Putin ile Orban, Kremlin Sarayı'nda yaptıkları yaklaşık 2,5 saat süren görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.
Rusya ve Macaristan'ın çok sayıda alanda işbirliğini sürdürdüğüne işaret eden Putin, "Özellikle de enerji alanında olmak üzere bu işbirliğinin ana hedefi sağlıklı pragmatizm ve karşılıklı çıkardır." dedi.
Orban'ın, kısa süre önce gerçekleştirdiği Kiev ziyareti hakkında kendisini bilgilendirdiğini anlatan Putin, "Ayrıca aralarında Rusya ile müzakere sürecinin başlaması için ateşkes sağlanması da dair bazı tekliflerini sundu. Rusya olarak siyasi-diplomatik çözüme her zaman açığız." diye konuştu.
Ukrayna'nın ise krizi bu şekilde çözmek için bir isteğe sahip olmadığını belirten Putin, "Batılı sponsorları Ukrayna'yı ve Ukrayna halkını Rusya'ya karşı bir koçbaşı ve kurban olarak kullanıyor. Başbakan Orban'ın söylediklerinden de yola çıkarak Ukrayna'nın zaferle sonuçlanacak bir savaş fikrinden vazgeçmeye hala hazır olmadığını görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Ukrayna'daki savaş durumuUkrayna yönetiminin, ülkedeki savaş durumunu uzatmak istediği için de ateşkes istemediğini savunan Putin, "Eğer savaş durumunu kaldırmak zorunda kalırlarsa zamanında yapılmayan başkanlık seçimlerini de düzenlemek zorunda kalırlar." dedi.
Putin, Ukrayna'da hükümetin halk desteğinin düştüğünü belirterek bu nedenle seçimleri kazanmaları ihtimalinin de "sıfıra yakın" olduğunu ifade etti.
Rusya'nın çatışmaları tümüyle ve nihai şekilde sonlandırmak istediğini anlatan Putin, bunun için de gerekli şartları bir süre önce Rusya Dışişleri Bakanlığı'nda gerçekleştirdiği konuşmada sunduğu söyledi.
Putin, söz konusu şartlar arasında Ukrayna askeri birliklerinin Donetsk ve Luhansk halk cumhuriyetleri, Herson ve Zaporijya bölgelerinden çıkarılmasının da yer aldığını kaydetti.
Macaristan'ın Avrupa Birliği (AB) Konseyi dönem başkanı olduğunu hatırlatan Putin, şöyle konuştu:
"Rusya ile AB arasındaki, şu anda en düşük seviyede bulunan ilişkileri de ele aldık. Avrupa'da gelecekteki olası bir güvenlik mimarisinin olası ilkeleri hakkında da istişarelerde bulunduk. Başbakan Orban genel olarak Batı'nın, Ukrayna konusu dahil tarafımızca bilinen bakış açısını sundu. Yine de Başbakan Orban'a Moskova'yı ziyaretinden dolayı müteşekkiriz. Bunu, diyaloğu yeniden kurma ve ona ek bir ivme kazandırma girişimi olarak görüyoruz."
8 "Avrupa, 2,5 yıldır savaşın gölgesinde yaşıyor"Macaristan Başbakanı Viktor Orban da bugün, Putin ile 11. kez görüştüğünü belirterek "Bu görüşmenin özelliği savaş döneminde gerçekleşmesi. Avrupa'nın barışa ihtiyacı var. Avrupa için barış çok önemli. Bu sebeple 6 aylık AB başkanlık döneminde, barışın için mücadele etmeyi hedefliyoruz." dedi.
AB'nin en fazla barış dönemlerinde geliştiğine dikkati çeken Orban, "Avrupa, 2,5 yıldır savaşın gölgesinde yaşıyor. Bu durum Avrupa için büyük sorunlar yaratıyor. Kendimiz güvende hissedemiyoruz. Yıkım ve acıların yaşandığını görüyoruz. Bu savaş ekonomik kalkınmayı ve rekabet etme kapasitemizi etkilemeye başladı." diye konuştu.
Ukrayna krizinin diplomasi ve iletişim kanalları olmadan çözülemeyeceğini anladıklarını dile getiren Orban, barışın kendi başına sağlanamayacağı ve bunun için çalışılması gerektiğini vurguladı.
Orban, Putin'le barışın sağlanması yollarını ele aldıklarını aktararak şunları kaydetti:
"Savaşın sonlandırılması için en kısa yolu öğrenmek istedim. Putin'in 3 konudaki görüşünü duymak istedim ve duydum. Putin'in mevcut barış inisiyatifleri, çatışmaların durdurulması, müzakerelerin başlatılması ve bunların sırası hakkında ne düşündüğünü, Avrupa'yı savaş sonrası ne şekilde gördüğünü öğrenmek istedim. Putin'e bu konuda açık ve dürüst konuşmasından dolayı teşekkür ediyorum."
Macaristan’ın hem Rusya hem Ukrayna ile görüşmeler yaptığını dile getiren Orban, "Son 2,5 yılda hem Rusya hem Ukrayna tarafıyla görüşmeler yürütebilecek ülke kalmadı." ifadesini kullandı.
Orban, Rusya'ya gelmeden önce Ukrayna'yı ziyaret ettiğine dikkati çekerek "İki tarafın birbirinden çok farklı olduğunu anladım. Savaşın sonlandırılması aşamasına gelinmesi için birçok adımın atılması gerekiyor. Bu konuda çalışmaya devam edeceğiz." değerlendirmesinde bulundu.