Şirketten yapılan açıklamada, ABD'nin kararının nükleer enerji sektörünü olumsuz etkileyeceği kaydedildi.
Rus nükleer enerji işletmelerinin en modern üretim ve teknoloji temeline sahip olduğuna işaret edilen açıklamada, şöyle denildi.
"İşletmelerin faaliyetleri de tüm nükleer yakıt döngüsü boyunca dengelidir. Rosatom tarafından benimsenen küresel teknolojik liderlik stratejisi, pragmatik ve dengeli bir yaklaşım çerçevesinde nükleer enerjiyi geliştirmek isteyen yabancı ülkelerle işbirliğinin güçlendirilmesinde önemli sonuçlar sağlamaktadır."
Açıklamada, "Rosatom olarak, Amerika Birleşik Devletleri'nde kabul edilen ve Rusya'dan zenginleştirilmiş uranyum ithalatını yasaklayan yasanın ayrımcı ve pazara aykırı olduğu kanaatini taşıyoruz. Açıktır ki bu tür siyasi kararlar, nükleer yakıt döngüsü mal ve hizmetlerinin küresel pazarının sürdürülebilir işleyişi açısından yıkıcıdır." ifadelerine yer verildi.
Şirketin Rus nükleer enerji endüstrisinin uranyum ürünlerine yönelik artan talebini karşılamaya öncelik verdiğine dikkat çekilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Tahminlere göre, Rusya Federasyonu'nun enerji dengesinde nükleer üretimin payının 2045'e kadar mevcut yüzde 20'den yüzde 25'e çıkması beklenmektedir. Dolayısıyla Rosatom bugün nükleer teknolojiler alanında dünya lideri konumunu sağlam bir şekilde korumaktadır ve uzun vadeli işbirliğine ilgi duyan yabancı ortaklarla ilişkilerini geliştirmeye devam edecektir."