Suriye'de çakalların dansı

Suriye'de 4 buçuk yılına giren iç savaş bambaşka bir sürece evrildi. 50 yıllık diktatörlükten kurtulmak için ayağa kalkan ve ağır bedeller ödeyen Suriye halkı yeni zalimlerle yeni imtihanlarla karşı karşıyau2026 Suriye, Rusya, ABD, İran; başka bir deyişle dünyanın 'çakal'larının antrenman sahasına döndü.

Yaklaşık 4 buçuk yıldır devam eden ve 250 bini aşkın kişinin ölümüne, 12 milyona yakın kişinin de evlerini terk etmesine yol açan Suriye iç savaşına çözüm bulmak için son haftalarda yeniden yoğun bir diplomasi trafiği başlatıldı. Arap Baharı ile birlikte elli yıllık Baas rejiminin baskıcı politikalarına karşı ayağa kalkan ve üç beş ayda sındırılır denilen Suriye halkı 4.5 yıllık süre içinde ülkenin yarısından fazlasını kontrol altına aldı. Esed rejimi varil ve vakum bombalarıyla kadın çocuk demeden binlerce Suriyeliyi katletti. Savaştan kaçan binlerce Suriyeli ise Avrupa sınırlarında yaşama tutunmaya çalışıyor. Ülkenin yüzde onbeşlik bir bölümünü elinde tutan Esed'in arkasında birkaç ülke hariç dünyanın süper güçleri (çakalları) durdu. Esed'ın Suriye'deki varlığını devam ettirmesi Suriyeli muhalifleri sindirmesi için Afganistan, Tacikistan, Irak ve Pakistan hatta Batı ülkelerindeki bütün radikal militanlar Suriye'ye toplandı. DAEŞ'i yok etme bahanesi ile Suriye'yi bombalama partisi başladı. ABD öncülüğünde oluşturulan koalisyon uçakları DAEŞ'i bombalarken muhalifleri ve sivilleri de vurarak Esed rejiminin ekmeğine yağ sürüyordu

Rusya sahneye çıktı

Afganistan ve Çeçenistan deneyimleri olan ve başından beri Suriye'de Esed rejimine destek veren Rusya, muhaliflerin başarısı karşısında gittikçe köşeye sıkışan ve Rusya'ya müdahale çağrısında bulunan Esed iktidarının devamı için Suriye'ye (Ortadoğu) çıkarma yaptı. Rusya, Suriye'yi Ukrayna'ya hatta Kırım'a dönüştürme resmen kara ve hava gücüyle Suriye'yi işgale başladı. DAEŞ'i yok etme bahanesi ile sahaya inen Rusya'nın tek amacı, Suriye'de müttefiki Esed lehine siyasi bir sonuca varmak. Rusya Devlet Başkanı Putin, ABD Başkanı Obama ile yaptığı zirve sonrası döndüğü Moskova'da ayağının tozuyla Güvenlik Konseyi'ni acil toplantıya çağırdı. Rusya Parlamentosu'nun üst kanadı olan Federasyon Konseyi, Putin'in Rus askerlerinin ülke dışında görevlendirilmesi talebini onayladı. Ve Rusya'nin Suriye işgali başladı. BBC'nin Moskova muhabiri Steve Rosenberg, Putin'in Suriye işgalini şu sözlerle yorumladı: Rusça'da 'Bir taşla iki tavşan vurmak' diye bir söz vardır. Ancak Putin, New York ziyaretinde bırakın iki tavşanı, koca bir siyasi ve ekonomik tavşan sürüsünü indirmeyi amaçlıyor. Putin'in BM'de yaptığı konuşma ve Obama'yla görüşmesi, Rus lideri bir kez daha uluslararası siyasetin odağı haline getirdi.

Moskova bu savaşı kaybetmez

Independent gazetesi yazarı Patrick Cockburn ise, Rusya'nın Suriye'de başlattığı hava operasyonlarıyla ilgili bir analizde, "Rusya'nın hükümet güçlerine askeri desteği, Şam'ın muhtemelen askeri olarak kaybetmeyeceğini; DAEŞ ve El Kaide klonu grupların ise muhtemelen kazanamayacağını gösteriyor. Bu illa da Devlet Başkanı Beşar Esad'ın kalacağı anlamına gelmiyor. Ama Suriye devleti, özellikle de Suriye ordusu; Irak'ta 2003'te Saddam'ın devrilmesinden sonra devletin çökmesi deneyiminin aksine, var olmaya devam edecek." İfadelerini kullandı

