Ersoy, Antalya'nın Manavgat ilçesindeki Side Antik Kenti'nde düzenlenen "Geleceğe Miras Projesi 1. Yıl Değerlendirme Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, Bakanlık olarak ülkenin kültürel mirasına sahip çıkmak ve bu değerleri gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla projeyi başlattıklarını söyledi.
Geleceğe Miras Projesi ile karşılama merkezlerinden çevre düzenlemesine kadar antik kentlerde yürüttükleri çalışmaları anlatan Ersoy, önceden kazı çalışmalarının 45 ya da 60 günlük sürelerde yapılabildiğini dile getirdi.
Kazı ve restorasyon çalışmalarının 4 mevsim sürdürülebilir hale geldiğine dikkati çeken Ersoy, şöyle konuştu:
"2023 sonunda 'Geleceğe Miras Efes' projesiyle ilk adımını attığımız bu önemli projede birinci yılımızı tamamladık. Efes ile başlayan ve ülke geneline yaydığımız bu proje ile 'Türkiye’nin kültürel mirasını koruma çabalarına sürdürülebilir bir model kazandırma' yolunda önemli başarılar elde ettik. Bakanlık olarak, Türkiye'nin dört bir yanında yer alan toplam 224 kazı alanını Geleceğe Miras Projesi kapsamına aldık. Bu projeyle son 60 yılda yapılan çalışmalara eşdeğer bir ilerlemeyi 4 yıl içinde gerçekleştirmek amacıyla lojistik ve finansman desteği sağlamaktayız. Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz. Bir noktada değil, birçok noktada kazı yapıyoruz. Bu da başarıyı beraberinde getiriyor."
Projenin bir yıllık çıktılarını aktaran Ersoy, sağladıkları bütçe ve lojistik destek sayesinde Side Antik Kenti'nde oldukça kapsamlı çalışmalara imza atıldığını kaydetti.
Görenleri kendine hayran bırakan çalışmalardan birinin de Athena Tapınağı olduğuna işaret eden Ersoy, "Binlerce yıldan sonra yeniden ayağa kaldırılmış durumda. Anıtsal çeşme de eski ihtişamlı günlerine kavuşmak üzere. Kısa süre sonra bu tarihi çeşmeden yeniden su akmasını sağlayacağız. Side'yi sürdürülebilir turizmde önemli bir noktaya hep birlikte taşıdık." diye konuştu.
Ersoy, 160 yıldır kazı çalışması yapılan Efes Antik Kenti'nde çok sınırlı alanda çalışmalar gerçekleştiğini ancak Geleceğe Miras Projesi ile 6 farklı noktada çalışmaların yapılmasını sağlayarak sonuçlarını kısa sürede aldıklarını dile getirdi.
Toprak yığınları ve bitki örtüsü altında kaybolan Vedius Gymnasiumu ve Liman Hamamı'nın açığa çıkartıldığına değinen Ersoy, "Stadion Caddesi ise kendisine hayran bıraktıracak bir hal aldı." ifadesini kullandı.
Syedra Antik Kenti'nde 12 farklı noktada kazı, temizlik ve onarım işleri yaptıklarını bildiren Ersoy, Sütunlu Cadde'nin yeniden ayağa kaldırıldığını, doğal yapı altında kalan kent dokusunun gün yüzüne çıkartıldığını söyledi.
Bakan Ersoy, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alan Perge'nin Geleceğe Miras Projesi'nin temel taşlarından olduğunu belirterek, yapılan çalışmaların ardından kentin en görkemli yapılarından biri olan Kestros Çeşmesi'nden 1800 yıl sonra antik dönemlerde olduğu gibi yeniden su akmasını sağladıklarını anlattı.
