Senaryo yazarı ve senaryo danışmanı Razvan Radulescu, bu yıl 5. kez düzenlenen senaryo geliştirme ve ortak yapım platformu "TRT 12 Punto"ya konuk oldu.
Sinema Feriye'de gerçekleştirilen "Senaryo Yazarlığı: Hiçbir Şey Yazmadan Her Şeyi Yazmak" başlıklı atölye, genç ve usta sinemacıların katılımıyla gerçekleştirildi.
TRT 12 Punto'ya ilişkin filmin gösterilmesinin ardından konuşan Radulescu, sinema yazarlığına 1999'da başladığını, 24 yıldır aralıksız olarak bu işi yaptığını söyledi.
- "İlk filmden çok bir şey öğrenmiyorsunuz"
Bu süre içerisinde başarılı olduğu projelerin de öylesine yaptığı işlerin de olduğunu dile getiren Radulescu, senaryosunu yazdığı filmlere ilişkin şunları kaydetti:
"İlk filmim olağanüstü bir deneyimdi ama aslında ilk filminizden çok fazla bir şey öğrenmiyorsunuz. Her şeyin olması gerektiği gibi olduğunu düşünüyorsunuz ama gerçek bu olmuyor. İlk deneyimler biraz da şansa bağlıdır. Ben daha önce roman da yazdım ama sinemada işler prodüksiyon şirketleriyle bağlantılar sayesinde ilerliyor."
Radulescu, yazarlıktan sinemaya geçiş hikayesine değinerek, "İsviçre'den gelen bir arkadaşım vardı, hatta mücevher tasarımı işine girmişti. Bana geldi ve 'kendinden ödün verme konulu bir iş yapmak istiyorum' dedi. Benim de kendimden ödün vermek sürekli yaptığım bir şey olduğu için kabul ettim. İleride iyi bir yerde olmak adında bazı tatsız deneyimleri de bu süreçte yaşamak zorunda kaldım." dedi.
Birkaç haftada konuyla ilgili bir metin kaleme aldığını aktaran Radulescu, "Konuştuk, tartıştık, çok basitti. Para geldikten sonra bu filmi yaptığımız için herkes de çok mutluydu. Herkes 'Vay canına, nasıl oldu bu?' dedi." ifadelerini kullandı.
- "Gerçek sinemanın daha soyut bir dili var"
İkinci filmi olan "The Death of Mr. Lazarescu" (Bay Lazarescu'nun Ölümü) adlı yapımın hikayesinin daha farklı olduğuna işaret eden Radulescu, "Bu yüzden ben ikinci filmimin deneyiminden bahsetmek istiyorum. Gerçek sinemanın biraz daha soyut bir dili var. Kafanızda olup biteni sahnede görmüyorsunuz. Beynimizin yansıttığı bir perdeniz oluyor, kafanızda her şey ideal şekilde gerçekleşiyor. Fakat sahneye baktığınız zaman perdede farklı şeyler oluyor." şeklinde konuştu.
Razvan Radulescu, perdede olan hiçbir şeyin doğal bir şekilde ortaya çıkmadığını, sinemanın piyano çalmaya benzemediğini, filmlerin çok sayıda insanın bir araya gelerek yapıldığını anlattı.
Sinema filmi çekerken sinemayla ilgili kitapları bir kenara bırakmak gerektiğini belirten Razvan Radulescu, şunları söyledi:
"Tabii ki bunu söyleyebilmek için ben bu kitapları okudum. Kitaplar yazılı ifadeler. Bu kitaplar, onları yazanlara okuyanlardan daha fazla kazandırıyor. Bu kural kitapları bence arabaların çalışma sistemine benziyor. Arabaların nasıl çalıştığını biliyoruz, sorarsanız motoru nasıl yapıldığıyla alakalı herkes bir şeyler söyler, bunu bir mühendisin bakış açısıyla da anlatabilir. Fakat 'Bir arabayı tamir edebilir misiniz?' veya 'sıfırdan üretebilir misiniz?' denildiğinde, 'hayır tamir veya üretim için farklı bilgiler gerekiyor' denilir."
- "İşleyen bir şey yapmak istiyorsanız bilgiye ihtiyacınız var"
Otomobil üretmek gibi sinema yapmak için de kitaplarda yazanlardan daha fazla bilgiye ve materyallere ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Radulescu, "İşleyen bir şey yapmak istiyorsanız bir dünya dolusu bilgiye ihtiyacınız var. Evet filmler yapılır, başarılı olurlar ya da olmazlar. Konuşuruz pek çok insan aynı görüşte olur. Bazen de ödül aldıklarında başarılı diye düşünürüz. Çünkü tüm bir ülke o sinemaya gitmiştir ve başarılı bulmuştur. Bu yüzden başarılı deriz." diye konuştu.
Yazdığı senaryolara ve yaşadığı tecrübelere de değinen Radulescu, konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı
Çeşitli atölyelere ev sahipliği yapmaya devam eden platformun etkinlikleri kapsamında, TRT ortak yapımı "Bir Tutam Karanfil" 20 Temmuz'da ile TRT yapımı "Komşuluk Halleri" filmi de 21 Temmuz'da gösterilecek ve gösterimlerin ardından filmlerin yönetmenleriyle söyleşiler gerçekleştirilecek.
TRT 12 Punto, 23 Temmuz akşamı yapılacak ve TRT 2'den canlı yayınlanacak kapanış ve ödül töreniyle sona erecek.