ENES BABACAN / İSTANBUL
Zehra Eğitim ve Kültür Vakfı Şanlıurfa Şube Eski Başkanı ve Şanlıurfa Medya ve Yazarlar Derneği Başkanı Yazar Abdülkadir İkbal, "İslami cemaatler farklı hizmetler yürütülebilir ama Müslümanları zor durumda bırakacak faaliyetlerin içinde olmak bir İslami camiaya yakışmaz. FETÖ grubu, Türkiye'nin kendi iç siyaseti ve dış siyasetine karışarak bir İslami camia olmaktan öteye geçmeye çalıştı. 17-25 Aralık operasyonlarıyla meşru bir hükümete karşı giriştikleri hareketleri hiç bir hizmet ehlinden beklenemez. Yıllarca siyasetten uzak duracaklarını belirtmelerine rağmen iktidar hırsı sebebiyle ortaya vahim bir tablo çıktı. Şahsen cemaatlerin bu durumlara düşmemesi için Türkiye'de İslami cemaatlerin bağlı olduğu bir üst kurul oluşturulmalıdır. Böylece de İslam'a ve Müslümanlara hizmet dışında cemaat ve oluşumların art niyetli çıkışları önlenebileceğini düşünüyorum" dedi.
"Laiklik anamızı ağlattı yeni anayasa şart"
Türkiye'nin yeni bir Anayasa'ya ihtiyacı olduğuna dikkat çekenİkbal, "Türkiye hala büyük ölçüde Kemalizm'in ortaya koyduğu ilke ve kanunlarla yönetiliyor. Geçmişte laiklik yüzünden, idam edilen, başörtüsü yüzünden hapse atılan, inancı ve yaşamı yüzünden hayatından olanlar bile oldu. İşin ez cümle ile tespitini yapmak gerekirse laiklik yıllarca anamızı ağlattıu2026 Bana göre; İslam'a ve Kur'an'a karşı çıkan kim varsa bir anarşisttir. Ancak devletin kanunları beni bağlayacağı için kendi kişisel düşüncem ile hareket edemem. Ama laiklik zırvasıyla veya Kemalizm söylemleriyle bir kesim bu ülkede Müslümanlara kişisel hırslarıyla zulmü reva gördüler. Geçmişi unutmak mümkün değil ama geleceğe doğru daha güçlü ve sağlıklı yol alabilmemiz için yeni, sivil, demokratik bir anayasaya ihtiyacımız var. Yalan söyleyen, menfaati için değil halklarını düşünen bir sistem için yeni bir anayasaya ihtiyacımız var" şeklinde konuştu.
Kürtlerin Başkanlık Sistemi ile sorunu olmaz
AK Parti hükümetleri döneminde Kürtçe Kur'an-ı Kerim, Kürtçe yayın yapan devlet televizyonu, Kürtçe alfabe gibi birçok temel hakların devlet tarafından Kürtlere verildiğini hatırlatan İkbal, "Bu haklara ek olarak anadilde eğitim, Kürt köylerinin değiştirilen isimlerinin yeniden iadesi ve bölgedeki özerk ekonomik sistemin yeniden inşasının yeni anayasa ile verilmesi mümkündür. Başkanlık Sistemi ile de Kürtlerin bir sorunu olamaz. Selahattin Demirtaş'ın Sayın Cumhurbaşkanına 'Seni Başkan Yaptırmayacağız' gibi bir garip çıkış ve inadının Kürtlere ve bölgeye hiçbir kazancı yoktur. Aksine Başkanlık Sisteminin Kürt halkının temel haklarının yeniden kazanımı için de kaçırılmayacak bir fırsattır. Başkanlık Sistemi Türkiye'yi bölgede ve dünyada hedeflerine ulaştıran bir sistem olması durumunda Kürtlerin bununla bir problemi olamaz" dedi.
HDP yanlış yaptı Altan doğru yoldau2026
HDP Diyarbakır Milletvekilli Altan Tan'ın son dönemdeki açıklamalarını ve HDP'nin içinden yeni bir Kürt partisinin çıkması iddialarını değerlendiren İkbal "Altan Tan'ın bir siyasi parti kurma isteğinin yeni değil çok eski olduğunu biliyorum. Altan Tan ile 40 yıldır tanışırım daha önce parti kurmasına karşı çıkmıştık. Ancak şuan Altan beyin doğu yolda olduğunu düşünüyorum. Zira Kürt'ten aldığı oy oranı ile Kürt hakları dışındaki her şeyi savunan HDP'ye oy verdiğinden ve onlarla siyasete girmekten pişman olanlar hayli fazladır. Bu isimlerin bir yol ayrımında olduğu ve ciddi çalışmalar içinde olduğunu da biliyoruz. Selahattin Demirtaş'ın savunamadığı bölgenin çoğunluğunu oluşturan muhafazakar Kürt halkının haklarını koruyacak bir siyasi yapılanmanın işaret fişeğini Altan Tan atmış durumda gerisini zaman gösterecek" şeklinde konştu.
