Ezgi ÇelikAnkara
NATO'nun Norveç'te düzenlediği "Trident Javelinu20132017" tatbikatında Atatürk'e düşman liderler arasında yer verilmesinin ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın sahte bir hesap kullanılarak "düşman ile işbirliği içerisinde" gösterilmesinin yankıları sürüyor. Türkiye'nin terör örgütlerine karşı verdiği mücadele birçok ülkeyi rahatsız ediyor.
"İtibarsızlaştırma hareketidir"
Uludağ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tayyar Arı, NATO'nun Norveç'te düzenlediği tatbikatta yaşananları Türkiye'yi itibarsızlaştırma hareketi olduğunu söyledi. Bir takım grupların NATO üzerinden Türkiye'ye mesaj vermeye çalıştığına dikkat çeken Arı, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "NATO içerisindeki belli gruplar Türkiye'ye yönelik düşmanlığını ortaya koymuştur. Bu operasyonun arkasında FETÖ ve bunları kullanan ABD, İsrail istihbaratı olduğunu düşünüyorum. Türkiye'ye düşmanlıklarını ülkemizin liderlerine yaptıkları terbiyesizlikle ortaya koydular. Bu tutumları tam bir akıl tutulması yaşadıklarını gösteriyor. Bu noktada Türkiye gerekli cevabı vermiştir. Bu ilişkide Türkiye'nin eli daha güçlüdür. Türkiye, bu konuda ne kadar ileriye giderse gitsin NATO bunu sineye çekmek zorundadır" dedi.
"Güvenlik garantisi değildir"
"NATO, ABD'nin bölgedeki operasyonları için kullandığı bir araçtır" diyen Arı, bu örgütün artık gereksiz olduğunu ve miadını doldurduğunu savundu. Arı, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "ABD, NATO'yu askeri ve siyasi etkisini devam ettiren bir araç olarak kullanıyor. Ben NATO'nun demoralize olduğunu ve dünyanın geldiği noktayı yansıtmadığını düşünüyorum. NATO'yu olası bir tehdit karşısında harekete geçecek caydırıcı etkisi olan bir yapı olarak değerlendirmemek lazım. NATO, Türkiye için asla bir güvenlik garantisi değildir. Türkiye için caydırıcı bir etkisi de yoktur. Bu örgüt Türkiye'yi içinde bulundurmaya mecburdur. Çünkü olası bir savaşta Türkiye'nin içinde olmadığı bir NATO'da Doğu Akdeniz, Doğu Avrupa, Güney Afrika, Balkanların güvenlik problemi gündeme gelecektir. Savunma açığı ortaya çıkacaktır. Boğazların kontrolü elinde olmayan NATO bir hiçtir. Ortadoğu'nun güvenliği bile değişecektir. Onun için Türkiye'siz bir NATO'nun yaşaması mümkün değildir. Sadece siyasi sıradan bir örgüt olmaya mahku00fbmdur" dedi.
"Mücadelemiz rahatsızlık veriyor"
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Hacısalihoğlu, Türkiye'nin özellikle son dönemde bütün terör örgütlerine karşı verdiği mücadelenin ve güçlü bir bölgesel aktör olmasının birçok kesimi rahatsız ettiğini dile getirdi. NATO üyesi ABD'nin PKK/PYD/YPG terör örgütleri ve FETÖ terör örgütüyle ilişkisine dikkat çeken Hacısalihoğlu, "NATO, teröre karşı haklı ve dirençli mücadelesinde Türkiye'yi yalnız bırakmıştır. Bu konuda ciddi bir güvenlik politikası geliştirmesini bırakın NATO üyesi bazı ülkelerin terör örgütleriyle olan sıkı ilişkilerine seyirci kalmıştır. Bunlarda en akla geleni PKK ile olan ilişkileridir. Nitekim Suriye'deki son durumda PKK/PYD/YPG terör yapısına başta NATO önderliği olarak kabul edeceğimiz ABD'nin yapısal ilişkisidir. 15 Temmuz sonrasında da açığa çıkan FETÖ ihanet şebekesine ev sahipliği yapmış olmalarıdır. NATO içindeki kaçak FETÖ'cü subayların adeta bir bilgi ağıyla onların refleksleriyle hareket eden davranış biçimleridir" dedi.
"Çıkarlarımız doğrultusunda hareket etmeliyiz"
Türkiye'nin NATO'daki konumunun diğer üyelerle eşit olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Hacısalihoğlu, Norveç'teki skandalın bireysel hatalarla yapıldığını açıklamanın da tatmin edici olmadığını ifade etti. Türkiye çıkarları neyi gerektiriyorsa kararlılıkla onu yapacağını söyleyen Hacısalihoğlu, "Türkiye merkez ülkedir. Türkiye'den önce NATO'nun kendisini gözden geçirmesi gerekir. Sonuna kadar haklı olan Türkiye'dir. Müttefikliğin hukukuna uyup uymayacaklarına karar vermeleri gerekir. Türkiye çıkarları doğrultusunda hareket edecektir. Buna göre hem batı hem doğu ile ilişkilerini Türkiye merkezli sürdürmeye devam edecektir" ifadelerini kullandı.