Macron'dan Korsika özerkliği çağrısı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, "Korsika'ya özgü bir özerklik" çağrısı yaparak, Ada'daki bağımsızlık yanlıları ve sağcılara özerklik konusunda bir metinde uzlaşmaları için 6 ay süre tanıdı.

Macron, yeni bir özerklik statüsü verilmesini görüşmek için gittiği Korsika Adası'nda temaslarda bulundu.

Korsika Meclisinde konuşan Macron, "tarihi" olarak tanımladığı, Fransız Anayasası'nda "Korsika'ya özgü bir özerklik" tanınması sürecinde tarafları ortaklaşa çalışmaya çağırdı.

Macron, uzlaşılacak metinde, Fransa'daki aşırı sağın, "kırmızı çizgi" olarak gördüğü, "Korsikacaya resmi statü kazandırılması" ve "Ada halkı ile toprakları arasındaki bağın ikamet statüsü aracılığıyla tanınması" taleplerinin yer almamasını istedi.

Korsikacaya resmi statü kazandırılması talebine karşılık ise Macron, bu dilin daha iyi öğretilmesi ve yaygınlaştırılmasını önermekle yetindi.

Öte yandan, Fransa Cumhurbaşkanı, bağımsızlık yanlılarının "Korsika halkının yasal olarak tanınması" talebine sıcak baktığını ve buna ilişkin "açık" bir maddenin Anayasa'da yer alabileceğini söyledi.

Ada halkı Macron'un açıklamalarını muğlak buluyor

Europe 1 Radyosu'na konuşan bir Ada sakini, Macron'un özerklik konusunu muğlak bıraktığına işaret ederek, "Her zamanki gibi, falan filan, ne demek istediği anlaşılmıyor." dedi.

Sosyal medyadan bazı kullanıcılar, Macron'un özerklik önerisinin Ada halkının taleplerine karşılık gelmediği yorumunu yaptı.

Korsika Meclisinde bağımsızlık yanlıları çoğunlukta

Korsika Meclisinde 63 koltuğun 46'sına sahip olan milliyetçiler, "Korsika halkının yasal olarak tanınması", "Korsikacaya resmi statü kazandırılması" ve "Korsika halkı ile toprakları arasındaki bağın ikamet statüsü aracılığıyla tanınması" taleplerinde bulunuyor.

Sağcı azınlık muhalefet ise eğitim ve sağlığın özerk yönetim ve vergi aktarımı kapsamına alınmadan Korsika'ya özgü şekilde Fransız yasalarına uyarlanmasını istiyor.

Bağımsızlık yanlısı aktivistin hapishanede öldürülmesi hükümetin "özerklik adımlarını" hızlandırdı

Korsika'nın bağımsızlığı için mücadele eden isimlerden Yvan Colonna, Fransa'nın Arles kentinde tutuklu bulunduğu cezaevinde 2 Mart'ta bir başka hükümlü tarafından saldırıya uğramış, 21 Mart'ta hayatını kaybetmişti.

Bunun üzerine, Korsika'da sendikaların çağrısıyla Colonna'ya destek için gösteriler düzenlenmiş, çıkan şiddet olaylarında çok sayıda kişi gözaltına alınmıştı.

Günlerce süren gösterilerde birçok iş yeri ve araç ateşe verilmişti. Colonna'nın ailesi de ihmali olduğu gerekçesiyle Fransız devletine dava açmıştı.

Fransa basınındaki haberlerde, Colonna'nın ölümü sonrası yaşanan şiddet olaylarının, Macron'un ziyaretini ve hükümetin Korsika Adası'nın özerkliği konusundaki adımlarını öne çekmesine sebep olduğu belirtildi.

Korsika Adası

Napolyon Bonapart'ın doğduğu, dili, kültürüyle ana karadan farklılaşan ve coğrafi olarak İtalya'ya daha yakın olan Korsika Adası, 18. yüzyıldan bu yana Fransa'ya bağlı bulunuyor.

Fransa'nın 18 bölgesinden biri sayılan 350 bin nüfuslu Ada, 2018'den bu yana kısıtlı özerklik sağlayan "özel bölgesel bütünlük" statüsüyle yönetiliyor.