Müslümanlar dünyaya meydan okuyor!

Gazeteci Yazar Alper Tan, Batı'nın kirli oyunlarına karşı Müslümanların kritik önemdeki hamlelerini yazdı. İşte Tan'ın çok konuşulacak analizi...

İŞTE O YAZI: Bu analizde, NATO'nun Müslümanlara yönelik "terör oyunları"na karşı, Müslümanların yeni hamlelerini ele alacağız. NATO ve Varşova Paktı, kuruluşlarından itibaren hiçbir zaman birbirlerine karşı düzenli ordu savaşı yapmadılar. Tarihleri boyunca, istila etmek veya yönetimlerini ele geçirmek için hedef ülkelerdeki terör örgütlerini dirilterek veya terör örgütleri kurarak karşılıklı savaştılar... Yeraltı dünyasında savaştılar, halkları ve yönetimleri korkutarak, sindirerek yönettiler, yönlendirdiler. NATO ve Varşova Paktı arasındaki göstermelik rekabet, dünyayı iki kutuplu olarak yönetmek için bir oyun stratejisiydi; büyük ölçüde mizansendi. Türkiye'de, 1956'dan itibaren ortaya çıkan hareketlere bakılacak olursa, bu konu çok net anlaşılacaktır. Halkları, ideolojileri, mezhepleri, etnik grupları savaştırdılar; acımasızca kan döktüler, insanları katlettiler.. Sovyetler Birliği, son savaş alanı Afganistan'ı mahvederek kendini de sonlandırdı. Varşova Paktı çöktü, Sovyetler Birliği dağıldı.. Ama NATO devam etti, ediyor.. Sovyetler'in saldırdığı Afganistan'a bu defa Sovyetler'in sözde düşmanı NATO girdi.. Sovyetler gibi onlar da Afgan Müslümanları katlettiler, ülkeyi yerle bir ettiler. Bunlar ayrı iki "çatışan paktlar" gibi görünseler de temelde aynı sevda ve aynı dava ile hareket ediyorlardı. İşte bütün bu acılardan sonra İslam dünyası gerçekleri görmeye başladı.. Müslümanlar, yeniden güçlü yapılar kurmaya çalışıyor ve dünyada hak ettikleri yeri almak istiyor.. Müslümanlarda, bir uyanış bir başkaldırı başlamış durumda ve bu süreç, kurumsallaşarak adım adım ilerliyor. İİT'nin İstanbul'da yapılan 13. Zirvesi bunun göstergesi oldu.. İİT tarihinde ilk defa bu çapta yüksek düzeyli ve yoğun bir katılım oldu.. Bu da gösteriyor ki uyanış ve başkaldırı artık yönetimleri de harekete geçirmiştir.. Bu tarihi zirvede; ordu, istihbarat, İslam polisi, İslam İnterpolü, çatı Kızılay ve sosyal yapıların kurulması hayata geçirilmesi kararları alındı.. Bu yapılardan çoğu zaten kurulmuş durumdaydı.. İİT ZİRVE SONRASI YAPILACAK İŞLER Şimdi İslam ülkelerinin kurduğu yapıların ilk işi, Batı'nın daha doğrusu NATO'nun İslam coğrafyasında oluşturduğu, kurdurduğu, halkları birbirine düşürme, çatıştırma ve düşman etme maksatlı tüm terör örgütlerini temizlemek, yok etmek olacaktır. Bu terör örgütlerini coğrafyamızdan silmek için mücadele başlayacaktır. İslam coğrafyasında, Türkiye'de var olan NATO-Batı konseptli tüm örgütlerle büyük mücadele başlamış olup, bu mücadele hızla genişleyecek ve derinleşecektir. PKK, PYD, YPG, FETÖ, DHKP-C gibi örgütlerle mücadele devam ediyor. Terör örgütlerine karşı mücadele devam ederken içeriden gelen itirazlar ve bağırıp çağırmaların arkasında da yine Batı var. İslam dünyasının yeni oluşumlarına karşı çıkanlar, "yapamazlar, beceremezler" diyenlerin arkasında da Batı var. Bu coğrafyalarda artık Batılıların saltanatlarının biteceğini görmüş ve anlamış durumdalar. Ortadoğu'da, Afrika'da, Pakistan'da, Myanmar'da tüm İslam coğrafyasında kurulmuş olup halkları katleden, görünüşte Müslüman kimlikli ama gerçekte Batı orijinli tüm terör örgütlerine karşı tıpkı Türkiye'deki gibi büyük operasyonlar geliyor, gelecek.. İslam Ordusu'nun ilk hedefi ve ilk icraatları, bu örgütlere karşı olacak.. Irak'ta, Suriye'de bulunan tüm İslam düşmanı ve halk düşmanı örgütlerle savaşılacak.. Belki bu mücadele düzenli ordularla olmayabilir, belki Batılıların taktikleri veya yöntemleri ile yapılacak. Ama ciddi bir süreç geliyor.. Er-geç bu örgütler temizlenecek.. Büyük İslam birliği için atılan ve atılacak olan önemli adımları da hatırlayalım... * İslam Ordusu.. Yüzde yüz tam teşkilatlı, tam teçhizatlı, günün savaş şartlarına uygun olarak donatılacak. Terörizmle mücadele ayrı, düzenli ordularla mücadele farklı değerlendirilecek.. İslam Ordusu buna göre yapılandırılıyor. * İslam Ülkeleri İstihbarat Koordinasyonu.. İslam ülkeleri arasında istihbarat koordinasyonu, İslam Ordusu ile birlikte zaten kurulmuş ve adım adım icra edilmeye başlanmış durumda.. * İslam Polis Gücü.. oluşturuluyor. Ülkelerdeki iç asayişi bunlar sağlayacaklar.. İstenen bölge veya devletlerde asayişi sağlama amaçlı bu güçten istifade edilecek.. * İslam İnterpolü.. Dünyada var olan İnterpol teşkilatına paralel hareket edecek, gerektiğinde ortak çalışacak.. Üye ülkeler arasındaki sanık değişimi ve takibini esas alacak.. * İslam Kızılayı.. İslam ülkelerindeki tüm Kızılaylar tek çatı altına alınacak.. Gerektiğinde her ülke Kızılayı bağımsız da çalışabilecek.. Ancak, bir "çatı" "İslami Kızılay" teşkilatı oluşturularak, koordinasyon misyonu verilecek. * İslam Merkez Bankası.. Önümüzdeki üç yıl içinde üye ülkeler arasında "İslam Merkez Bankası" kurulacak. Ortak para birimine geçilecek, Dolar ve Euro'ya rakip gelecek. * İslami finans kuruluşları.. Devletlerin ihtiyaçları için çalışacak, faizsiz bir para fonu oluşturulacak.. İslam Merkez Bankası ve finans kuruluşlarının üç yıl içinde faaliyete geçirilmesi öngörülüyor. Ortak para biriminin de 5 yıl içinde dolaşıma girmesi hedefleniyor. * Sivil toplum yapıları teşvik edilecek.. Var olanlar desteklenecek, güçlendirilecek.. Bunların yanında daha birçok ekonomik ve sosyal proje yapılandırılıp inşallah hızla siyasi bir birliğe doğru taşınacak. Kervan yola çıktı.. Buna ister "İSLAM BİRLİĞİ" deyin isterseniz "HİLAFET" deyin.. Ne derseniz deyin; Müslümanlar, dünyaya artık bayrak açmış ve hızla özüne dönmeye başlamış durumda. Yolumuz açık olsun..