Şimşek: Eylülde enflasyon 40'lı rakamlara inecek

Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, mayıs ayından bu yana enflasyonun çok hızlı bir düşüş gösterdiğini, bu sene sonu itibarıyla enflasyonu, TCMB'nin hedef bandının üst kısmı olan yüzde 42-41,5'le bitirmeyi ümit ettiğini dile getirdi.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Global Liderler Zirvesi'nin ikinci gününe video mesaj yolladı.

Konuşmasında Orta Vadeli Program (OVP) ve Türkiye ekonomisinin gelecek dönem perspektifi hakkında katılımcılara bilgi veren Bakan Şimşek, programın işleyişini ve hedeflerini anlattı

OVP'nin nihai hedefinin sürdürülebilir yüksek büyüme ve daha adil gelir dağılımı olduğuna dikkati çeken Şimşek, sürdürülebilir yüksek büyüme için mutlaka fiyat istikrarının sağlanması, mali disiplinin yeniden tesisi edilmesi ve sürdürülebilir cari açık konusunun olmazsa olmaz olduğunu dile getirdi.

Burada en kritik konunun ise yapısal dönüşüm olduğunu belirten Şimşek, şu söyleri kaydetti:

Çünkü yapısal dönüşümle rekabet gücümüzü artıracağız ve verimliliği artırarak refah seviyemizi yükselteceğiz. Programımızın en önemli önceliği enflasyonu tek haneye düşürmektir. Geçen sene bir geçiş dönemi yaşadık enflasyonda. Enflasyon mayıs ayında zirveyi buldu, bu sene sonu itibarıyla enflasyonu, TCMB'nin hedef bandının üst kısmı olan yüzde 42-41,5'le bitirmeyi ümit ediyoruz.

'TCMB beklentileri ve enflasyonu çıpalamış durumda'

Gelecek sene enflasyonun yüzde 20'nin altına ki OVP'nin hedefi yüzde 17, 2026 sonunda da tek haneye düşürmeyi hedefliyoruz. Bunun için TCMB elindeki bütün imkanları seferber etmiş durumda ve dolayısıyla enflasyon beklentileri ve enflasyonu çıpalamış durumda.

Diğer önemli hedefimiz, bütçe açığını kalıcı bir şekilde yüzde 3'ün altına çekmek. Deprem nedeniyle, EYT nedeniyle geçen sene ve bu sene bütçe açığımız oldukça yüksek seyrediyor. Bütçe açığı gayrisafi yurt içi hasılaya (GSYH) oran olarak geçen sene yüzde 5,2 idi, bu sene 4,9'a gerilemesini bekliyoruz ama gelecek sene bizim için kritik bir sene. Dezenflasyon sürecini desteklemek için bütçe açığının milli gelire oranını yüzde 3 civarına düşürmeyi hedefliyoruz. Sonraki yıllarda da yüzde 3'ün altına çekerek dezenflasyona güçlü bir destek vereceğiz.

'Yüksek büyümeye geçeceğiz'

Bakan Şimşek, diğer hedeflerden birinin de cari açığın kalıcı bir şekilde yüzde 2 ve altına çekilmesi olduğuna işaret ederek, geçen sene cari açığın yüzde 4 civarında olduğunu, bu yıl muhtemelen yüzde 2'nin altında yüzde 1,7 olarak öngördüklerini hatırlatarak, şunları söyledi:

Gelecek sene yüzde 2 civarı bir cari açık öngörümüz var, sonraki senelerde ise yüzde 1,5-2 arası bir cari açık hedefliyoruz. Şimdi cari açığın yüzde 2-2,5 olması demek; Türkiye'nin dış borcunun milli gelire oranı artık düşüyor demektir. İkinci olarak da rezerv birikimine imkan sağlıyor. Çünkü hedeflerimizden bir tanesi de Türkiye'nin rezerv yeterliliğini artırmak, böylece Türkiye'nin dış kırılganlıklarını azaltmak. Tabii bu politikaların bir sonucu olarak da büyümede geçici bir yavaşlama olacak ama daha dengeli, daha sürdürülebilir, yüksek büyümeye geçiş yapacağız.

Geçen sene büyüme bildiğiniz gibi yüzde 5 civarıydı fakat bunun 8 puandan fazlası iç talep kaynaklıydı, net ihracatın katkısı da eksi 3 puanın üzerindeydi, dengesiz bir büyümeydi ve bu enflasyonu, cari açığı doğuruyordu. Bu sene büyüme daha mütevazı, o uzun vadeli ortalamalarımıza göre, dezenflasyon programı nedeniyle yüzde 3,5 civarında bir büyüme öngörüyoruz ama bu büyümenin 1 puanı dış talepten gelecek, 2,5 puanı da iç talepten gelecek. Gelecek sene büyümeyi yüzde 4, daha sonra da 4,5 ve yüzde 5 olarak öngörüyoruz ama net ihracatın katkısı pozitif olmaya devam edecek.

Bakan Şimşek OVP'nin özünde bir dezenflasyon programı olduğunun altını çizerek, dezenflasyonla birlikte sürdürülebilir yüksek büyümeye geçmek istediklerini dile getirdi.

Dezenflasyonun amacının Türkiye'de öngörülebilirliği, refahı kalıcı bir şekilde artırmak olduğuna işaret eden Şimşek, şu ifadeleri kullandı:

Ve Türkiye'de dezenflasyon başlamış durumda. Programımız çalışıyor mu? Büyümede dengelenme bizim önceliklerimizden bir tanesiydi. Geçen sene iç talebin büyümeye katkısı özellikle ilk üç çeyrekte yüzde 8 ile 11 arası, bu çok yüksek bir rakam. Net ihracatın katkısı da eksi. Bu dengesiz bir büyüme, biz daha dengeli bir büyümeye geçişi sağlamış durumdayız. Büyümede geçici bir yavaşlama var ama bu geçici. Dezenflasyonla birlikte, enflasyonun kalıcı bir şekilde düşmesiyle birlikte Türkiye'nin hem büyüme potansiyeli yükselecek hem de büyüme performansı yükselecek.

'Eylül ayında enflasyon 40'lı rakamlara inecek'

Önümüzdeki aylarda bu devam edecek ve enflasyon yüzde 52'ye inmiş durumda, inanıyorum ki piyasanın enflasyon beklentilerini baz alırsak eylül ayında enflasyon 40'lı rakamlara inecek. Yılı dediğim gibi bizim öngörümüz yüzde 41,5'la kapatmak. Gelecek sene de enflasyonu dediğim gibi yüzde 20'nin altına çekmek, bir sonraki yılda yüzde 10'unun altına çekmek gibi bir hedefimiz var. Şu anda hedeflerimiz çerçevesinde gidiyor.