KORAY TAŞDEMİR
Sultanahmet Camisi yanındaki Dikilitaş’ın karşısındaki, İbrahim Paşa Sarayı’nın yanında bulunan beş asırlık Üçler Mescidi’nin yerinde şimdi yeller esiyor. Zamanında harap bir hale düşen, yıkılan ve 1935 yılında Vakıflar İdaresi tarafından arsası satılan Üçler Mescidi, bugün otopark olarak kullanılıyor. Tapu sahipleri otopark olarak kullanılan alana otel inşa etmek için kolları sıvarken tarihin izini süren duyarlı vatandaşlar ve kültür tarihçileri bu tarih katliamına göz yumulmamasını istiyor.
Tarih katliamı
Tozlu raflardan çıkarılan vesikalar, çeşitli kayıtlar ve fotoğraflarda açık seçik Üçler Mescidi’nin varlığı ortadayken beş asırlık tarihin üzerine yapılması planlanan otel tarih katliamı olarak kayıtlara geçecek. Birçok kez Anıtlar Kurulu’na başvurulmasına rağmen Üçler Mescidi ile alakalı bir yol alınmaması da kültür tarihçilerini rahatsız ediyor.
Anıtlar Kurulu izin vermiş
Üçler Mescidi’nin bulunduğu alanda başlanan inşai faaliyete yönelik tepkiler üzerine Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Fatih Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü ile görüşüldüğünü paylaşarak, “228 adada ruhsat düzenlenen bir yapı bulunup bulunmadığı sorulmuş, 18 parsel numaralı taşınmaza yapı ruhsatı düzenlendiği anlaşılmıştır” açıklamasında bulundu. Ruhsat’ın Fatih belediyesi tarafından verildiğinin belirtildiği açıklamada, “İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 10.05.2017 tarih ve 5663 sayılı kararıyla 228 ada 6,7,8 ve 10 parsel sayılı yerde bulunan taşınmazlara ilişkin iletilen plan tadilatı teklifinin, 6 parselin arka istikametinin korunarak düzeltmelerle uygun olduğuna” değinildi.
Tarihi mescit ihya edilsin
Sosyolog ve araştırmacı yazar Müfit Yüksel, tarihi kayıtlarda ve çeşitli vesikalarda Üçler Mescidi’nin belgelerinin ve yıkılmamış halinin resimlerinin olduğuna dikkat çekerek, “Buraların korunması lazım. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nün harekete geçmesi gerekiyor. Bunların yeniden ihya edilmesi lazım” dedi.
Mezarlar yıkmak isteniyor
Zamanında Fatih Belediyesi buraya ruhsat verildiğini belirten Yüksel, yeni başlatılan inşaat çalışmaları üzerine konuya dikkat çekilmesi gerektiğinin altını çizdi. Üçler Mescidi ile ilgili geçmişte yaşadığı bir olayı paylaşan Yüksel, birilerinin mescitten geriye hiçbir şey bırakmamaya adeta ant içtiğini söyledi. Yüksel, “1996 yılında mühim bir olay oldu. Söz konusu alanı otopark kullanan otel oraları tamamen otoparka çevirmek istedi. Yani orada bulunan mezarları da yıkmak istedi. Irakizadeler’in üç mezarı var orada. O mezarlar da yıkılmak üzereyken biz yetiştik. Mezarların yok edilmesini önledik. Şimdi yeniden böyle bir teşebbüse kalkıştılar. Şimdi tabi hem ruhsat var ellerinde hem de Anıtlar Kurulu izin vermiş” diye konuştu.
Beş asırlık tarih
İlk olarak 1516 yılında namazgâh olarak kullanılan “Üçler Mescidi”nin aslına uygun olarak ihya edilmesi gerekirken, kalıntılarını yıkarak alana imar izninin verilmesi tepkileri de beraberinde getirdi. Uzmanlar ve Tarihçiler ise bu yanlıştan bir an önce dönülüp, caminin ihya edilmesi gerektiğini söyledi. Bânisi Irakızâde Hasan Efendi olan “Üçler Mescidi” ilk olarak 1516 yılında namazgâh olarak kullanıldı. 1551 yılında da mescit haline getirildi. Hüseyin Ayvansarayî, Hadikada'da mescid bânisi Irakîzade Hasan Efendi’nin bu yerle ilgilenmesinin sebebini açıklar. Yakışıklı ve güzel bir delikanlı oluşundan dolayı “Oğlan Şeyh” olarak şöhret bulan İsmail Maşuk’i, Sünnî görüşlere aykırı düştüğüne inanılan bazı sözlerinden dolayı Atmeydanı kenarındaki bu yerde 1529’da idam edilir. Müritlerinden Hasan Efendi de burada şeyhinin anısına bu camiyi yaptırır.