Almanya'da Berlin-Brandenburg Eyalet İş Mahkemesinin, Berlin'de bir ilkokulda öğretmen olarak çalışmasına izin verilmeyen başörtülü kadına tazminat ödenmesini hükmetmesi Müslüman derneklerce memnuniyetle karşılandı.
Almanya İslam Konseyi (IR) Başkanı Burhan Kesici, yaptığı yazılı açıklamada, Eyalet İş Mahkemenin verdiği kararın Berlin'deki "Tarafsızlık Yasası"nın anayasa ile uyumlu olmadığını gösterdiğini belirtti.
Yeni karardan memnuniyet duyduklarını ifade eden Kesici, "Başörtülü öğretmenlere uygulanan ayrımcılık ortadan kalkıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Berlin İslam Federasyonu (IF) Genel Sekreteri Mustafa Özdemir de Eyalet İş Mahkemenin verdiği kararın memnuniyet verici olduklarını belirterek, özellikle kararda "Tarafsızlık Yasası"nın Anayasa Mahkemesinin kararıyla uyuşup uyuşmadığından kuşku duyulduğunun ifade edilmesinin sevindirici olduğuna dikkati çekti.
"Berlinli Müslümanlar şimdi Tarafsızlık Yasası'nın kaldırılması yönünde adımlar atılmasını bekliyor." ifadesini kullanan Özdemir, Berlin İslam Federasyonunun, sadece Müslüman kadınları dışlayan söz konusu yasanın yürürlükten kaldırılması için çaba sarf ettiğini vurguladı.
Berlin-Brandenburg Türkiye Toplumu (TBB) derneğinden yapılan açıklamada da Eyalet İş Mahkemesinin kararıyla eyalet hükümetinin "Tarafsızlık Yasası"nı gündeme alması gerektiğini belirterek, "Söz konusu yasa Müslüman kadınları dışlıyor. İş verenlere de ayrımcılık yapmasına cesaret veriyor. Bundan dolayı karardan memnuniyet duyuyoruz." değerlendirmesine yer verildi.
Berlin-Brandenburg Eyalet İş Mahkemesi dün bir ilkokulda öğretmen olarak çalışmasına izin verilmeyen başörtülü kadına tazminat ödenmesine hükmetmişti.
Berlin eyaletinde, okullarda, polis teşkilatında ve adli mercilerde dini sembol ve kıyafetler giyilmesini yasaklayan "Tarafsızlık Yasası"ndan dolayı başörtüsü takan öğretmenlerin okullarda ders vermesine izin verilmiyor.
Ancak Anayasa Mahkemesi, 2015 yılında iki kadın öğretmenin derslerinde başörtülü olabileceğine onay vermiş ve "soyut bir tehlikeden" dolayı din özgürlüğünün kısıtlanamayacağına ancak okul huzurunun bozulmasında "yeterli somut tehlike" görülmesi durumunda başörtüsü yasağı getirilebileceğine karar vermişti.