HDP ve PKK kendi sonunu hazırladı!
HDP ve PKK'nın bölgede eleştirildiğini ve kitlesel kopuşların başladığını vurgulayan İkbal, "PKK'nın bölgede Kürt halkının yaşadığı yerleşim yerlerinde çukurlar açarak, evleri tahrip ederek, bombalı tuzaklar kurarak devlete karşı girişmiş olduğu çatışmalardan sonra halk teröristlerle arasına keskin bir mesafe koydu. PKK'nın hakkında olumsuz yorumda bulunmanın bile zor olduğu dönemler artık geçmişte kaldı halk sokaklarda ve kahvehanelerde kendilerine ve güvenlik güçlerine yapılanın haksızlık olduğunu ve bunun Kürt milletinin haklarıyla bağdaşmadığının farkında. Kürt halkı, HDP'nin Haziran 2015 genel seçimlerinde aldığı büyük oy oranı, Demirtaş'ın Kandil'in emrinden çıkamaması ve çözüm sürecine yeniden dönülmemesi sebebiyle Kasım seçimlerinde ağır bir fatura kesti. Kasım seçimlerinden sonra meclise parti olarak HDP'yi daha temkinli şekilde yeniden gönderen halk, PKK'nın bölgede Kürt halkına büyük zarar veren eylemlerine HDP'nin sessiz kalmasına da büyük tepki göstermeye başlamıştır. Bölgede evlerini terk etmek zorunda kalmış, iflasın eşiğine gelmiş ve aile fertlerini kaybetmiş halkın her hangi bir seçimde HDP'ye oy vermesi artık beklenemez. HDP kendisine verilen büyük fırsatı teperek kendisinin sonunu hazırlamıştır" şeklinde ifade etti.
Avrupa'nın sonu geldi!
Avrupa ülkelerinde başlayan gösterilerin ve kaos ortamının Avrupa'nın sonu olacağına dikkat çeken İkbal, "Bediüzzaman Said Nursu00ee'nin eserlerinde Avrupa Kıtası'nın ahlaksız ve vahşi yaşamı dolayısıyla çöküşünün yakın olduğunu belirmiştir. Avrupa bu ahlaksızlığının sonuçlarını görmeye başlamıştır. Fransa'nın başını çektiği bir çok Avrupa ülkesinde medyana gelen hadiler Said Nursu00ee'nin tespitlerini doğrular niteliktedir" dedi.
Abdülkadir İkbal Kimdir?
"Nurculuğu Biraz da Benden Dinleyin" kitabının yazarı Abdülkadir İkbal Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde dünaya gelmiş ve hayatı boyunca Urfa'ya hizmet etmiş bir aydındır. 1994'te Şanlıurfa'da Radyo Medya'yı kurarak Türkiye'de ilk kez Kürtçe ve Zazaca dillerinde yayın yapmıştır. Zehra Eğitim ve Kültür Vakfı Şanlıurfa Şube Başkanlığı'nın yanı sıra İkbal, Medya ve Yazarlar Derneği'nin Ş.Urfa başkanlığını yürütmektedir. İkbal'in yazdığı makaleleri yerel ve ulusal bir çok gazetede yayınlanmıştır.
"Nurculuğu Biraz da Benden Dinleyin"
"Bediüzzaman sağlığında rahat yüzü görmedi. Onun sıhhati ve hayatıyla oynadılar. Kitaplarının bazı yerlerini değiştirmek için ellerinden geleni yaptılar" diyen Zehra Eğitim ve Kültür Vakfı Şanlıurfa Şube Başkanı Abdülkadir İkbal, Bediüzzaman Said Nursu00ee'nin hayatını ve Nur hizmetlerini kendi yaşamıyla ve yalan götürmek kalemiyle anlattığı "Nurculuğu Biraz da Benden Dinleyin" kitabını okuyucuların hizmetine sundu. 300 sayfalık kitabında İkbal, Nurculuk hakkında düne ve bugüne ışık tutacak birçok detayı okuyucularına açıklıyor. Kitabının kapak fotoğrafına ise İkbal, çocuklarıyla çektirdiği fotoğrafı yer alıyor.