek ve böylelikle iş sağlama alınmış olacaktı. Demirel, Güneş Motelde yapılan pazarlık hakkında 'bir oy'a bir bakanlık sandalyesi ve kimin ehil olduğu düşünülmeksizin. Bu çok yanlış' dese de 31 Aralık 1977'de CHP'nin verdiği gensoruyla hükümet düşürülünce hükümet kurma yetkisini alan Ecevit yeni kabineyi ilan etti. Güneş Motel'de işbirliği sözü veren 11 vekilin 10'unun kabineye bakan olarak girmesi de hükümetin ömrünün sadece 22 ay sürmesine mani olamadı ve işsizliğin, kaosun, ekonomik buhranın bunalttığı halk desteğini geri çekince Ecevit istifa etti.
Şemsiye altındakilerin pazara çıkan İP'liği
Bir 28 Şubat organizasyonu olarak karşımıza çıkan DTP, Erbakan-Çiller hükümetini devirmek için kurulan kumpaslardan biriydi. 28 Şubat sürecinde kirli senaryolarla, dış güçlerle yapılan işbirliği ve yapay skandallarla meşru bir hükümete postmodern darbe yapıp muhafazakar halka kan kusturan ve sonrasında kurulan hükümetler vasıtasıyla devletin damarlarındaki kanı adeta emen karanlık güçler planını devreye soktu. DYP'den ayrılanların oluşturduğu DTP, Başbakan Erbakan liderliğindeki Refahyol hükümetinin devrilmesinin ardından hiç seçime girmediği halde ANAP ve DSP ile kurulan 55. hükümetin ortaklarından biri olarak meclise girdi. Fakat yolsuzlukların ayyuka çıkmasının ardından 11 Ocak 1999'da verilen bir gensoru neticesi bu zorlama hükümet de düştü. Aralarında partinin genel başkanı Hüsamettin Cindoruk, İsmet Sezgin ve Necdet Menzir'in de bulunduğu proje parti DTP, 18 Nisan 1999'da yapılan seçimlerden yüzde 0.58 oy alarak tarih sahnesinden aşağılanmış bir şekilde çekilip gitti.
Kara bir leke olarak kalacaksınız
CHP'nin İP'ye 15 vekil transfer etmesi, kendi başına iktidar olmaktan aciz olan ve meşru hükümetlere karşı karanlık ittifaklara imza atmayı görev edinmiş CHP'nin Türk siyasi tarihine bir başka kara lekesi olarak geçti. 15 Temmuz'da 251 vatandaşımızı şehit eden darbecilerin TRT'de okuttuğu darbe bildirisinde bahsettikleri 'Yurtta Sulh Konseyi'nin adına vurgu yaparcasına konuşmalarında 'yurtta sulh' sözünü dilinden düşürmeyen Meral Akşener'in yardımına darbelerin partisi CHP koştu. Cumhur İttifakına karşı hiçbir proje üretemeyen ve tek başlarına iktidar olamayacaklarının farkında olan bu iki parti, birbirlerinden güç alarak kurdukları ittifakın halk tarafından desteklenmesini bekliyor. Hem Güneş Motel hadisesi hem de 28 Şubat projesi olarak kurulan DTP'li hükümetlerin ömrünün uzun olmamasının halkın takdiri olduğunu anlayamayan CHP bu seçimde de bile bile yenilgiye hazır gibi görünüyor.