Mısırlı 41 muhalifin imzaladığı bildiride,"Mısır rejiminin işlediği suçlar arasında ülkenin seçilmiş yönetimine 2013'te askeri darbe yapmanın ardından uluslararası insan hakları örgütlerince belgelenen binlerce Mısırlının kurban gittiği toplu kıyımlar bulunuyor." ifadeleri yer aldı.
Kaşıkçı cinayeti örneğiyle Mısır'daki rejimin hatırlatıldığı bildiride, şunlar kaydedildi:
"Hiçbir suçlunun cezadan kaçmaması gerektiği, masum bir insanı öldürmeye yeltenen bir suçluyu adil kısasla cezalandırma konusunda herkesin istekli olduğunun bilinmesine rağmen bildiriye imza atanlar, Amerika'nın Kaşıkçı'nın katillerinden Suudi rejimindeki sorumlulara karşı hemen harekete geçmesinden şaşkına çevirmiştir. Oysa ki, Mısır'daki hakim diktatör rejimi, Kaşıkçı'nın öldürülmesini dehşet ve çirkinlikte aşan birçok suçu işlemiştir"
Mısır'daki askeri darbe sürecinde yaşandığı belirtilen adam öldürme, işkence, zorla kaçırma, adil yargılama şartlarının oluşmadığı mahkemelerde verilen idam cezalarının infazları gibi örneklerin aktarıldığı bildiride ABD yönetimine "Joe Biden başkanlığındaki demokratik ABD yönetiminin her şeyi doğru yerine yerleştirmeye, adalet ilkelerine ve Amerikan değerlerine bağlı kalmaya gücü var mı?" şeklinde soru yöneltildi.
Açıklamayı imzalayanlar arasında Ahmed Hasan eş-Şarkavi, Amr Abdulhadi, Vecdi el-Arabi, Muhtar el-Aşri, Sümeyye el-Cenayni, İsra el-Hakim ve İzzet Nimr de bulunuyor.