OAC Cumhurbaşkanı Faustin-Archange Touadera ve Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un Ekim 2017'de Soçi'de imzaladığı hükümetler arası anlaşmanın ardından iki ülke arasındaki askeri ilişkilerde önemli adımlar atıldı. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) Rusya'nın devreye girmesiyle OAC'ye uyguladığı silah ambargosunu 2017'de kısmen kaldırması üzerine Rusya, OAC hükümetine önemli ölçüde silah yardımı yaptı.
Yerel ve uluslararası basında çıkan haberlere göre, OAC'ye 5 subay ve 170 sivil eğitmen gönderen Rusya, aynı zamanda hibe ettiği 20 uçaksavar, 270 fırlatma roketi (RPG), 5 bin 200 saldırı tüfeği (AKM), 140 keskin nişancı tüfeği, 840 Kalaşnikof ile 900 Makarov tabancadan oluşan askeri ekipmanla bin 300 OAC askerini donattı. Aynı dönemde Rus paralı savaşçılardan oluşan özel güvenlik şirketi CH VK Wagner bölgede görüldü.
OAC Savunma Bakanı Marie-Noelle Koyara'nın ağustosta Rusya'ya yaptığı ziyarette mevkidaşı Sergey Şoygu ile savunma alanında imzaladığı anlaşmalar çerçevesinde Rusya, OAC askerlerine kendi topraklarında da eğitim verecek.
Batı basınında Rusya'nın kısa sürede OAC ordusuna 85 askeri eğitmen daha göndereceği ve ek silah yardımında bulunacağı öne sürülüyor.
Ruslara askeri kamp tahsis edildi Cumhurbaşkanı Touadera, kısa süre önce Lobaye'da 40 hektarlık arazide kurulu Berengo Sarayı'nı askeri kamp olarak kullanılmak üzere Ruslara tahsis etti. Geçen hafta söz konusu kampta yeni mezun edilen 144 askerle Rusya'nın ülkede eğittiği asker sayısı bin 44'e ulaştı.
Cumhurbaşkanı Touadera'nın yakın korumalarının da Ruslardan oluşması dikkati çekiyor.
Maden alanında Rus yatırımları OAC ile askeri ve diplomatik ilişkilerini geliştiren Rusya, ekonomik alanda da etkisini sürdürmek istiyor.
Rus şirketleri, iki ülke arasındaki askeri ve diplomatik hamlelerin hemen ardından ülkede maden alanında yatırım yapmaya başladı.
Rus Lobaye Invest şirketi, Yawa bölgesinde maden çıkarma ve Pama bölgesinde de maden arama ruhsatı aldı. Fransa ve OAC basınındaki haberlere göre, bu şirketin güvenliği Rus özel güvenlik şirketi Sewa Security Services tarafından sağlanıyor.
Ülkede finans başta olmak üzere farklı alanlarda faaliyet gösteren 3 Rus şirketi kurulduğu belirtiliyor. Fransız basını, Rusya'nın ülkede tarım, hayvancılık ve ahşap sektöründe yatırım yapmak için girişimlere başladığını yazdı.
Rusya'dan OAC'ye insani yardım Rusya, askeri yardımlarının yanı sıra OAC halkı nezdinde kendini kabul ettirmek için de ülkeye insani yardım yapmaya başladı. Rusya, mayısta OAC'nin Birao, Ndele ve Bria bölgelerinde hastaneler kurmak üzere Sudan üzerinden bölgeye çok sayıda tır sevk etti.
OAC krizinde Rus ara buluculuğu Afrika Birliğinin OAC krizinin çözümü için başlattığı müzakerelerin sonuçsuz kalması, Rusya'nın ülkedeki varlığına zemin hazırladı. OAC'deki büyük silahlı gruplar, Rusya'nın ara buluculuğuyla ağustos ayında Sudan'ın başkenti Hartum'da bir araya gelerek anlaşma imzaladı.
Aynı tarihlerde silahlı grupların Afrika Birliği önderliğinde OAC'nin Bouar kentinde de görüşmeler yapması, Rusya’nın birlikten bağımsız olarak müzakere süreci başlattığı yorumlarına yol açtı.
Rusya'nın OAC krizine müdahil olması, Afrika Birliğinin yavaş ilerleyen müzakere sürecini hızlandırdı.
Batılı ülkeler Rusya'yı dikkatle izliyor Rusya'nın OAC'deki askeri varlığı, Batı ülkeleri tarafından dikkatle izleniyor. Temmuz ayında OAC'de 3 Rus gazetecinin öldürülmesinin ardından yabancı basın, Rusya'nın bu ülkedeki varlığını sorgulamaya başladı.
Bazı basın kuruluşlarında ülkedeki silahlı gruplar arasında yaşanan çatışmalarda Rusların de yer aldığına dair haberlerin çıkması üzerine Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, OAC'deki Rus asker ve uzmanların çatışmaya girmediklerini sadece OAC askerlerini eğitmek için ülkede bulunduklarını açıkladı.
Fransa'nın eski sömürgesi OAC'deki Rus varlığından rahatsız olduğu da basındaki haberlerde ve konuyla ilgili analizlerde dikkati çekiyor.
OAC, 2012'de Seleka silahlı grubunun yönetime karşı ayaklanması üzerine patlak veren siyasi ve güvenlik kriziyle mücadele ediyor. Anti-balaka silahlı grubuyla Seleka arasında çıkan çatışmalarda bugüne kadar binlerce kişi yaşamını yitirdi.
Yaklaşık yüzde 80'i hala silahlı gruplar tarafından kontrol edilen ülkede 2016'da yapılan cumhurbaşkanı seçiminin ardından siyasi krizi kısmen sona erse de şiddet olayları yaşanmaya devam ediyor.