Anadolu Yayıncılar Derneği tarafından düzenlenen ve İletişim Başkanlığı tarafından desteklenen program kapsamında, 6 Şubat tarihinde asrın felaketi sonrasında deprem bölgesinde ulusal medya yerel medya buluşması gerçekleşti.
Ulusal ve yerel basın mensupları deprem bölgesinde incelemelerde bulundu.
Heyetle İncemelerde bulunan AK Parti Yerel Yönetimler Başkanı - Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki konteyner kentte vatandaşlara hitap etti.
Özhaseki konuşmasında, depremin ilk anından itibaren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuya müdahil olduğunu söyledi.
Büyük bir felaket yaşandığına işaret eden Özhaseki, "Böyle bir afeti Anadolu topraklarında millet olarak biz yaşamadık. İlk andan itibaren Sayın Cumhurbaşkanımız müdahildi. Çünkü yaptığımız toplantıda herkes saat dört buçuktan itibaren kendisi de erkenden Süleyman Bey'in haber vermesiyle birlikte işin başındaydı. Tek tek telefonla arayarak herkese talimatlar vererek bu bölgelerdeki yardım işlerini, AFAD ekiplerini, arama kurtarma ekiplerini koordine etmeye çalıştı." diye konuştu.
Bin üç yüz doksan belediyeden sekiz yüz yedisinin AK Parti'li olduğunu belirten Özhaseki, " İrili ufaklı belediyemiz var. Önce can havliyle en yakın yerlere doğru gittiler. Yani Akdeniz havzasında bulunanlar İskenderun'a doğru, Hatay'a doğru gittiler. Elazığ en yakın yeri olan Malatya'ya yardıma koştu. Kayseri Kahramanmaraş'a koştu, Göksun'a, Elbistan'a, Maraş merkeze gitti. Herkes gücü nereye yetiyorsa, nereyi biliyorsa veya görevli mahalleler ilk etapta bize yardım edin diye kendi belediyelerini çağırdıklarında nerelere ihtiyaç varsa oraya koştular. Doğru bir şeydi. Çünkü kimi yerde battaniye lazım, kimi yerde gıda lazım, kimi yerde çok arama kurtarma ekibi lazımdı. Herkes bir işin ucundan tuttu. Ama bizler daha sonra belediyelerimizi örgütledik. Şu anda Hatay'da tam doksan belediyemiz var. Dört büyükşehir belediyemiz var. Sekiz tane il belediyemiz var. Seksen tane ilçe belediyemiz var. Doksan iki belediyemiz Hatay'da görevlidir." ifadelerini kullandı.
Özhaseki, şöyle devam etti:
"Kocaeli Defne'de özellikle görevli. Denizli Belediyemiz İskenderun'da görevli. Konya ve Bursa Büyükşehir Belediyelerimizde Antakya merkezde görev yapıyorlar. Kırıkhan'da arkadaşlarımız var. İskenderun'da arkadaşlarımız var. Burada bir şeyi parantez içinde söylemek istiyorum. Bize oy versin vermesin, AK Parti'nin oyu çok olsun, az olsun. Hiç önemsemeden her yerde hizmet veriyoruz. Bakın Defne'de bir tek meclis üyemiz bile yok bizim, tamamı CHP. Ama Kocaeli Belediyemiz ekibiyle birlikte orada hizmet etti. Zaten bugünlerde ayrım yapmak en büyük terbiyesizlik olurdu. Haksızlık olurdu, insafsızlık olurdu. İnsanlığa da sığmaz bu iş. O yüzden biz Samandağı'nda da Defne'de de öbür yerlerde de hizmet vermeye devam ediyoruz. Gelelim Gaziantep'e. İki tane ilçemizde sıkıntı var. O ikinci ilçemiz de Gaziantep Büyükşehir Belediyesine 'siz başınızın çaresine bakın, biz başka yerlere gideceğiz' dedim. Onlara fazla yardımcı belediye vermedik. Orada Fatma Hanım işe hakim maşallah. İslahiye'de de Nurdağı'nda da gayret ediyoruz. Beri tarafa geldiğimizde Kahramanmaraş. Sadece merkezinde değil ilçelerinde de hasar var. Buralarda da yetmiş belediyemiz var. Trabzon Büyükşehir Belediyemiz, Kayseri Büyükşehir Belediyemiz, aynı zamanda Ordu Belediyemiz ve ayrıca da yedi belediyemiz de burada görevliler. Altmışa yakın da ilçe belediyemiz var. Burada mesela Trabzon merkez ilçe belediye başkanımız var sağ olsun. Diğer arkadaşlarımız da hep buradalar. Buralarda da kendi aralarında bir iş birliği yapıyorlar. Ne eksikse onu gidermeye çalışıyorlar. Adıyaman'da dün koordinasyon toplantımız vardı. Kırk belediyemiz var. Adıyaman'daki işleri de Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanımız organize ediyor. Malatya'da şimdi yaptık. Oradan geliyoruz zaten. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanımız da bizimle buradaydı. Ve diğer belediyelerimiz orada hizmete devam ediyorlar. Neler yapıyorlar? Çadırlar kuruyorlar, aş evleri açıyorlar. Gıda getirmişler, battaniye getirmişler, onları dağıtıyorlar. Temizlik hizmetlerine bakıyorlar. Su işlerinde arıza var. Bizim büyükşehirlerimiz devreye giriyor. Su işlerini gideriyor. Çünkü bu saydığım bölgeler en ağır depreme maruz olmuş hasarlı yerler."
