Sistem Türkiye'de o kadar riskli değil

Küresel piyasalar, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) tahvil alım programında herhangi bir değişiklik yapmamasına rağmen, Başkan Ben Bernanke'nin parasal genişlemenin yıl sonuna kadar azaltılabileceği ve 2014 yılında sonlanabileceği yönündeki açıklamaları ile güçlü satış baskısı altında kaldı.

Bernanke'nin açıklamalarının ardından ABD'de 10 yıllık tahvillerin faizi yüzde 2,47'ye kadar yükselmesiyle özellikle gelişmekte olan ülkelerin bono ve döviz piyasalarında sermaye çıkışları etkisini artırdı ve bu da fiyatlar üzerinde baskı yarattı. Dolar, diğer para birimleri karşısında değer kazanırken emtia fiyatlarında da sert düşüşler gözlendi.

Yurt içinde, bankalararası piyasada TL dolara karşı haftanın son iki işlem gününde yaklaşık yüzde 2,7 oranında değer kaybederken, Güney Afrika Randı yüzde 2,21, Meksika Pesosu yüzde 3,11, Hindistan Rupisi ise yüzde 1 oranında düşüş kaydetti. Bernanke'nin açıklamaları sonrası Rus Rublesi'nin dolara karşı değer kaybı yüzde 2,79 olurken Brezilya Reali'nin kaybı ise yüzde 3'ü aştı. Analistler, dolara olan talebin önceki güne göre azalsa da haftanın son işlem gününde de devam ettiğini ve gelen tepkilerin sınırlı kaldığını belirterek, bu nedenle negatif görünümün önümüzdeki haftaya da taşınabileceğini kaydediyor.

Dünya Bankası Finans ve Özel Sektör Geliştirme Bölümü Doğu Asya ve Pasifik Bölgesi Direktörü Tunç Tahsin Uyanık, Fed kararlarının etkilerine ilişkin, "Bunların Türkiye'ye etkisi marjinal olacaktır. Sistem şu anda Türkiye'de o kadar riskli değil" dedi.

Uyanık, AA muhabirine yaptı açıklamada, şunları kaydetti:

"Çünkü finansal stabilite sbağlanmasaydı risk giderek büyüyecekti. Orta ve uzun vadede halk daha fazla zarar görecekti. Geçmişte Türkiye'de olduğu gibi bazı ülkelerin milli gelirinde yüzde 20-40 düzeyinde değer kayıpları oluyor. O nedenle stabiliteye yönelik yapılan yaklaşımların fazla olumsuz değerlendirilmemesi lazım. Bazı ülkeler için karlı ve önemli olan stabilite, gelişmekte olan bazı ülkeleri de olumsuz etkileyebiliyor."