Tüm yollar Esad'a çıkıyor

Yaklaşık 4 buçuk yıldır devam eden ve 250 bini aşkın kişinin ölümüne, 12 milyona yakın kişinin de evlerini terk etmesine neden olan katil Esed neden gitmedi ya da neden bütün yollar Esed'ın iktidarinin bekasına vardı. Artık başta Rusya ve ABD olmak üzere ülkeler arasında varılan tek sonuç, Esad'ın Suriye krizinin çözümünde nasıl bir rol üstleneceği konusu. Dünyanın süper gücünün başkanı Obama, BM Genel Kurulu'nda, Esed'ı 'kendi halkını katleden bir diktatör, bir Tiran' derken Obama'nın Dışişleri Bakanı Kerry, Esad'ın Suriye müzakerelerinin başlangıcında gitmesinin zorunlu olmadığını söylüyordu. İngiltere Başbakanı David Cameron'dan da benzer açıklamalar geldi. Ardından Almanya Başbakanı Merkel bu dileği biraz daha ileri taşıdı Merkel, Esad'ın DAEŞ'e karşı mücadelede 'bir aktör' olabileceğini ifade etti. 2012'de ABD Başkanı Barack Obama'nın Esed'i devirmek için askeri operasyonu dahi düşündüğünü hatırladığımızda, birden bire ne oldu da dengeler değişti? "

ABD'nin seçenekleri tükendi mi?

2014'te DAEŞ tehdidinin Suriye'den Irak'a hızla yayılması sonucu Washington'un öncelikli gündemi, artan radikal İslam tehdidini durdurmak haline geldi. Ancak ABD bu krizin Esad müdahil olmadan çözümlenmesi gerektiğini savunuyordu. Obama bu doğrultuda Eylül 2014'te "Zayıflat ve yok et" stratejisini açıklarken, DAEŞ'e karşı mücadeleyi iki bacaklı ve uzun soluklu bir süreç olarak tanımladı: Oluşturulacak uluslararası koalisyonun DAEŞ hedeflerine düzenleyeceği hava saldırıları, Bölgedeki 'ılımlı muhaliflerin' eğitilip donatılarak DAEŞ'e karşı savaşmasını sağlamak. Ancak her iki girişimden de istenen sonuç alınamadı. Hava operasyonları ABD bütçesine günde neredeyse 10 milyon dolarlık yük getirdi. 8 Ağustos'ta birinci yılını tamamlayan koalisyonun hava saldırılarının 12 aylık maliyeti ABD tarafından 3,5 milyar dolar olarak açıklanmıştı. Bu harcamaya rağmen DAEŞ ilerleyişini sürdürdü: Irak'ta stratejik Ramadi kentini, Suriye'de ise Palmyra antik kentini ele geçirdi. Eğit-donat projesi ise ABD açısından daha büyük bir başarısızlık örneği oldu.

Rusya 'mülteci' kozunu mu kullandı?

Avrupa Birliği'nin de desteklediği Washington'un Suriye politikası açmaza girerken, şiddetin devam etmesi sonucu Suriyelilerin ülkeyi terk etmesiyle Avrupa yeni bir krizle burun buruna geldi: Göçmen krizi. Binlerce Suriyelinin iltica başvurusu yapabilmek için Avrupa'ya akın etmesi, Suriye krizinin çözümüne de yeni bir aciliyet katmış oldu. Batı'yı çözüm için acele etmeye iten bir diğer konunun da Rusya'nın bölgede giderek artan etkisi olduğu yorumları yapılıyor. Associated Press haber ajansının Washington kulislerindeki havayı aktardığı haberinde "Bazı ABD'li yetkililer, [Rusya Devlet Başkanı] Putin'in Esad'a olan desteğini çekmeye hazır olduğu görüşünde. Rusya'nın artan askeri varlığının Esad'a destektense, Esad sonrası döneme hazırlık olduğu görüşü dolaşıyor. Ancak Obama ile Putin'in son görüşmesi gösteriyor ki, Esad sonrası geçiş döneminin nasıl olabileceği veya iktidarı kimin devralabileceği konularında ciddi fikir ayrılıkları mevcut" deniyor.

