Doğuştan ya da rahatsızlık sonucu fiziksel engelli olarak yaşamını sürdüren kadınlar, çalışma ve toplum hayatına katılımlarının sağlanmasına yönelik tedbirler ve gösterdikleri azimle kamu kurumlarında ve özel sektörde istihdam edilirken kimileri de yeteneklerini aldıkları eğitimle mesleğe dönüştürüyor.
Günlük yaşamda olduğu gibi çalışma hayatında da engelleri aşan kadınlar, emekleriyle ülkeye katkı sunmaktan mutluluk duyuyor.
- "İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi dışarıdan tamamladım"
Batman'da 1,5 yaşındayken geçirdiği rahatsızlık sonucu engelli olan 41 yaşındaki Sena Kılıç, devlet desteğiyle edindiği bacak protezi ile yaşamını sürdürüyor.
Batman Bölge Devlet Hastanesinde otomasyon görevlisi olarak çalışan Sena Kılıç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 12 çocuklu bir ailenin ferdi olduğunu, babasının asgari ücretle çalıştığını söyledi.
Geçirdiği çocuk felci sonucu iki ayağının felç olduğunu aktaran Kılıç, ekonomik nedenlerle tedavisinin geciktiğini, bir bacağının tedavi ile kurtarıldığını bir bacağını ise 23 yaşında kaybettiğini belirtti.
Kılıç, bacağı kesildikten sonra kendisi için zorlu bir sürecin başladığını anlatarak, "6 ay egzersiz yaptım. 6 ay sonra devlet desteğiyle protez aldım ve o şekilde hayatımı idame ettirmeye çalıştım. Ekonomik nedenler ve sağlık durumum nedeniyle okuyamadım. İlk, orta, lise ve üniversite eğitimimi dışarıdan tamamladım." dedi.
- "Kendinizi dışarıdaki hayata adapte edin"
Hiç okula gönderilmediğini, okuma hevesinin hep sürdüğünü aktaran Kılıç, ön lisans işletme mezunu olduğunu, Tıbbi Dokümantasyon ve Sekreterlik Önlisans Programında eğitiminin sürdüğünü dile getirdi.
Batman Bölge Devlet Hastanesine 2009 yılında yaptığı iş başvurusunun kabul edilmesi ile iş yaşamının başladığını belirten Kılıç, 6 yıl önce tanıştığı kendisi gibi bedensel engelli Cuma Kılıç ile hayatını birleştirdiğini aktardı.
"Hayat şartlarımız normal insanlardan tabii ki çok daha zor." diyen Kılıç, günlük yaşamlarını sürdürürken engellilere uygun dizayn edilmeyen alanlarda sıkıntı yaşadıklarını ifade etti.
Kılıç, tüm zorluklara rağmen yılmadığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Engelli arkadaşlarıma çağrımdır, kesinlikle eve kapanmak zorunda hissetmeyin kendinizi. İletişim araçlarını en verimli şekilde kullanalım, eğitim seviyemizi en üst seviyeye çıkaralım ki her işte kendimizi en iyi şekilde ifade edebilelim. Kendinizi eve hapsetmeyin, dışarıda hayat var, yaşam var. Kendinizi dışarıdaki hayata adapte edin."
Kılıç'ın eşi Cuma Kılıç da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladığı eşi için sürpriz pasta kesti.
- "Azim olduğu sürece başarılmayacak şey yok"
Siirt'te 3 yaşındayken çocuk felci geçiren, sağ bacağından dolayı yüzde 40 engelli olarak yaşamını sürdüren Emire Kaya da engel tanımayan kadınlardan biri.
Anadolu Üniversitesi Veteriner Sağlık Teknikeri Programından mezun olan Siirt Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü 3. sınıf öğrencisi Kaya, aynı zamanda Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünde 6 yıldır veteriner sağlık teknikeri olarak görev yapıyor.
Kaya, engelini hiçbir şeyin önünde engel olarak görmediğini belirtti.
"Engelliyim ama bu hiçbir şekilde negatif olmamı gerektirmedi. Her zaman pozitif her zaman her işin ve hayatın içindeydim." diyen Kaya, şöyle konuştu:
"Şu anda hem çalışıp hem okumak zor ama özveri ile başarılı olmak mümkün. Azim olduğu sürece başarılmayacak şey yok. Herkesin her alanda yapabileceği bir şeylerin olduğunu unutmamak gerekiyor. Ne olursa olsun hayat devam ediyor."
- "Kadın isterse bütün engeli aşar ve amacına ulaşır"
Mardin'de 16 yıl önce Türkiye Sakatlar Derneğince düzenlenen telkari kursuna katılan fiziksel engelli 40 yaşındaki Yıldız Bakı, aldığı eğitimle usta oldu.
Dernek bünyesinde hazırladığı tasarımların satışından elde ettiği gelirle aile bütçesine katkıda bulunan Bakı, 9 çocuklu bir ailenin ferdi olduğunu söyledi.
Kursla tanıştığı telkarinin mesleği haline geldiğini vurgulayan Bakı, telkarinin sabır isteyen meşakkatli bir uğraş olduğunu aktardı.
"Hem kadın hem engelli olmak zor." ifadesini kullanan Bakı, şunları kaydetti:
"Dernek sayesinde öz güvenimiz arttı. Eve para götürmenin, eve katkıda bulunmanın huzuru başka bir şey. Bu işe başladıktan sonra valimizin ve dernek başkanımızın desteğiyle çok güzel yerlere geldik. Telkari sabır isteyen bir iş. Sabır da engellilerde ve kadınlarda olduğu için çok güzel ürünler çıkarıyoruz. Bu ürünlerimizi hem Türkiye'de hem de dünyada sergileyebiliyoruz. Kadının önünde bir engel yok. Kadın isterse bütün engeli aşar ve amacına ulaşır."