'Oğlum bu yıl bize parayla satın alınamayacak bir şey verdi'

15 Temmuz şehidi babası Ecebalın, 'Her Babalar Gününde bana bir hediye alırdı. Son Babalar Gününde bir kazak almıştı. Oğlum bu yıl da bize parayla satın alınamayacak bir şey verdi. Şerefi, onuru, gururu hediye etti bize.' dedi.

15 Temmuz şehidi Tolga Ecebalın'ın babası Tarkan Ecebalın, "Her Babalar Gününde bana bir hediye alırdı. Son Babalar Gününde bir kazak almıştı. Oğlum bu yıl da bize parayla satın alınamayacak bir şey verdi. Şerefi, onuru, gururu hediye etti bize." dedi.

15 Temmuz'da Saraçhane'deki İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde şehit olan Tolga Ecebalın'ın babası Tarkan Ecebalın, o gece yaşananları, oğlu için oluşturdukları müzeyi, oğluna duyduğu özlemini, AA muhabirine anlattı.

Şehit babası Ecebalın, Tolga'sız ilk Babalar Gününü yaşasalar da oğullarının onlara şehitlik şerefi ve onurunu hediye ettiğini vurguladı.

15 Temmuz gecesi yaşananları anlatan Ecebalın, şunları kaydetti:

"O gece ben evde otururken Tolga iş dönüşü beni aradı ve 'Baba, Vatan Caddesi'nde tanklar, askerler var. Bir şeyler oluyor, servisi geçirmiyorlar. Yanımda aynı iş yerinde çalıştığım tesettürlü bir kız var; çok korkuyor. Onu Çarşamba'daki evine bırakmak için söz verdim. Baba dua et, askerler sanki ateş edecek gibi bize.' dedi. Ben dikkatli olmasını söyledim. Arkasından damadım Can aradı; 'Baba darbe oluyor, televizyonu aç. Ben Vatan Caddesi'ndeyim' dedi. Ona, 'Tolga ağabeyin de orada, onu arabana al.' dedim. Onlar buluşup ara sokaklardan geçerek, kızı da evine bıraktıktan sonra eve geldiler. Bir süre sonra kapıya yöneldiğini görüp 'Nereye' diye sorduğumda, 'Dışarı çıkıyorum, buralarda olurum' dedi. Sonra büyüklerimizin yaptığı çağrı ile ben de sokağa çıktım. Meğer Tolga, Eyüp Sultan Hazretlerine gitmiş, korumak için. Biz de Saraçhane'ye gittik. Bir süre sonra Tolga arayıp, 'Hemen geliyorum' dedi. 'Sakın gelme' dedim baba yüreğiyle korumak için ama telefonu kapatmıştı. Birkaç kez aradım ama telefonlara cevap vermedi. Geldiğinde buluştuk ve neden geldiğini sordum. Bana, 'Bu iş başka bir iş. Eğer büyükler bize çıkın dediyse, Allah bize şehitliği bile nasip eder baba.' demişti ve benim için söz bitmişti. O saatlerde henüz polisler gelememişti, sadece halk çatışıyordu darbecilerle. Çatışmadan kastım bizim elimizde bir Türk bayrağı vardı, o hainlerde silah vardı. Biz tekbirlerle yürüyorduk, onlar mermi atıp bizi durdurmaya çalışıyordu. Emniyet güçlerinin gelmesiyle bir polis arkadaşımızın vurulması bir oldu. Biz Tolga ile o polisi ambulansa götürdük. Kardeşim gibi gördüğüm bir arkadaşım en öndeydi, Tolga'yı orada durdurup arkadaşımı almaya gittim. Geri döndüğümde oğlum yerdeydi. Hastaneye götürdük ama şehit oldu. Feda olsun bayrağa, vatana."

"Bu yıl da bize parayla satın alınamayacak bir şey verdi"

Tolga Ecebalın'ın şehadetinin üzerinden yaklaşık bir yıl geçse de anılarının hala çok taze olduğunu ifade eden baba Ecebalın, bir yılın kendileri için gururla ve şerefle geçtiğini söyledi.

Her an Tolga ile beraber olduklarını belirten Ecebalın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tolgasız bir günüm geçmiyor ki bir yılım geçsin. Her gün, her dakika Tolga'ylayız. Bize şeref, gurur bıraktılar. Bu bir yıl bizim için şerefle, gururla geçti. Sadece biz değil tüm şehit aileleri için bu böyle. Biz onlarlayız, onlar da bizimle. Belki biz onları göremiyoruz ama onlar kendilerini bize hissettiriyorlar. Her Babalar Gününde bana bir hediye alırdı. Son Babalar Gününde bir kazak almıştı. Oğlum bu yıl da bize parayla satın alınamayacak bir şey verdi. Şerefi, onuru, gururu hediye etti bize."