Kacır, TBMM Genel Kurulunda bakanlığının 2024 yılı bütçesine ilişkin yaptığı konuşmada, Genel Kurulda fenalaşan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Saadet Partisi Kocaeli Milletvekili Hasan Bitmez ile Denizli'nin Acıpayam ilçesindeki bir madende meydana gelen göçükte hayatını kaybeden madencilere Allah'tan rahmet diledi.
Dünya tarihinin, yeni ve keskin dönemeçlerden geçtiğini, ticarette korumacılığın yükseldiğini, yerel üretim, yakından tedarik, dostlardan tedarikin ana akımlar haline geldiğini anlatan Kacır, eski dünyanın yerine yenisinin kurulduğunu, Türkiye'nin de bu büyük dönüşümü, Cumhuriyet'in ikinci asrına adım atarken göğüslediğini söyledi.
Türkiye'nin geçmiş dönemlerde sanayi ve teknoloji alanındaki atılımlarının engellendiğini dile getiren Kacır, uçak fabrikalarının kapatıldığına, İstiklal Savaşı kahramanı Vecihi Hürkuş'un ürettiği uçakları uçurmasına sertifikasızlık gerekçesiyle engel olunduğuna ve Devrim otomobilin yolda bırakıldığına dikkati çekti. Türkiye'nin sanayileşme tarihinin adeta akamete uğratılmış hikayeler tarihine dönüştüğünü belirten Kacır, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün geriye dönüp baktığımızda 'keşke öyle olmasaydı' dediğimiz ne varsa son 21 yılda yerine koymaya, oldurmaya, gerçeğe dönüştürmeye gayret ettik. 'Keşke'lerin yerlerini 'iyi ki'lere bırakmasını sağladık. Sanayileşme tarihimizin seyrini değiştirmeyi Sayın Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde AK Parti iktidarlarıyla milletçe başardık. Askeri insansız hava aracı üretiminde dünyada lider, ticari araç, güneş paneli, beyaz eşya, çimento üretiminde Avrupa'da birinci, 21 yıl içinde Organize Sanayi Bölgesi sayısını 353'e çıkaran, üretimdeki sanayi alanı sayısını 58 bine, istihdamı 2,5 milyona yükselten, çelik ihracatını 24 milyar dolara, makine ihracatını 23 milyar dolara, kimya ihracatını 30 milyar dolara, otomotiv ihracatını 32 milyar dolara yükselten bir Türk sanayii inşa ettik."
Kacır, Milli Teknoloji Hamlesi ile 21 yılda asırlık kazanımlar elde ettiklerini, Bayraktar TB2, Akıncı, Bayraktar TB3, Anka, Aksungur ve Kızılelma'nın, Türk'ün çelik kanatlarıyla gökyüzüne attığı imzalar olduğunu ifade ederek, terörü vatan toprağından kazıdıklarını, güney sınırından terör koridoru haritalarını yırtıp attıklarını, Karabağ'da, Azerbaycan ile sırt sırta 30 yıllık işgali sonlandırdıklarını ve bu başarı hikayeleriyle Türk gençliğine yeniden öz güven ve cesaret kazandırdıklarını söyledi.
"Vakit Türkiye vaktidir"Bakan Kacır, Milli Teknoloji Hamlesi yolculuğunda AR-GE ve inovasyona her daim öncelik verdiklerini, AR-GE harcamalarının yıllık 12 milyar dolara yükseldiğini, sağladıkları destek mekanizmalarıyla özel sektörün AR-GE kültürünü benimseyerek teknoloji ve inovasyon altyapısında öncü rol üstlendiğini belirtti.
Bu yıl TÜBİTAK eliyle 180 üniversitenin ve 2 bin 600 firmanın 7 bin 500'den fazla projesine 5,1 milyar lira destek sağladıklarını, 60 şehirde kurdukları 101 teknoparkta 9 bin 951 girişimle teknoloji geliştirme yolculuğunu sürdürdüklerini dile getiren Kacır, 1623 AR-GE ve tasarım merkeziyle kurdukları altyapının meyvelerini aldıklarını söyledi. Bugün yerli patent başvurularında 12'nci, marka başvurularında 4'üncü, tasarım başvurularında ise 2'nci sırada olduklarını belirten Kacır, Türkiye'de 21 yıl önce 414 olan yerli patent başvuru sayısının geçen yıl 9 bin 9'a ulaştığına dikkati çekti.
Son 5 yılda yüzde 66 artış gösteren yüksek teknoloji üretiminin, domino taşı etkisi oluşturarak gelecek dönemlerde ihracata önemli katkılar sunacağını vurgulayan Kacır, "Savunma sanayii alanında yıllık 240 milyon dolardan 5,5 milyar dolara yükselen ihracatımız bunun en güzel örneğidir. Elbette tam bağımsızlık ve kalkınma hedeflerimize erişmek adına bu başarıları savunma sanayii ile sınırlı tutamayız. Ama savunma sanayiindeki başarı ve tecrübeden çok şey öğrendik. Yeni bir endüstri politikasını bu öğreti temelinde inşa ettik." dedi.
Kacır, yeni nesil elektrikli ve akıllı milli otomobili Togg'u başarıyla yollara çıkardıklarını, 60 yıl öncesinin Devrim otomobili hayalini, devrin otomobilini üreterek gerçeğe dönüştürdüklerini söyledi.