Ve Rus savaş uçakları bombalamaya başladı

Suriye'de DAEŞ'le mücadele kapsamında Suriye'ye hava saldırısı düzenlemeye başlayan Moskova DAEŞ yerine Suriyeli muhalifleri vurdu. Suriye Yerel Koordinasyon Komitesi, Humus ve Hama'da muhaliflerin kontrolündeki bölgelere düzenlenen bombalı saldırıların Rus savaş uçakları tarafından yapıldığını açıkladı. Suriye Yerel Koordinasyon Komitesi (LCC), Rus savaş uçaklarının Suriye'nin Humus ve Hama kentlerindeki muhaliflerin kontrol ettiği bölgeleri vurduğunu duyurdu. LCC, açıklamasında Rus ordusuna ait savaş uçaklarının Humus'un Telbise ve Rastan ilçeleriyle Mukramiye ve Zafaraniye beldelerine saldırdığını ifade etti.

SMDK Başkanı Hoca: 36 sivil hayatını kaybetti

Öte yandan, Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Başkanı Halid Hoca, Rus savaş uçakları tarafından Suriye'nin Humus kentine düzenlenen saldırıda 36 sivilin hayatını kaybettiğini bildirdi. Hoca, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Rus savaş uçaklarının, Humus kentinin kuzeyinde vurduğu tüm hedeflerin sivil olduğunu belirtti. DAEŞ ve El Kaide'nin bulunmadığı hedeflere düzenlenen hava saldırısı sonucu 36 sivilin hayatını kaybettiğini ifade eden Halid Hoca, Rusların bombaladığı bölgelerde DAEŞ ile bir yıl önce savaşıldığını ve DAEŞ'in bölgeden uzaklaştırıldığını bildirdi.

ABD Rusya sivllleri vurmuş olabilir

ABD Savunma Bakanı Ash Carter Pentagon'da düzenlediği basın toplantısında, hava saldırılarının düzenlendiği hedeflerin büyük olasılıkla DAEŞ'e ait olmadığını bildirdi. Rusya, Esed rejimi adına dün başlattığı hava saldırısında Humus bölgesindeki hedefleri bombalamıştı. Bu arada, Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Rusya'nın Suriye'nin DAEŞ'in faaliyet göstermediği bölgelerde bombardıman düzenlemesinin derin kaygılara yol açtığını bildirdi. Kerry, New York'ta Rusya'nın başkanlık yaptığı Birleşmiş Milletler terörle mücadele konferansında konuştu. Kerry, "Bu tarz saldırılar Rusya'nın asıl amacının DAEŞ'e saldırmak mı yoksa Esed rejimini korumak mı olduğu konusunda soru işaretleri yaratıyor" dedi.

Rusya inkar etti

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rus uçaklarının DAEŞ'e ait olmayan hedefleri vurduğuna dair iddiaları yalanladı. Rus bakan, ABD'den iddialarla ilgili kanıt sunmasını istedi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile görüşmesinin ardından gazetecilere açıklama yapan Lavrov, "ABD'li partnerlerimizin, Rusya'nın farklı noktaları hedef aldığına ilişkin endişeleri var. Bu tereddütlerini bize aktardılar ve ellerinde kanıtlar bulunduğunu ifade ettiler. Biz de bu kanıtların sunulmasını talep ettik. Vurulan hedeflerin sorumluluğu bize ait. Rusya Savunma Bakanlığı, internet sayfası üzerinden operasyonla ilgili her şeyi açıkça duyurdu" diye konuştu.

Rus ve ABD orduları Suriye'yi görüşecek

Rusya'nın önceki gün Suriye'de hava operasyonlarına başlamasının ardından ABD ve Rus ordularının Suriye konusunu mümkün olan en kısa zamanda ele alacağı açıklandı. Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, "İstenmedik olayların yaşanmasını önlemek için iletişimk kanallarının açılması gerekiyor" dedi. ABD Dışişleri Bakanı Kerry ise askeri temasların en kısa sürede başlayacağını kaydetti. Kerry, Lavrov'la görüşmesinin ardından yaptığı açıklamalarda "DAEŞ hedef alınmış olsa elbette başka bir şey. Ancak açıkça görünen o ki farklı şeyler yapılmış" dedi. Reuters haber ajansına konuşan ABD'li bir yetkili ise, Rus uçaklarının DAEŞ'in elindeki alanlara yönelik bir saldırı yaptığının görünmediğini söyledi Wall Street Journal ve New York Times gazeteleri de, Rusya'nın ABD tarafından desteklenen muhalif grupları vurduğunu aktardı.