Kaçan, bir oyuncu menajerine odaklanmanın yetersiz olduğunu belirterek, “Sektör zincirini oluşturan yapımcı, senarist, yönetmen, sanat grubu, kamera, ışık, ses, makyaj, kostüm ve hatta catering gibi hizmetlerin tekel altına alındığını” söyledi. Bu tekelleşmeyi Siyasal Aleviciler, PKK’lı terörist ve sempatizanları, DHKP/C militanları, LGBT lobileri ve yabancı aktörler gibi grupların kontrol ettiğini belirten Kaçan, "Asıl hadise budur" dedi.
'Salon tekeli muhafazakârların önünü kesiyor'Sinema salonlarındaki tekelleşmeye de dikkat çeken Kaçan, muhafazakâr kesimin ürettiği filmlerin ya salonlarda yer bulamadığını ya da en alakasız saatlerde gösterime sokularak başarısızlığa mahkum edildiğini vurguladı. “Sonra da ‘Muhafazakârlar ne anlar sinemadan?’ diye kıs kıs gülerler” diyen Kaçan, bu durumun sinema dünyasında büyük bir adaletsizliğe neden olduğunu ifade etti.
'Reyting sistemi manipüle ediliyor'Kaçan, reyting kuruluşlarının da sektördeki adaletsizliği körüklediğini belirterek, “Bu network'ün istemediği hiçbir dizi tutunamaz, istediği hiçbir dizi de batmaz” dedi. Türker İnanoğlu’nun ‘Arka Sokaklar’ dizisini örnek göstererek, “696 hafta yayında kalan bir yapım var” ifadesini kullanan Kaçan, geçmişte FETÖ’nün reyting sistemini manipüle ederek Samanyolu TV dizilerini zirveye taşıdığını, benzer bir yapının bugün de devam ettiğini söyledi.
'Kültürel iktidarı belirleyen parametreler muhafazakârların elinde değil'Sektördeki temel sorunun muhafazakârların sanatsal üretim yapamadığı algısı değil, kültürel iktidarı belirleyen parametrelerin kontrol edilememesi olduğunu ifade eden Kaçan, şunları söyledi:
“Muhafazakârların sanat üretemediği çıkarımı üzerine kurulmuş bir dolma var. Asıl tespit şu olmalı: Kültürel iktidarı belirleyen parametreler muhafazakârların elinde değil.”
Kaçan, bu durumu değiştirmek için muhafazakâr kesimin sektörde daha etkin rol alması gerektiğini belirterek, yalnızca bireysel sorunlara odaklanmak yerine yapısal çözümler geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
'Çomak Reyting Sistemine Sokulmalı'Reyting sisteminin temizlenmesi gerektiğine işaret eden Kaçan, TRT dizilerinin güçlü yapımlar olduğuna dikkat çekerken, reyting kuruluşlarının yalnızca belirli yapımlara tolerans göstererek manipülasyon yaptığını ifade etti.
'Bu network her alanda at koşturuyor'Kaçan, açıklamalarını şu sözlerle noktaladı:
“Bu manzaraya baktığımda şunu görüyorum: Kültürel iktidar muhafazakârların elinde değil ve bu durum sorgulanmadan devam ediyor. Bir oyuncu menajerine takılıp kalmamak gerekir. Çomak reyting kuruluşlarına sokulursa, o zaman gerçek sorunların çözümüne başlayabiliriz.”