Editör: Temel Emiroğlu
Akademik, sosyal, kültürel ve içtimai çalışmaları ile iz bırakan; başta Hacı Bektaş-ı Veli ve Makalat adlı doçentlik tezi olmak üzere birçok eseri bulunan Mahmud Es’ad Coşan için doğumlarının 88. yıldönümünde düzenlenen anma etkinliklerinin açılışı yapıldı.
MEC Vakfı Kurucusu ve Onursal Başkanı Muharrem Nureddin Coşan Beyefendinin de iştirak ettiği programda, Mahmud Es’ad Coşan’ın sevenleri, tarih boyu İstanbul’un kilidi olarak kabul edilen Gelibolu’nun en üst noktasında yer alan ve 1407 senesinde inşa edilen Azepler Namazgâhı’nda seher vaktinde buluştu.
Yâd etkinliklerinin ilk gününde, Türkiye’nin farklı şehirlerinden gelen yaklaşık bin kişi, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'nin imamı Bünyamin Topçuoğlu’nun ardında sabah namazını eda etti.
Namazın akabinde, Bünyamin Topçuoğlu, Kerim Öztürk, Fatih Koca ve Mutesim Asilses tarafından işrak vaktine kadar dualar yapıldı.
Çeşitli ikramlarla kısa bir ara verilen program kapsamında, Mahmut Es’ad Coşan Sempozyumu Düzenleme Kurulu adına Necdet Yılmaz, sempozyum ve yad etkinliklerinin açılış konuşmasını gerçekleştirdi.
'Gelin, dünyanın tevhid inancıyla buluşmasına vesile olalım'Necdet Yılmaz, Mahmud Es’ad Coşan’ın 21. yüzyılın ilim, fikir, sosyal ve siyasi hayatına etki eden, yön veren şahsiyetler arasında güzel, özel ve önemli bir yeri olduğunu ifade etti.
Yılmaz, Coşan’ın; alim, arif, edip, vaiz, nasıh, mürebbi, hoca, hoca efendi, İstanbul beyefendisi, hocaların hocası, muhacir, şehit, hasılı pek çok evsâf-ı hasene ve ahlâk-ı hâmide sahibi bir şahsiyet olduğunu dile getirdi.
Coşan’ın düşünce ve eylemin uyumlu bir şekilde mezcedicisi ve sosyalliği merkeze alan bir tasavvuf anlayışının temsilcisi olduğunu aktaran Yılmaz, şöyle devam etti: “O tevhid için çalıştı. İnsanın benliğindeki tevhidi gerçekleştirmesi için çalıştı. Sonra cemiyetin tevhidini gerçekleştirmeye çalıştı. Dünyanın mersus bir topluluk oluşması için gayretler gösterdi. Ayrılıkların, gayrılıkların giderilmesini, asıl metinlere, asla dönerek yeniden gözden geçirmeyi hep salık verdi, bunu temsil etti, gösterdi. Nasıl mı? Gelin, bu tasavvuf ilminin, bu tasavvuf yolunun kurucularından bu yolu öğrenelim.’ dedi. Tabakat-ı Sufiyye’yi okudu. ‘Her birimiz anlayışımızı bu çerçevede gözden geçirelim.’ dedi. İhtilaf üretilecek birtakım mekanizmaların önüne geçmeye çalıştı. Alevilik mi? Bektaşilik mi? ‘Gelin bunu bir ayrılık vesilesi değil, bir tevhid vesilesi olarak görelim.’ dedi. Hacı Bektaş-ı Veli Hazretleri'nin Makalat’ını hazırladı ve bizim önümüze koydu. Yapılması çok çok güç, bir heyetin çok uzun senelerde anca yapabileceği bir çalışmayı tek başına, hakkını teslim ederek yaptı. Hazreti Ali Efendimizin sözlerini içeren kitabı yanından eksik etmedi. Onun sözlerini okudu. ‘Eğer onun sevgisinde birleşeceksek onun söylemlerinde de birleşmemiz lazım.’ diyerek bu tevhidi sağlamaya çalıştı.”
Gelibolu’nun tarihi önemine de dikkat çeken Yılmaz, “Gelibolu Müslümanların Batı'ya açılan kapısı. Gelibolu’da hem formel ilimlerde, hem de tasavvuf ilimlerinde zirve şahsiyetler, örnek şahsiyetler bulunuyor. Dolayısıyla buralar, mevlevihanesi, çilehanesiyle ve şimdi içerisinde bu programı gerçekleştirdiğimiz namazgahıyla çok önemli semboller içeriyor. Gelin biz de buradan tevhide kanat açalım. Bireysel anlamda, sosyal anlamda en genel anlamda dünyanın bu tevhit inancıyla buluşmasına vesile olalım.” diye konuştu.
Yâd etkinliklerinin ilk programı Fatih Koca'nın zikir ve tesbihatlarla dolu dinletisi, gönülleri şenlendirdiği konseriyle sona erdi. Koca, konserinde Muhammediyye adlı eseriyle tanınan Osmanlı mutasavvıf şairi Yazıcıoğlu Mehmed Efendi’nin, bestesi unutulan eserini, yeniden yorumlayarak dinleyicileriyle paylaştı.
Mahmud Es’ad Coşan’ı anma etkinlikleri 3 gün sürdüYâd etkinlikleri kapsamında, 28 Ağustos’ta gerçekleştirilen sempozyumun ardından Mahmud Es’ad Coşan’ın doğduğu Ahmetçe Köyü’nde hatim ve dualar icra edildi.
Sempozyum, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İÇDAŞ Kongre Merkezi’nde 56 akademisyenin tebliğleri ile yapılacak. Eş zamanlı 4 oturum ve farklı salonlarda gerçekleştirilecek sunumlarda, Coşan’ın ilmi, stratejik, dini, sosyal, siyasi ve akademik çalışmaları değerlendirildi.
Yâd etkinliklerinin son gününde ise Es’ad Coşan’ın Hicri takvime göre doğumlarının 88. yıldönümünde, 29 Ağustos Salı günü (13 Safer 1445) Çanakkale’nin Ayvacık ilçesi Ahmetçe Köyü’nde hatim duası, ikram ve tasavvuf musikisi dinletisi gerçekleştirildi.