Hindistan'a Müslümanların mülkleri yıkıldı!

Pakistan Dışişleri Bakanlığı, Hindistan'da Ramazan'da Müslümanlara karşı saldırıların arttığını belirtti ve Yeni Delhi'de Müslümanlara ait mülklerin yıkılması nedeniyle derin endişe duyulduğunu bildirdi.

Pakistan Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Ramazan ayı boyunca radikal Hindu çeteler tarafından Müslümanlara karşı toplumsal şiddetin görünür şekilde arttığı ifade edildi.

Açıklamada, Yeni Delhi'de Müslümanlara ait mülklerin yıkılmasından derin endişe duyulduğu, güvenlik güçlerinin Müslümanlara yönelik şiddetin engellenmesi için önlem almak yerine onları gözaltına almasının tuhaf olduğu belirtildi.

Uluslararası toplumdan Hindistan'da İslamofobinin endişe verici gidişatını dikkate almaları istenen açıklamada, uluslararası topluma, Hindistan'daki Müslümanların güvenliğinin sağlanması için üzerine düşen rolü oynaması çağrısı yapıldı.

Açıklamada, Yeni Delhi'ye, Müslümanlara onurlu şekilde davranması, şiddet olaylarıyla ilgili şeffaf bir soruşturma yürütmesi ve gelecekte benzer hadiselerin yaşanmaması için gerekli önlemleri alması çağrısında bulunuldu.

Mahkeme kararına rağmen yıkım sürmüştü

Hindistan'da Yüksek Mahkeme, 20 Nisan'da başkent Yeni Delhi'deki Hanuman Jayanti Festivali sırasında Hindu gruplarla Müslümanlar arasında çıkan gerilimin ardından Müslümanlara ait olan mülklerin buldozerlerle yıkılmasının durdurulmasına karar vermişti.

Mahkemenin kararına rağmen Hindistan parlamentosuna 25 kilometre uzaklıkta Müslümanlara ait mülklerin yıkımı bir saat daha devam etmişti.

Madya Pradeş eyaleti Başbakanı Shivraj Singh Chauhan, Hindu gruplarla Müslümanlar arasında çıkan çatışmaların ardından isyancıların kimliğinin belirlenemediğini bildirirken, Madya Pradeş İçişleri Bakanı, şiddetten Müslümanları sorumlu tutmuştu. Yetkililer, bu eyalette şiddete teşvik etmekle suçlanan Müslümanlara ait yaklaşık 50 mülkü buldozerle yıkmıştı.

Uluslararası Af Örgütünden yapılan açıklamada, yıkımların azınlıklar için "toplu ceza anlamına geldiği" ifade edilerek, "kapsamlı, tarafsız ve şeffaf bir soruşturma" çağrısında bulunulmuştu.