- "Geleceğe Miras Projemizi su altında da hayata geçirdik"
Projenin Ani Harabeleri'nde de yürütüldüğünü vurgulayan Ersoy, şöyle konuştu:
"Kültürel mirasımız sadece toprağın değil, suyun altında da oldukça zengin. Geleceğe Miras Projemizi su altında da hayata geçirdik. Ekrana yansıtılan görüntüler Antalya'mızın önemli su altı kazı alanlarından birisi olan 3 bin 600 yıllık Kumluca Tunç Batığı'ndan. Dünyanın bilinen en eski batığı olan bu alanda, 50 metre derinlikten bakır külçeler ve döneme ait objeler çıkartılıyor. Geleceğe Miras Projesi kapsamında yapılan arkeolojik çalışmalarla 2 binin üzerinde uzman, 3 binin üzerinde çalışanla ilk 9 aylık sürede 4 binin üzerinde arkeolojik buluntu bilim dünyasına kazandırıldı. Bu kadar büyük bir projede yürütülen yoğun çalışmalar tüm dünyanın ilgisini çekecek sonuçlar da getiriyor."
Ersoy, kazı çalışmalarından elde edilen ve tarihe ışık tutan buluntulardan bazılarını şöyle sıraladı:
"Lagina Hekate Tapınağı'nın naosunda bulunan sarkaçlı Altın Eros Küpe ve Myra Andriake'de bulunan Opus Sectile tekniğinde Aziz Figürü, Laodikeia'da bulunan Syklla Heykel Başı ile Eros Heykelleri, 66 santimetre yükseklikteki bu Zeus heykeli başı bulunan nadir eserlerden, Afrodit Tapınağı’nda bulundu. Saç ve sakallardaki işçilik, heykelin üst düzey bir heykel atölyesinde yapıldığını da ortaya koyuyor. Şu anda gördüğünüz bu heykeller ise Phaselis Antik Kenti’nde çok kısa süre önce bulundu. İlk kez burada kamuoyu önüne çıkartılıyor. Arkaik Çağ’a tarihlenen erkek ve aslan heykeli. Buluntular buranın kutsal bir alan olduğunu ortaya koyuyor. Heykeller ve alana bütüncül bakıldığında bölgenin Anadolu ve Akdeniz arkeolojisi açısından eşsiz olduğunu söyleyebiliriz. İlk bulgulara bakılırsa bu alan Akdeniz’in bilinen tarihini daha geriye götürebilir."
Side ve Olympos ören yerlerinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme uygulamalarını tamamlayarak ziyarete açtıklarını hatırlatan Ersoy, "Antalya'da Aspendos, Syedra, Perge, Phaselis, Sillyon, Idyros, Denizli'de Hierapolis, Tripolis, Muğla'da Knidos, İassos, İzmir'de, Bergama, Efes, Metropolis, Aydın'da, Aphrodisias, Milet, Apollon Tapınağı, Manisa'da Sardes, Burdur'da Sagalassos, Eski Van Şehri Antik Kentleri'nde ve Diyarbakır Eğil Kalesi'nde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme proje çalışmalarımızı tamamladık. 2025'te ziyaretçilerin kullanımına açmayı planlıyoruz." bilgisini verdi.
- Gece müzeciliğinde 300 binden fazla ziyaretçi ağırlandı
Bakan Ersoy, "Gece Müzeciliği" uygulamasının da bir yılını geride bıraktığını, ilk yılında olmasına rağmen 300 binden fazla ziyaretçiyi ağırladıklarını kaydetti.
Efes, Hierapolis, Patara ve Side antik kentleri gibi önemli destinasyonlarında da projeyi hayata geçirdiklerini belirten Ersoy, Kapadokya’da Güvercinlik Vadisi’ni gece müzeciliğine kazandırdıklarını, Olympos, Syedra, Perge ve Aspendos’ta da bu çerçevede çalışmaların sürdüğünü ifade etti.
Ödeneklere değinen Ersoy, "6 yıl öncesine kadar ülke çapındaki kazı çalışmalarına 40 milyon liradan az ödenek ayrılırken bugün bu rakamı Geleceğe Miras Projesi kapsamında 6 milyar liraya yükselttik." dedi.
Ülkenin her bir köşesindeki zenginlikleri koruyarak, kültürel değerleri yaşatmaya ve yeni nesillere aktarmaya kararlı olduklarını dile getiren Ersoy, "260 aday arasından sıyrılarak En İyi Turizm Köyü ödülünü alan Ormana Köyü'nü de tebrik etmek istiyorum. Ormana Köyü, tarihini ve doğasını sürdürülebilir turizm ile bütünleştirerek tüm dünyaya örnek oldu." değerlendirmesinde bulundu.