Sovyetler'in Orta Asya'da bıraktığı miras: Sınır sorunu

Tacikistan - Kırgızistan sınırında dün silahlı çatışma yaşandı. Bu gelişme, gözleri bölgede 30 yıldır tam olarak çözülemeyen sınır sorunlarına çevirdi.

1991'de bağımsızlığını kazanan Orta Asya ülkelerinde 30 yıldır sınır sorunları çözüm beklerken, bu sürede bölge ülkeleri arasında zaman zaman gerginlikler ve çatışmalar yaşanıyor.

Sovyet Birliği’nin kurulmasının ardından daha önce ortak coğrafyada yaşayan bölge halklarının ayrı ayrı yeni devletlere ayırma politikası sonucu Orta Asya’da sınırlarının birbirine girdiği yeni devletler oluştu.

1924-1936 döneminde Sovyetler tarafından ekonomik, coğrafi ve etnik gerçekler dikkate alınmadan çizilen sınırlar, bağımsızlığını yeni kazanan ve karmaşık sınırları Sovyetler'den miras alan Orta Asya ülkeleri arasında ciddi sorunlara yol açtı.

Su kaynaklarının kullanımıyla bir ülke toprakları arasında kalan diğer bir ülkeye ait bölge konumundaki anklav faktörler, bölge ülkelerini karşı karşıya getirdi.

30 yılık dönemde kronik sorunlar nedeniyle çatışan halklar yüzlerce ölüm yaşadı.

Özbeklerle Kırgızlar karşı karşıya geldi

Mayıs - Haziran 1990'da Kırgızistan'ın Oş şehrinde yaşayan Özbeklerle Kırgızlar karşı karşıya geldi. Çıkan çatışmada resmi kayıtlara göre 300, bağımsız kaynaklara göre 1000'e yakın kişi öldü, 573 ev ve iş yeriyle 89 araç ateşe verildi.

Haziran 2010'da meydana gelen olaylarda ise iki taraftan 400'den fazla can kaybı yaşandı. 5 gün süren bu çatışmada Oş, Celalabad ve Bazar-Korgan şehirlerindeki 2 bin 843 ev ve iş yeri yandı.

Çatışmalar Fergana Vadisi'nde

Orta Asya ülkeleri arasında sınır belirleme çalışmalarında en az sorun yaşayan, sınırlarının büyük bir kısmı steplerden geçen Kazakistan ve Türkmenistan oldu. İki ülke, komşularıyla sınır sorunlarını büyük bir problem yaşamadan çözmeyi başardı.

Kazakistan sınır belirleme meselelerini Kırgızistan ile 2001’de, Özbekistan ile 2002’de, Türkmenistan ile 2017’de çözüme kavuşturarak, bölge ülkeleriyle sınır meselelerini çözüme kavuşturan ilk ülke olurken, Türkmenistan da komşusu Özbekistan ve Kazakistan ile son sınır tespit çalışmalarını 2017’de tamamladı.

Bölgede en karmaşık sınırlara sahip Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan, bu sorunu uzun süredir çözemiyor. Üç ülkenin sınırlarının kesiştiği Fergana Vadisi ise sınır anlaşmazlıklarının ana faktörünü oluşturuyor.

Orta Asya'nın en kalabalık bölgesi olan Fergana, Özbekistan, Tacikistan ve Kırgızistan sınırları içinde yer alıyor. Sovyetler döneminde çizilen sınırlarla, yaşayanların etnik yapısı, kültürü dikkate alınmadan Fergana üç ülke arasında paylaştırılıyor.

Fergana Vadisi'nde Özbekistan'ın Fergana, Namangan, Andican, Tacikistan'ın Hocand, Kırgızistan'ın da Oş, Celalabad ve Batken vilayetleri bulunuyor.

Kırgızistan, toplam 1391 kilometre ortak sınırı olan Özbekistan ile bu sınırların yüzde 85’i üzerinde daha önce mutabık kalmasının ardından 2017’de yine ortak sınırların yüzde 10’u, bu yıl ise kalan yüzde 5’i konusunda mutabakat sağlayarak bu ülkeyle sınır tespit çalışmalarını sonuçlandırmaya yakınlaşmış durumda.

Özbekistan ile Tacikistan arasındaki 1332 kilometrelik sınırın yaklaşık 1000 kilometresi 2002'de, geriye kalan kısmı 2016'da göreve gelen Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev'in iyi komşuluk politikasıyla çözüme kavuşturuldu.

Tacik-Kırgız sınırında son 10 yılda 150'den fazla gerginlik yaşandı

Fergana Vadisi'nde komşu olan Kırgızistan ile Tacikistan ise sınır sorunu nedeniyle karşı karşıya gelen devletler oldu. İki ülke arasında toprak iddiası, su kaynakları ile yaylaların kullanımıyla ilgili konular anlaşmazlıklarda ön plana çıktı.

Son 10 yılda iki ülke arasında belirtilen nedenlerle can kayıplarının da yaşandığı 150’den fazla gerginlik ve çatışma kaydedildi. Tacikistan ile Kırgızistan arasındaki 971 kilometrelik sınırın 600 kilometreye yakınıyla ilgili anlaşma sağlandı ancak kalan kısımdaki yaklaşık 70 sınır noktasında taraflar uzlaşmaya yanaşmıyor.

Fergana Vadisi'ndeki anklav karmaşası

Tartışmalı sınırların yanı sıra Fergana Vadisi'ndeki anklav sorunu da üç ülke halkını karşı karşıya getiriyor. Bir ülke toprakları arasında kalan diğer bir ülkeye ait bölge konumundaki 8 anklavın bulunması da çatışmaların çıkmasına, hayatların yok olmasına neden oldu.

Kırgızistan'da Özbekistan’a ait Şahimerdan, Soh, Çongara ve Cangayil; Tacikistan’a ait Voruh ve Batı Kalaça anklavları, Özbekistan'da da Kırgızistan’a ait Barak köyü ve Tacikistan’a ait Sarvak anklavları bulunuyor.

Bu anklavların arasında Özbekistan'a ait 60 bine yakın kişinin yaşadığı Soh anklavı ve Tacikistan'ın Kırgızistan toprakları arasında kalan 30 bin nüfuslu Voruh anklavı büyüklüğüyle dikkati çekiyor. Halkın yoğun olarak yaşadığı bu bölgelerde gerginlik ve anlaşmazlıklar meydana geliyor.

Bölge ülkeleri arasında on yıllardır sınır anlaşmazlıklarının sürmesi ve sorunun çözüme kavuşturulamamasında, taraflar arasında tartışmalı olan bu bölgelerin coğrafi, ulaşım ve su kaynaklarının yönetimi açısından stratejik önem taşıması da önemli etken oluyor.

Ülkelerin de diğer bir ülke karşısında bölgedeki bu avantajını kaybetmek istememesinden dolayı bölgedeki sınır sorunları uzun süredir çözüme kavuşamıyor.