Genel Yayın Koordinatörümüz Serdar Arseven, Rusya destekli Katil Esad Rejimi’nin akıl almaz zulümleri yüzünden büyük bir insanlık dramının yaşandığı İdlib’e girdi. Erdoğan’ın Türk Askeri’ne Verdiği “Gördüğünüz yerde vurun!” emri mültecilere büyük moral oldu.
SERDAR ARSEVEN İDLİB’DEN BİLDİRİYOR
İdlib’deki Tel el Kerame ve Halep Lebbeh Kampları’nda, çok güç şartlar altında yaşamaya çalışan Suriyeliler, “Tek umudumuz Türkiye. Dünya, bizi katletmek için birleşmiş gibi. Sadece Türkiye bize sahip çıkıyor.” dediler.
MİLAT, büyük insanlık dramlarının yaşandığı İdlib’e girdi. Göç dalgasına, tedirginliğe, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Grup Toplantısı’nda verdiği kararlılık mesajlarının olumlu etkisine şahitlik etti. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile başta IHH ve Kızılay olmak üzere “gönüllü teşekküllerin” büyük destekleriyle hayata tutunmaya çalışan Suriyeli Mültecilerle görüştü.
ERDOĞAN’IN MESAJLARI GÜVEN VERDİ
Sınırımıza doğru göç dalgasının devam ettiği İdlib’deki kamplarda çok güç şartlar altında yaşam savaşı veren Suriyeliler, Türkiye’nin zulüm karşısındaki dik duruşunun kendilerine güven verdiğini belirttiler. Bölgede, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısında
Mehmetçik’e verdiği “Gördüğünüz yerde vurun!” emrinden sonra morallerinin yükseldiğini belirten mağdur Suriyeliler, kendi acıları kadar Türk askerlerinin şehit olmasına da üzüldüklerini ifade ettiler ve Anadolu’ya “başsağlığı” mesajları gönderdiler.
“BAŞKA YERDE DEĞİL, EVİMİZDE YAŞAMAK İSTİYORUZ!”
Zalim rejimin zulmünden dolayı çoluk çocuklarının canlarını kurtarmak için göç ettiklerini belirten kamplardaki mağdurlar, “Bütün arzumuz, ülkede huzurun sağlanması. Çoluk çocuk perişan durumdayız. Evlerimizi çok özledik. Hiçbir yere gitmek istemiyoruz, evlerimize dönmek istiyoruz, evlerimizde yaşamak istiyoruz. Perişan durumdayız, akıl sağlımız kötüye gidiyor. Her an rejim güçleri gelip hepimizi katledecekler diye korkuyoruz” diyerek “İnsanlığın Vicdanına” seslendiler.
RUSYA SÜRDÜREMEZ, ESED’İN ASKERLERİ FİRAR EDİYOR!
Öte yandan, İDLİP’de görüştüğümüz “güvenlik yetkilileri”, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Meclis Kürsüsü’nden verdiği kararlılık mesajının bölgedeki havayı “olumlu yönde” etkilediğini belirttiler.
Güvenlik birimleri bölgedeki son durum hakkında MİLAT’a şu değerlendirmelerde bulundular:
“Türkiye nin kararlı duruşu var. Suriyeli mağdur ve mazlumları büyük bir umut kaplamış durumda.
Sayın Cumhurbaşkanını açıklamasından sonra, İdlib’de moraller yükselmiş durumda. Rejim askerlerinin çok tedirgin olduklarına dair bilgiler geliyor. Esed’in ordusundan çok sayıda firar var. Ayrıca Ruslar da Esed için Türkiye ile çatışmayı göze almıyor. Bu da rejimin paniğini büsbütün arttırıyor. Amerika’nın Kamışlı tarafında Rejim’e ait askeri üsleri vurması da Rejim’de büyük bir tedirginlik oluşturdu. Çok kritik günler içindeyiz. İdlib düğümün merkezi oldu ve Türkiye bu merkezde ağırlığını gün geçtikçe daha fazla hissettiriyor. İdlib’te şimdinin temel meselesi çatışmaların durması. Bugüne kadarki diplomatik girişimler, maalesef sonuç vermedi ve bundan dolayı da Türkiye askeri gücünü gittikçe artan bir şekilde devreye aldı.”
“BU BASKI AVRUPA’YI DA ÇOK TEDİRGİN EDİYOR”
Meselenin, sadece Suriyelileri veya göçten en fazla etkilenen ülke olarak Türkiye’ye ilgilendirmediğinin altını çizen Güvenlik Yetkilileri değerlendirmelerini şöyle sürdürdüler:
“Mülteci akınları, mülteciler için kalıcı ve sağlıklı ortamlar oluşturulmasını mecburi kılıyor.
Dört milyon mültecinin huzuru sağlanmadan Suriye ile ilgili başka mevzuları görüşmek mümkün değil. Avrupa Birliği de bunun farkında. Bu mülteci sorununu kısa vadede sadece Türkiye’nin sorunu olmadığı, bütün Avrupa’nın sorunu olduğu Avrupa kamuoyu tarafından da biliniyor. Bundan kaçmaları mümkün değil.
Türkiye Suriye’deki terör örgütleri ile ençok mücadele eden ve en çok teröristi etkisiz hale getiren ülkedir.
Bu hususta da en çok bedel ödemiş ülkedir. Türkiye’nin bütün terör örgütleri ile mücadelesi de devam etmektedir.”
ARKASINDA RUSYA’NIN OLDUĞU ORTADA
Güvenlik Yetkilileri şöyle devam ettiler:
“Rusya ne yazık ki Soçi ve Astana’daki sözlerini yerine getirmemiştir. Terör örgütleri ile mücadelede Türkiye’ye destek olmamıştır. Zalim Esed’in çoluk çocuk demeden imza attığı katliamlara havadan destek vermiştir. Ve yine askerlerimizi şehit eden Esed, Rusya’nın haberi ve bilgisi olmadan böyle bir şeye kalkışamayacağı için, bu noktada Rusya’nın da sorumluluğu bulunmaktadır. 4 milyon mazlum ve mağdur Suriyeli Esed’in ve Rusya’nın umurunda değildir. Esed kendi vatandaşını zalimce öldüren bir canidir. Rusya’nın bu caniye desteğini bir an evvel kesmesi ve Türkiye gibi bölgesinin en önemli ülkelerinden birine sırt çevirmemesi gerekir.
Rusya’nın Esed’i Türkiye’ye tercih etmesi akıl almaz bir tutum olur, kendileri açısından son derece yanlış ve son derece zararlı bir tutum olur.
Rusya’nın, Türkiye’nin bu ciddi çıkışı karşısında, Türkiye’nin haklı taleplerine olumlu karşılık vermekten başka bir seçeneğe sahip olmadığını değerlendiriyoruz.
Esed Rejimi’nin gerginliği azaltma bölgesinden çekilmesi, gözlem noktalarının dışına çıkması için süresi dolmak üzere.
Bunu yapmadığı takdirde, TSK’nın kara ve hava gücü de dahil olmak üzere, çok sert bir biçimde ve bu bölgeyle sınırlı kalmaksızın müdahalede bulunacağı bizzat Sayın Cumhurbaşkanı tarafından ifade edilmiştir.
Sözün özü, Türkiye çok ciddi ve kararlıdır. Bu kararlılık, kamplardaki umutları tırmandırmıştır. Rejim güçleri ya çıkacak ya da imha edilecek!..