Savcılık Trump'a 25 Ağustos'a kadar süre tanıdı

CBS News televizyon kanalının haberine göre, Fulton Bölgesi Savcısı Fani Willis, eski ABD Başkanı Donald Trump ve ekibine yönelik iddianame hakkında basın açıklaması yaptı. İddianame, Trump ve 18 kişiye 41 suçlamayı içeriyor.

Willis, tüm sanıkların "masum" kabul edileceğini vurgulayarak, Trump'ın yanı sıra eski avukatları Rudy Giuliani ve John Eastman ile eski Beyaz Saray Özel Kalem Müdürü Mark Meadows dahil olmak üzere 18 kişiye suçlamalar yöneltildiğini açıkladı.

Savcı, "Eyaletin bu süreçteki rolü, demokrasimizin işleyişi için elzemdir." ifadesini kullanarak sanıkların 25 Ağustos'a kadar gönüllü olarak mahkemeye gelerek ifade verebileceklerini belirtti.

Willis, duruşma tarihlerinin yargıçlar tarafından belirlendiğini ve dava kapsamındaki ilk duruşmanın 6 ay içinde yapılması için talepte bulunacaklarını da ekledi.

Georgia eyaletinde, seçim sonuçlarının yanlış olduğuna inanan kişilerin mahkemelerde bu sonuçlara itiraz etme hakkının olduğuna işaret eden Willis, Trump ve diğer sanıkların iddianameye göre "suç teşkil eden bir şantaj girişiminde bulunduğunu" ifade etti.

Savcı, iddianamede yer alan suçlamaların şartlı tahliyeyi kapsamadığını belirterek, Trump ve diğer sanıkların suçlu bulunmaları halinde hapis cezasına çarptırılabileceğini de açıkladı.

Eski ABD Başkanı Trump ise Fox News Digital'e verdiği demeçte, iddianameyi "siyasi amaçlı" olarak nitelendirdi ve iddiaları reddetti. Trump, iddianamenin "2020 Başkanlık Seçimi'ne müdahale etmek amacıyla" siyasi amaçlı olarak hazırlandığını savundu.

Trump, Fulton Bölge Savcısı Fani Willis'i eleştirerek, "Ne yaşandığına dair cevap talep edenlere değil, 2020 Başkanlık Seçimi'ne hile karıştıranlara odaklanması gerektiğini" söyledi. Öte yandan Trump, Fulton Bölge Savcısının Atlanta'nın suç ve şiddet olaylarına izin verdiğini ve Başkan Joe Biden'ın da ülkeyi olumsuz etkilediğini iddia etti.

Bu iddianameyle birlikte Trump'a yönelik yürütülen davaların sayısı artıyor. Trump, daha önce 2020 Başkanlık Seçimi sonuçlarına müdahale etme iddiasıyla ve gizli belgelerle ilgili suçlamalar nedeniyle mahkemeye çıkmıştı.

3 Ağustos'ta, 2020 Başkanlık Seçimi sonuçlarını kendi lehine değiştirmeye çalışma iddialarıyla ilgili suçlamalar nedeniyle Washington DC'de mahkemeye çıktı. Trump, "ABD'yi yanıltmak için komplo kurma", "resmi bir süreci engellemek için komplo kurma", "resmi bir süreci engelleme ve engellemeye teşebbüs", "seçmenlerin anayasal haklarını kullanmalarını engellemek için komplo kurma" gibi suçlamaları reddetti. Trump, suçlamaların "seçimlere müdahale" ve "cadı avı" olduğunu ifade etti.

13 Haziran'da Miami'de ise, başkanlık görevinden ayrıldıktan sonra gizli belgeleri yanında götürmek ve bu belgelerle ilgili federal incelemeleri engellemeye yönelik suçlamalarla ilgili mahkemeye çıktı. Trump, 37 suçlamayı reddetti. 27 Temmuz'da, yardımcıları ve çalışanlarına Mar-a-Lago'daki malikanesinden çıkan gizli belgeleri silmeleri talimatını verdiği iddiasıyla ilgili üç suçlama daha yöneltilmişti.

Ayrıca, daha önce 2016 Başkanlık Seçimi sırasında bir kadına "sus payı" ödediği suçlamaları nedeniyle Trump, 4 Nisan'da New York'ta hakim karşısına çıktı.

Trump, bu davaları genellikle suçlamaları reddederek ve kendisine yöneltilen iddiaları "cadı avı" olarak nitelendirerek savunuyor. Davalar, ABD'de büyük ilgi ve tartışmalara neden olan önemli gelişmeler olarak izleniyor.