Sırrı İfşa Etmek
Sırrı açıklamak eziyet, tanıdık ve dostların hakkına karşı gösterilen gevşeklik olduğu için dinen yasaklanmıştır. Nitekim Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur:
Kişi konuşurken dönüp etrafına bakarsa, onun bu konuşması, konuşmasının dinleyene emânet olduğuna delâlet eder (ifşa etmesi haramdır).140
Hz. Peygamber, başka bir hadîs-i şerifinde bunu kayıtsız şartsız olarak şöyle ifade etmiştir: 'Aranızdaki konuşma emânettir'.141
Hasan Basrî şöyle demiştir: 'Arkadaşının sırrını söylemen hainliktir7. Rivayet ediliyor ki Muaviye, kardeşi Utbe'nin oğlu Velid'e bir sırrını söyledi Velid, babasına dedi ki:
-Ey babacığım! Emîr'ul-Mü'minîn bana bir sırrını söyledi.Ben, emîr'ul-mü'minîn'in başkasından gizlediklerini senden gizlemediğini görüyorum. (Sana o sırrı söyleyeyim mi?)
-(Ey oğul!) O sırrı bana söyleme! Çünkü sırrı sakladığın müddetçe o senin elindedir. O sırrı açıklarsan artık o senin aleyhinde olur!
-Babacığım! Bu durum baba ile evlat arasına da girer mi?
-Hayır! Böyle birşey evlât ile baba arasına girmez. Fakat ben senin dilini sırları söylemek suretiyle başıboşluğa alıştırmanı istemem!
Velid der ki: (Amcam) Muaviye'ye geldim ve ona bu durumu haber verdim. Bunun üzerine Muâviye bana şöyle dedi: 'Ey Velid! Kardeşim (baban) seni yanlışlığın köleliğinden azat etmiştir. Dolayısıyla sırrı açıklamak hainliktir'.
Eğer bu açıklamada başkasının zarar görmesi sözkonusu ise haram olur. Eğer başkasının zarar görmesi sözkonusu değilse alçaklık olur. Biz daha önce Sohbet Adabı bahsinde sırrı gizlemekle ilgili kaidelerden bahsetmiştik. Burada ikinci bir defa tekrar etmeye gerek görmüyoruz.
140) Ebu Dâvud, Tirmizî 141) İbn Ebî Dünya, {Mürsel olarak)