Beyrut merkezli "Anti-Irkçılık Hareketi Derneği" tarafından düzenlenen eylemde, yıllardır Lübnan'da çalışan ancak herhangi bir güvencesi olmayan Afrikalı kadın işçilerle dayanışmak için Lübnanlı ve Afrikalı kadınlar bir araya geldi.
AA muhabirine konuşan Anti-Irkçılık Hareketi Derneği Sözcüsü Selma Sarun, "Maalesef Lübnan'da üzerinden onlarca yıl geçmesine rağmen ev işçilerinin durumu ile ilgili gelişmenin yaşanması yerine ciddi bir gerileme söz konusu. Bu kötü gidişat özellikle Lübnan'daki ekonomik krizin ardından tırmanışa geçti." dedi.
Sarun, Dünya Ev İşçileri Günü vesilesiyle Lübnan devletine varlıklarını hatırlatmak ve kadın işçilerin durumunu gündeme getirmek için gösteriyi düzenlediklerini söyledi.
"Avrupalılar gibi saygıyı hak ediyoruz"Lübnan'da 7 yıldır ev işçisi olarak çalışan Gineli Karia Tuturi, "Lübnan'da ev işçileri olarak işimiz değerli bir meslek kategorisine alınmıyor, değer verilmediği gibi saygı da duyulmuyor." diye konuştu.
Tuturi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Her iş değerlidir. Göçmen işçi olmamız kötü muameleye maruz kalacağımız anlamına gelmemelidir. Lübnanlı yetkililere biz de insanız ve saygıyı hak ediyoruz demek için eyleme katıldım. Çocuklarına bakıyoruz, yemeklerini ve temizliklerini yapıyoruz. Avrupalılar gibi saygıyı hak ediyoruz."
Annesi Sri Lanka babası Lübnanlı Mina Allavi de ülkeye çalışmaya gelen göçmen kadınların statüsünde bazı yasal düzenlemelerin yapılması ve haklarının güvence altına alınması gerektiğini kaydetti.
Lübnan'daki modern kölelik sistemi: KefaleLübnan'daki Afrikalı kadın işçilerin geldiği ülkelerin başında Etiyopya, Sri Lanka, Bangladeş, Filipin ve Kenya yer alıyor.
Ülkede 2019'dan bu yana ekonomik durumun kötüleşmesinden en çok etkilenen kesim herhangi bir yasal dayanakları olmayan göçmen kadın işçiler.
Lübnanlıların kurduğu ajanslar üzerinden ülkeye gelen kadın işçiler, pasaportlarını çalıştıkları ev sahiplerine teslim ediyor ve ev sahipleri de yasa önünde onların "kefili veya sponsoru" kabul ediliyor.
Lübnan'da kefillik sistemiyle çalışan yabancı kadın işçilerin, işten ayrılmak veya ülkeden çıkabilmek için kefillerinin onayını almaları gerekiyor.
Ülkedeki sivil toplum kuruluşları tarafından "modern kölelik sistemi" olarak tanımlanan "Kefale", yabancı işçileri tamamen işverenin insafına bırakıp herhangi bir yasal güvence vermiyor.
Kefale sistemi işverene işçi üzerinden tam kontrol hakkı tanıyor. Kadın işçiler, işyerinden veya evden kaçması halinde ise ülkede kaldıkları süre boyunca kaçak sayılıyor.
BM, 25 Aralık 2021'de yaptığı bir açıklamada, en kısa zamanda Kefale sisteminin sonlandırılması çağrısında bulundu.
Lübnan'da yabancı işçilerin hakkını gözeten BM bünyesindeki "Kafa Derneği", birçok sponsor ya da işverenin, Afrikalı kadınlara "fiziksel ve cinsel saldırıda" bulunduğunu iddia ediyor.