Teknolojinin gelişmesiyle birlikte hızla önem kazanan yapay zekanın orduda da kullanılmaya başlanması, ülkeleri yapay zeka içerikli silahlar üretme konusunda adeta bir yarış içine soktu.
Pentagon Araştırma ve Mühendislik Müsteşarı Dr. Michael Griffin, 9 Nisan'da Washington'da düzenlenen 'Gelecek Savaşları' konferansında yaptığı açıklamada "Süregelen bir yapay zeka silahlanma yarışı olabilir. Ancak biz henüz buna dahil değiliz. Düşmanlarımız makine öğreniminin faydasını çok iyi anlıyorlar. Bence bizim için de zamanı geldi" şeklinde konuştu. Griffin'in açıklamaları bu yılın başlarında yayınlanan yeni Ulusal Savunma Stratejisi'ndeki noktaları hatırlattı. Strateji Rusya ve Çin üzerinde askeri avantaj sağlamaya öncelik veriyor ve Pentagon'a yapay zeka gibi teknolojilere yapılan yatırımı artırma çağrısında bulunuyordu.
''Ülke dezavantajlı durumda''
Ulusal Savunma Stratejisi ayrıca Pentagon'a Savunma Bakanlığı içindeki işletme ve tedarik pratiklerinde reform yapılması çağrısında bulunmuştu. Griffin de Washington'daki konferansta işletme ve tedarik sitemi için 'miadını doldurmuş' değerlendirmesi yaptı ve şu ifadeleri kullandı: "Mevcut tedarik sistemi tasarlandığında ABD'nin teknolojik üstünlüğü tartışmasızdı. Bu durum, Pentagon'a düşmanlarından ciddi bir meydan okuma riski olmaksızın fazlasıyla uzun bir tedarik sürecine angaje olmasına imkan verdi. Bununla beraber bu savunma tedarik pratikleri şimdilerde ülkeyi dezavantajlı bir duruma soktu. Verilen bir karar 'en iyisini yapmak' yerine 'herkese karşı nasıl adil olabilirim'in etrafında şekilleniyorsa hep geride kalırız. Bu süreci de devam ettirebiliriz, üstünlük de kurabiliriz. Ancak ikisini birden yapamayız." Bu endişeleri ateşleyen şey ise böylesi bürokratik süreçlerle sınırlandırılmamış olan Çin hükümetinin son dönemde yapay zekayı geliştirmeye odaklanması oldu. Çin Danıştayı yakın zamanda, ülkeyi 2030'a kadar 'dünyanın başlıca yapay zeka inovasyon merkezi' yapma amacı taşıyan, iyi oranda finanse edilmiş bir ulusal strateji yayınlamıştı.