"Türkiye için bir fırsat penceresi doğacak""272 bin kişilik AR-GE ordumuzla, milyon milyon gencimizin akın ettiği TEKNOFEST'lerden doğan, teknoparklarda büyüyen binlerce teknoloji girişimiyle, rekabet gücü yüksek sanayimizle vakit Türkiye vaktidir." ifadesini kullanan Kacır, şöyle devam etti:
"Lider milli teknoloji girişimleri çıkaracak, kamu öncülüğünde etkin sanayi politikaları yürüteceğiz. 5G teknolojilerinden uçan akıllı mobilite sistemlerine, bataryadan çip teknolojilerine, güneş panellerinden rüzgar türbinlerine, biyoteknolojik ilaçlardan yeni nesil uydu teknolojilerine, hızlı trenlere birçok alanda büyük atılımlar gerçekleştireceğiz. Yüksek hızda gecikmesiz iletişim sağlayan 5G'ye geçerken, yerli ve milli haberleşme altyapımızı inşa edeceğiz. Uçan akıllı mobilite ile birlikte Türkiye için bir fırsat penceresi doğacak. Savunma sanayiinde insansız hava araçlarıyla elde ettiğimiz kazanımları bu alana taşıyarak dünyanın öncü ülkelerinden biri olacağız.
Hem mobilite teknolojileri hem enerji santrallerinde depolama çözümleri açısından kritik öneme sahip batarya alanında yatırımlarımızı hızlandıracağız. 35 gigavatsaat kapasite hedefiyle gerçekleşecek batarya üretim tesisi yatırımlarına teşvik verdik. Kayseri ve Ankara'da lityum iyon batarya üretim tesisleri açtık. Türkiye'nin otomobili Togg'un batarya modüllerinin üretimini ülkemizde gerçekleştiriyoruz. Batarya hücresinin üretimine ilişkin de hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Çevre dostu elektrikli araçların yaygınlaşmasını desteklemek için ülkemizin tüm şehirlerinde şarj istasyonları kurulmasını sağladık. 81 şehrimizde 11 bin 502 halka açık şarj bağlantısına ulaştık. Elektrikli araç başına düşen hızlı şarj istasyonu sayısında Avrupa'da birinciyiz."
Savunma sanayisinde milli akıllı mühimmatların fotodedektörlerinin ve milli radar sistemlerinin çiplerini yerli olarak tasarlayıp ürettiklerini anımsatan Kacır, "Kuracağımız yeni çip üretim tesisiyle otomotiv, beyaz eşya ve savunma gibi sektörlerde kullanılan gelişmiş sensörlerin tasarım ve imalatını ülkemizde yapacağız." dedi.
Yerli ve milli panellerle güneş enerjisinde dünyada söz sahibi olacaklarını ve Avrupa'da 2030 yılına dek oluşacak 400 gigavat güneş paneli talebini karşılayabilecek bölgedeki tek ülkenin Türkiye olduğunu ifade eden Kacır, "2035 yılına dek ülkemizde 53 gigavat kapasiteye çıkarmayı hedeflediğimiz güneş santrallerinde yerli üretim güneş panellerimizin kullanılmasını hedefliyoruz." diye konuştu.
Kacır, "Bu yılın ilk 11 ayında, 308 bin ilave istihdam sağlayacak, yatırım tutarı 1 trilyon 84 milyar lira olan 14 bin 153 yatırım için teşvik belgesi düzenledik." dedi.
Katma değerli üretimi artıracak, cari açığı azaltacak projeleri AR-GE'den yatırıma destekledikleri Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı'na devam ettiklerini belirten Kacır, "Makine, mobilite, üretimde yapısal dönüşüm, sağlık ve kimya ile dijital dönüşüm alanlarında desteklediğimiz, orta yüksek ve yüksek teknoloji odaklı 66 milyar lira yatırım tutarında 185 proje ile cari açığın kapanmasına yılda 7 milyar dolar katkı sağlayacağız. Türkiye'nin gündeminden cari açık meselesini kalıcı olarak çıkarmakta kararlıyız." ifadesini kullandı.
"Deprem bölgemizdeki şehirlerimizin ekonomisini yeniden canlandıracağız"Bakan Kacır, yapay zeka geliştirme faaliyetleri için kurdukları TÜBİTAK Yapay Zeka Enstitüsünün, kamu ve özel sektörün ihtiyaçlarına yönelik yapay zeka uygulamaları geliştiren şirketleri ve araştırma gruplarını desteklediğini bildirdi.
Kacır, yılbaşından bu yana 97 bin KOBİ'ye 15,8 milyar lira destek sağladıklarını, Turcorn 100 programı kapsamında 2030 yılına kadar Türkiye'den çıkaracak 100 bin teknoloji girişimi içinden 100 girişimin, milyar dolar değeri aşmasını sağlayacaklarını söyledi.
Deprem bölgesinde sanayinin çarklarını yeniden döndürmek için çalışmaları sürdüreceklerini vurgulayan Kacır, şunları kaydetti:
"Deprem bölgemizdeki şehirlerimizin kimliğini, hafızasını, ekonomisini yeniden canlandıracağız. Sanayi sitelerinin yerinde dönüşümü, yeni sanayi sitelerinin kurulması ve OSB'lerdeki altyapı ihtiyaçlarının karşılanması için 11 ilimizde yaklaşık 26 milyar lira tutarında 49 yatırım projesi sürdürüyoruz. Depremden yoğun olarak etkilenen sanayicilerimizin yatırımlarını en üst seviyedeki yatırım teşvikleriyle destekliyoruz. Dünya Bankası finansmanıyla 450 milyon dolar bütçeli Deprem Sonrası KOBİ'lerin Canlanması Projesi'ni KOSGEB eliyle yürütüyoruz. Kasım ayında başlattığımız programda bugüne dek 32 bin KOBİ'mize destek olduk. Kalkınma ajanslarımız ve bölge kalkınma idarelerimiz eliyle afet illerimizde 133 projeye 1,31 milyar lira kaynak aktardık."