Örgütün kanlı eylem planına göre; örgütün gençlik yapılanması YDG-H militanları, dağ kadrosundan gelen sayılı terörist tarafından bombalı barikat ve hendeklerde çatışmaya zorlanacak ve iki ateş arasında bırakılacak. Terör örgütü yaşanacak ölümleri "sivil ölüm" veya "çocuk ölümü" olarak göstererek propagandaya dönüştürecek. Öte yandan çatışmaya ve haraç vermeye zorlanan birçok aile yaşadıkları şehirlerden göç etmek zorunda kaldı. Göçten rahatsızlık duyan terör örgütü PKK ve gençlik yapılanması YDG-H, çatışma bölgesinden ayrılanların yeniden evlerine dönemeyeceklerini ilan etti.
İKİ ATEŞ ARASINDA
Terör örgütünün seçimlerin hemen öncesinde uygulamaya koyduğu kanlı eylem planına göre; YDG-H üyeleri sokaklarda açılan ve bomba ile tuzaklanan hendek ve barikatların önünde çatışmaya zorlanacak. Yaşanacak ölümler "sivil ölüm" olarak gösterilecek. Bu ölümler, seçimler öncesinde "katil devlet" propagandasına dönüştürecek. Özellikle sosyal medya üzerinden etkin şekilde yürütülmesi planlanan propaganda ile bölgede tansiyon yükseltilecek ve Türkiye uluslararası arenada zor durumda bırakılacak.
'EVİNİZE DÖNEMEZSİNİZ'
Emniyet'in raporlarına göre; Diyarbakır'ın Sur İlçesi, Silvan İlçesi ve Şemdinli'nin Cizre, Lice ilçelerinden binlerce aile çatışma ortamından kaçarak şehir merkezlerine göç etti. Lice'den göç edenleri sayısı 10 bini aştı, Sur mahallesinden is 2 ayda 6 bin kişi taşındı. Göç eden veya çocuklarını terörden uzaklaştırmak isteyen aileler örgütün hedef haline geldi. Göçten rahatsızlık duyan PKK ve YDG-H, çatışma bölgesinden ayrılanların yeniden evlerine dönemeyeceklerini ilan etti.
DAĞ KADROSUNUN BOŞLUĞUNU DOLDURDU
Kamuoyu PKK'nın gençlik yapılanması Yurtsever Devrimci Gençlik Hareketi YDG-H'den ilk olarak Cizre'deki 25 Haziran 2013 tarihli "diploma töreni" ile haberdar oldu. Siviller arasında, Öcalan resimli siyah tişörtleri, başlarına bağladıkları poşular ve sırt çantalarıyla alkışlar arasında yaptıkları tören, özellikle çözüm süreci karşıtı yayın organlarında geniş yer buldu.
SEMPATİ KAZANMAK İÇİN
İlk etapta son yıllarda kullanımı yaygınlaşan uyuşturucuya, kumar oynatan kahvehanelere ve fuhuşa karşı eylemler yapan PKK'nın gençlik yapılanması, bu yerlere baskınlar düzenleyip sosyal medyada yayınlayarak sempati kazanmayı ve halkın tepkisini azaltmayı amaçladı. Böylece 10 Temmuz 2013'ten sonra Yüksekova, Lice, Silvan gibi ilçelerle, Diyarbakır Mardin ve Van gibi büyükşehirlerin varoşlarında, her biri birer "PKK Şehidi" ismi taşıyan timlerle sahaya çıkmaya başladı.
6-7 EKİM OLAYLARI
Kobani olayları sırasında silahlı olarak ortaya çıkan PKK'nın gençlik yapılanması YDG-H 52 kişinin ölümüyle sonuçlanan kanlı bir eyleme imza attı. Onlarca iş yeri ateşe verilip sokaklarda "asayiş birimleri" adı altında yol kesmeye başlayan gruplar, haraç vermeyi reddeden birçok esnafın iş yerine molotoflu saldırılar düzenlemeye başladı.
ÇATIŞMALAR ÖRGÜTÜN GENÇLİK YAPILANMASIYLA
Terör örgütü PKK'nın özyönetim ilan ettiği il ve ilçelerde hendekler kazıp, siperler oluşturup bunları tuzaklayarak, sahayı gençlik yapılanması YDG-H'lilere bırakıp, çatışma ortamı hazırladı. PKK'nın sözde askeri kanadı HPG, bir kısmı Suriye'ye gidip PKK'nın Suriye kolu YPG'den eğitim almış ve tekrar Türkiye'ye dönmüş YDG-H'lilere alan hazırlayıp çekildi. "Öz savunma" gücü olarak hendekler kazıp, hendeklere ve yollara ev tipi tüplerden patlayıcılar yerleştirip, uzun namlulu silahlar ve roketlerle güvenlik güçlerine yönelik saldırılar gerçekleştirildi. Bazı bölgelerde güvenlik güçleri ile çatışmalar 15-25 yaş aralığındaki YDG-H üyeleri arasında oldu. Bu çatışmalarda öldürülen YDG-H üyeleri de PKK ve medyası tarafından 'Siviller katlediliyor' şeklinde servis edildi. Sokağa çıkma yasağı ilan edilen birçok bölgede terör eylemlerine imza atan YDG-H, sözde "Devrimci Halk Savaşı"nın baş aktörü konumunda.