Bu belediyelerin ekiplerinin de depremzede olduğuna vurgu yapan Özhaseki, şunları kaydetti:
"Kimi belediyemizde dört yüz tane kayıp var. Can gitmiş dört yüz kişi. Yani belediye başkanından bir şey ümit ediyoruz ama belediye başkanının ekipleri zaten bir kısmı can vermişler. Bir kısmı çocukları kurtarmaya uğraşıyor. Bir kısmı annesinin babasını depremden çıkarmaya çalışıyor. Biz kendi bu bölgedeki belediye başkanlarımızdan fazla bir şey istersek haksızlık etmiş oluruz. O yüzden getirdiğimiz arkadaşlar belediye başkanlarımıza yardımcılar. O ne diyorsa onu yapıyorlar. Su arıza, kanal, çadır kurma, çadır ilaçlama, temizlik hizmetleri, bunların hepsini bizim bu bölgelerde görevli yaptığımız arkadaşlarımız yapıyorlar. Diyeceksiniz ki ne kadar devam edecek? Sayın Cumhurbaşkanımızla biz görüştük. Arkadaşlarımızla da gittiğimiz her yerden talimat verdik. Bu hizmetler bitene kadar evler yapılıp insanlar içine geçene kadar. Vatandaş Allah sizden razı olsun. İşiniz rast gelsin diyene kadar. Mesela biraz önce Tekirdağ Kapaklı Belediye Başkanımız gelmiştir. Bin iki yüz kilometreden geldiler Malatya'ya. Hizmet ediyorlar. Maraş'a bin kilometre mesafeden geliyorlar. Ekipleriyle iş makinalarıyla yanlarındaki o personellerle birlikte çalışmaya devam ediyorlar. Dediğim gibi bu sadece bir ay, iki ay, üç ay değil, buradaki bütün hasar kalkıp, enkaz kalkıp üstüne üstelik işler iyice rayına girinceye kadar belediye kendine gelinceye kadar, vatandaş da dönüp 'Kardeşim sizden Allah razı olsun. Bak beş yüz kilometre öteden geldiniz. Evinizde çocuğunuzun yanında değilsiniz. Buradasınız. Sağ olun' deyinceye kadar. İnşallah hizmete devam edecektir. Hiçbir hizmet aksamayacak."
Özhaseki, dünyanın hiçbir yerinde bu kadar büyük bir afetin altından kalkabilecek başka bir milletin olmadığını dile getirdi.
"Büyük bir milletin parçasıyız" diyen Özhaseki, "Bununla da iftihar ediyoruz. Önümüzde Ramazan var. Şimdi bu ramazanda da iftar çadırları kuracağız. Vatandaşların çadır kentlerinde, köylerde, beldelerde her yerde iftar yemeklerini bizim arkadaşlarımız hazırlayacak. Yanlarına giderken sahurluklarını da verecekler. Ayrıca orada ramazan etkinliklerinin tamamını arkadaşlarımız yine görmeye, gözetmeye, yapmaya, bu hizmetleri vermeye de devam edecekler. Burada gördüklerimizi özetlemek istedim. Hakkınızı helal edin." ifadelerini kullandı.