Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçiliği tarafından düzenlenen etkinliklere, Macaristan Ulusal Meclisi Üyesi ve Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanlığı Devlet Sekreteri Tamas Menczer ile Macaristan Genelkurmay Başkanı Korgeneral Gabor Böröndi’nin yanı sıra Türk toplumunun buradaki temsilcileri ve üst düzey davetliler katıldı.
Büyükelçilik konutunda düzenlenen resepsiyon ve Matild Sarayı’nda düzenlenen gala yemeğinde davetliler, Hatay’ın yöresel mutfağını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın öncülüğünde hazırlanan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yayımlanan "Asırlık Tariflerle Türk Mutfağı" kitabında yer alan Türk mutfağına ait lezzetleri tatma fırsatını buldu.
Basque Culinary World Prize'da iki yıl üst üste dünyanın en iyi 10 şefi arasına giren ilk ve tek Türk şef olan, Topraktan Tabağa Tarımsal Kalkınma Kooperatifinin kurucuları arasında yer alan ve Türkiye’de 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinin ardından Hatay’da "Gönül Mutfağı'nı" kuran Demir, şef olarak katıldığı etkinliklerde deprem bölgesinde yaptığı çalışmalara ilişkin videonun gösterilmesi duygusal anların yaşanmasına yol açtı.
Etkinlikte konuşan Türkiye’nin Budapeşte Büyükelçisi Gülşen Karanis Ekşioğlu, Türk mutfağının, barındırdığı zenginliklerle dünyada eşsiz bir yere sahip olduğunu, sürdürülebilir bir mutfak olan geleneksel Türk mutfağının yüzyıllar boyunca nesilden nesle aktarıldığını anlattı.
Türk Mutfağı Haftası’nda deprem felaketi unutulmadıKaranis Ekşioğlu, Türk Mutfağı Haftası’nın Türkiye’nin gastronomi kültürünün dünya çapında tanıtımına katkı sağladığını belirterek 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketi sonrasında Türkiye’nin yaralarını sarmaya devam edildiğini ifade etti.
Deprem bölgesinde hayatın normalleşmesi için yoğun çaba sarf edildiğini kaydeden Karanis Ekşioğlu, bu çabaların bir parçası olarak bu yıl Türk Mutfağı Haftası’nın Hatay mutfağına odaklanmasına karar verildiğini, bu nedenle de konuk şef Demir’in olmasının ayrıca anlamlı olduğunu dile getirdi.
Karanis Ekşioğlu, Demir’in 100 günden fazladır deprem bölgesinde aralıksız yürüttüğü özverili çalışmaların ve Gönül Mutfağı projesinin önemine işaret etti.
"Hatay'ın şehir ışıkları yanana kadar mutfakta olmaya devam edeceğiz"Şef Ebru Baybara Demir de deprem bölgesinde verdiği hizmetler ve yaşadıklarını davetlilerle paylaştı.
Demir, "100 günde ne zaman döneceğimi soran çok oldu, acıyla ve yorgunlukla nasıl baş ettiğimizi soran çok oldu. Mutfakta çalışan tüm gönüllüler acımızı yorgunluğumuzu birbirimize sarılarak atlattık. Kazanlar kaynarken, kurtarma ekibine yemek dağıtırken 40’ında, bayram sabahında hep birbirimize sarıldık, Konumuz sadece yemek yapmak değil. Bizler insanları Hatay’da, kendi topraklarında kalmaya devam etmeleri için yemek pişirmeyi bir araç olarak kullanıyoruz." dedi.
Bölge insanlarını topraklarına geri döndürmek için hayatlarını yeniden kurabilecekleri sistemler kurulması gerektiğini kaydeden Demir, "Hatay'ın şehir ışıkları yanana kadar mutfakta olmaya devam edeceğiz." diye konuştu.