Toplantı notlarında "Haziran ayında baz etkisi ve maliyet yönlü unsurların yıllık enflasyon üzerinde yükseltici etkilerinin devam etmesi beklenmektedir" ifadesi dikkat çekerken ilave sıkılaştırma yapılabileceği de belirtildi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın 7 Haziran'da gerçekleştirdiği para politikası toplantısının özeti yayınlandı. Risk primindeki artışa ve portföy girişlerindeki azalmaya dikkat çekilen toplantı özetinde, önümüzdeki dönemde sıkı parasal koşulların süreceği ve para politikasında sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceği belirtildi.
Enflasyonla mücadeleye yönelik mali politika desteğinin arttığını vurgulayan TCMB tutanaklarında fiyat istikrarı için tüm araların kullanılacağı ifade edildi.
Toplantı notlarından öne çıkan başlıklar şöyle:
- Akaryakıt ürünlerinde yapılan vergi düzenlemesine bağlı olarak, Haziran ayında enerji grubunda fiyat artışlarının yavaşlaması, ancak grup yıllık enflasyonunun yükselişini sürdürmesi beklenmekte
- Haziran ayında baz etkisi ve maliyet yönlü unsurların yıllık enflasyon üzerinde yükseltici etkilerinin devam etmesi beklenmekte
- Öncü göstergeler işlenmemiş gıdanın bazı alt kalemlerinde mevsimsel normallerin oldukça üzerinde fiyat artışları gözlenebileceğine işaret etmekte. Büyük ölçüde geçici nitelik taşıdığı değerlendirilen bu hareket yakından takip edilmekte
- Fiyat artışlarının alt kalemler bazında genele yayılan bir nitelik gösterdiği dikkat çekmekte.
- Talep koşullarındaki ılımlı görünüme rağmen enflasyon ve enflasyon beklentilerinin bulunduğu yüksek seviyeler fiyatlama davranışları üzerinde risk oluşturmaya devam etmekte
- Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyette dengelenme eğilimine işaret etmekte
- Önümüzdeki dönemde mal ve hizmet ihracatının büyümeye güçlü desteğinin süreceği ve yurt içi talepteki dengelenmeyle beraber cari işlemler açığındaki artış eğiliminin duracağı öngörülmekte
- Son dönemde açıklanan veriler iktisadi faaliyetin ilk çeyrekte gücünü koruduğuna, ikinci çeyrekte ise yurt içi talepteki dengelenmeyle birlikte ana eğilimine yöneldiğine işaret etmekte
- Enflasyonun yüksek seviyeleri ve enflasyon beklentilerindeki artış, fiyatlama davranışlarına ilişkin riskleri canlı tutmakta
- Toplam talep koşullarının enflasyon üzerindeki etkisinin kademeli olarak zayıflamaya devam edeceği öngörüsü korunmakla birlikte, son dönemde Türk lirasındaki değer kaybıyla oldukça belirginleşen maliyet yönlü baskılar ve bunun olası ikincil etkileri enflasyon görünümünü olumsuz etkilemekte
- Yayılım endeksleri, ekonomik birimlerin fiyat artırma eğiliminin oldukça güçlendiğine işaret etmekte
- Enflasyonun ana eğilimine dair göstergelerin katılık sergilemesi ve çekirdek enflasyon seviyelerinin yüksek seyretmesinin fiyatlama davranışı üzerinde risk oluşturmaya devam ettiği, bunlara ilave olarak yakın dönemde başta petrol olmak üzere ithalat fiyatlarının yükselmesinin de söz konusu riskleri artırdığı değerlendirilmekte
- Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecek
- Enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar para politikasındaki sıkı duruş kararlılıkla sürdürülecek
- Enflasyon beklentileri, fiyatlama davranışları ve enflasyonu etkileyen diğer unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek ihtiyaç duyulması halinde ilave parasal sıkılaştırma yapılabilecek
- Para ve maliye politikaları arasında kuvvetlendirilen eşgüdümün bir yansıması olarak kamu maliyesinin enflasyonla mücadeleye verdiği desteğin arttığı değerlendirilmekte
- Söz konusu politika eşgüdümünün sürekli ve sistematik bir yapıya dönüştürülmesi yönünde yürütülmekte olan ortak çabaların 2018 yılında da enflasyonla mücadeleye katkıda bulunacağı beklenmekte