Bursa’da lise öğrencilerine yönelik düzenlenen Teknoloji Kampı’na giderken geçirdikleri kazada vefat eden Yusuf Taha Göktaş, Tarık Kesekçi, Kağan Talip Tığlı ve Murat Can Kaya unutulmuyor. Kısa ömürlerine pek çok güzel çalışma sığdıran gençlerden Genç İHH İstanbul Lise Komisyonu Başkanı Murat Can Kaya’yı babası, dayısı ve arkadaşı İHH İnsani Yardım Vakfı’nın Youtube kanalında anlattı.
“Çok iyi ve saygılı bir evlattı”
Babası Mehmet Akif Kaya, Murat Can’ın çok iyi ve saygılı bir evlat olduğunu belirtti. Kaya, oğlunun insani yardım çalışmalarında aktif rol üstlendiğini ifade ederek, “Yapmak istediklerimi baktım ki oğlum yapmaya başladı. Bu beni çok sevindiriyordu. Evet, ben artık Murat Can'ı örnek almaya başlamıştım. Benden hiçbir zaman özel bir isteği olmadı. Hayata çabuk atılan, çalışan, kendi harçlığını çıkarmak için pandemi döneminde dayısının yanında iki ay boyunca motorla su dağıtan bir çocuktu” dedi.
“Ölümleri nasihat oldu”
Oğlunun yaptığı çalışmaların ve gayretlerinin kendisini çok mutlu ettiğini anlatan Kaya, konuşmasına şöyle devam etti: “Onların bir aşkları, bir dertleri, bir davaları vardı. Bu çok önemli bir şey. Gençsin ve gençlerle ilgileniyorsun. Aslında gençler, gençlerin ne istediğini daha iyi biliyor. Murat Can bir de gençlik zamanlarında şehit olan İslam önderlerini çok okurdu. O içindeki heyecan ve hasret, galiba diyorum, ondandır. Furkan Doğan'ı, Bahattin Yıldız’ı, Metin Yüksel'i çok okuyordu. Sosyal medya hesaplarının, kitaplarının başına "Bir sabah gelecek, kardan aydınlık" sözünü hep yazardı. Ölümleri bile galiba gençlere nasihat oldu diye düşünüyorum.”
“Hayatta nasipliydi, giderken de nasipli oldu”
Dayısı Ömer Topuz, Murat Can Kaya’nın vefatının ardından dünyanın farklı yerlerinde bulunan insanlardan dua aldığını belirterek, “Gerçekten çok koşturuyordu. Hep en önde gitmeyi severdi. Cenazelerimiz olur, düğünlerimiz olur. İnsanların yardım edeni olmaz ama Murat Can hemen yardıma gider. Orada çay verir, yemek dağıtırdı. Hep böyleydi. Pakistan’da, Suriye’de katıldığı yardım çalışmalarındaki videoları bir iftihar vesilesi. Hayatta da nasipliydi, giderken de nasipli oldu. Cenazesine bakınca gerçekten az insana nasip olabilecek bir cenaze. Allah yolunda koşunca karşılığı buymuş”