Meksika'dan ABD'ye gitmek isteyen göçmen sayısı 2023'te 2 milyon 240 bini geçti

ABD'ye gitme hayaliyle yola çıkan 1560 düzensiz göçmen ya hayatını kaybetti ya da kayboldu

Çoğunluğu Orta Amerika ülkelerinden olmak üzere, bu yıl Meksika üzerinden ABD'ye gitmek isteyen düzensiz göçmen sayısının 2 milyon 240 binden fazla olduğu değerlendiriliyor.

Daha iyi yaşam şartlarına erişmek için ABD'de yaşamak isteyen düzensiz göçmenler, Meksika-ABD sınırı yakınındaki kentlerde bekleyişlerini sürdürüyor.

Uluslararası Göç Örgütünün (IOM) verilerinde, 2023'ün Ocak-Kasım aylarında, 2 milyon 240 bini aşkın kişinin Meksika üzerinden ABD'ye geçmek amacıyla sınıra geldiği değerlendirilirken 2022'de bu sayı 2 milyon 326 bin, 2021'de ise 1 milyon 856 bin idi.

Meksika Ulusal Göç Enstitüsü (INM) kayıtlarına göre, bu göçmenler Guatemala, Honduras, El Salvador, Haiti, Venezuela, Kolombiya, Ekvador, Pakistan, Çin ve çeşitli Afrika ülkelerine mensup.

INM, ülkede bulunan düzensiz göçmenlerin yasallaştırılması için 431 bin kişinin kayıt altına alındığını ve sürecin devam ettiğini aktardı.

Meksika merkezli El Economista internet sitesinin haberine göre 2014'te 153, 2015'te 148, 2016'da 254, 2017'de 245, 2018'de 596, 2019'da 854, 2020'de 798, 2021'de 1249, 2022'de 1457, bu yıl ise 1560 göçmen ABD'ye gitmek isterken hayatını kaybetti veya kayboldu.

Bu göçmenler, ABD'ye varmak için insan kaçakçılarına belli miktarda ücret ödüyor ancak parası yetmeyenler, haftalarca yürümek zorunda kaldığı gibi şiddet ve ayrımcılığa da maruz kalıyor.

IOM'nin 12 Eylül'de yayımladığı bir rapora göre, Meksika-ABD yolu "dünyanın en tehlikeli kara göç rotası" olarak kayda geçti.

Düzensiz göçmenler, çetelere ödedikleri ücret karşılığında ABD'ye varma hayalini gerçekleştirmek için otobüs, tır kasaları ve yük trenleri ile nehirler üzerindeki botları kullanıyor.

Organ kaçakçıları, uyuşturucu çeteleri ve suç örgütlerinin tehditlerine rağmen ABD hayalinden vazgeçmeyen düzensiz göçmenler, ABD sınırına ulaşana kadar çeşitli hastalıklara da yakalanıyor.

Öte yandan Meksika'nın Tapachula, Chiapas, Nuevo Leon ve Morelos kentlerinde bekleyen binlerce göçmen, ABD'ye yasal yollardan geçmek amacıyla buralarda aylarca düşük ücretle birçok işte çalışmak zorunda kalıyor.

- "Meksika, Latin Amerika ile ABD arasında köprü vazifesi görüyor"

Meksika’da göç konusu üzerine uzun yıllardır araştırma yapan ve makaleler yazan Uluslararası Siyaset Bilimci ve Güvenlik Uzmanı Talya İşcan, AA muhabirine, Meksika'nın jeopolitik konumu nedeniyle uzun yıllardır bölgesel düzeyde göç alan ve göç veren bir ülke olduğunu söyledi.

Göç krizinin ABD ile Meksika arasında muhtelif sorunlara yol açtığını belirten İşcan, "Bu fenomen, Meksika'nın iç politikasını ve ABD ile ilişkilerini doğrudan etkilemiştir. ABD, çoğu zaman Meksika'yı düzensiz göç ve yasa dışı faaliyetlerden sorumlu tutarak sert eleştirilerde bulunmuştur." ifadelerini kullandı.

İşcan, Meksika'nın bu denli devasa sorunla mücadele etmesi için çok taraflı işbirliğine ihtiyacı olduğunu vurgulayarak "Meksika, Latin Amerika ile ABD arasında köprü vazifesi görüyor." diye konuştu.

Meksika'da kayıtsız göçmenlerin 2023'ün 8 ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 62 arttığına dikkati çeken İşcan, bu duruma yol açan faktörlerin şiddet, güvensizlik, iklim krizi ve fırsat eksiliğinden kaynaklandığını kaydetti.

İşcan, göç yolunda yaşanan sorunlara değinerek şöyle devam etti:

"Göçmenler yolculukları sırasında ekonomik güvensizlik, taciz, şiddette maruz kalma, temel hizmetlerden yoksun olmakla beraber ciddi sosyal engellerle karşılaşıyor. Latin Amerika ve Karayipler'deki ülkeler, çoğunluğu Venezuela ve Ekvador'dan gelen mültecileri ve göçmenleri ağırlamakta."

Göçmenler için Pan Amerikan Sağlık Örgütünün sınır boylarındaki sağlık hizmetlerine değinen İşcan, yapıcı çözümlerin bulunmaması durumunda göç akışının yönetilebilmesinin mümkün olmayacağını söyledi.

- "Göç fenomeni ABD iç siyasetini gelecekte etkileyecek"

Talya İşcan, "Şu anki göç sorunları demokratların aslında işine geliyor. Eğer uzun vadeli düşünürsek bu gelen Latin göçmenler, bundan 20-30 yıl sonra yani farklı etnik kökenden azınlıklar arttıkça demokratlara daha fazla oy çıkacaktır." değerlendirmesinde bulundu.