Kudüs'e Osmanlı tapusu

Osmanlı eserleri İsrail'in Mescid-i Aksa'yı işgalinin önündeki en büyük engeli teşkil ediyor. İsrail tarihi camii ve evlere el koymak için her türlü bahaneyi uydururken, Kudüslüler evlerini satmamak için direniyor. Mirasımız derneği bugüne kadar 46 camii ve 70 evin restorasyonunu tamamladı.

İSMAİL ZELVİ

KUDÜS- İsrail Mescid-i Aksa'yı işgal edebilmek için Kudüs'teki Osmanlı eserlerine el koyuyor.

Siyonist İsrail kayıp mülkler kanununa göre cemaati az veya olmayan camiler hakkında sahibi yok bahanesiyle el koyarak satışa çıkartıyor. Satılan birçok camii bar, meyhane, müze, parti merkezi olarak kullanılıyor. Mirasımız Derneği Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın tapusu olan Osmanlı eserlerini bir bir restore ettiriyor. Dernek bugüne kadar 48 camiiyi restore ettirdi. Bu eserlerin en önemlilerinden biri de Hayfa Ulu cami. 4 sene önce Hayfa Belediyesi tarafından camii imamına iki ay içinde tamir etmezseniz bu camiye el koyarsınız yazısı üzerine Mirasımız derneği camiinin restorasyonunu gerçekleştirdi.

MİLYON AVROLUK PROJELER

Kanuni Sultan Süleyman Han'ın yaptırdığı 4 km'lik surlarla çevrili olan Mescid'i Aksa ve Eski Kudüs, İsrail'in işgal politikalarına karşı direniyor. Yüzde 80'ninden fazlası yoksulluk sınırının altında yaşayan Kudüslüler evlerini terketmemek için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Eski Kudüs'te tamir ve restorasyona ihtiyacı 400'ün üzerinde ev bulunuyor. 70 ev ise Mirasımız derneği tarafından Türkiyeli Müslümanların katkısı ile restore edildi. Dernek evlerin restorasyonu için 2015 yılında 7 milyon Avroluk proje hazırladı.

KUDÜS'TE BİR MÜCAHİDE

Kudüs'te evi restore edilen ailelerden biri de Kutayni Ailesi, Ailenin büyüğü Fethiye Kutayni, evin dedelerinden kendilerine miras olarak kaldığını, Osmanlı tapusu ile Mescid'i Aksa'nın hemen yakınındaki evin kendilerine ait olduğunu söylüyor. 6 ailenin kalabileceği şekilde dizayn edilen evin eski halinin harebeyi andırdığını belirten Kutayni, "Türkiyeli kardeşlerimizden Allah razı olsun. Bu evin restorasyonunu yaptırarak yıkılmaktan veya İsraillilerin eline geçmesine mani oldular. Biz Türkiye'ye her zaman minnettarız" şeklinde konuştu.

Mescid-i Aksa'da Ramazan coşkusu

Filistinliler, İsrail'in engellemelerine rağmen ramazan ayında Cuma namazı ve teravihlerde Mescid-i Aksa'yı yalnız bırakmıyor. Ramazanın ikinci cumasında 200 bin Filistinli Namaz kılarken, teravih namazları da on binler tarafından kılınıyor. Cuma namazı kılanlarla ilgili Filistin taraflarının farklı açıklamaları bulunuyor. Filistin Vakıflar Dairesi Müdürü Azzam el Hatip 200 Filistin'linin namaz kıldığını belirtirken, İsrail polis sözcüsü 80 bin kişinin namaz kıldığını açıkladı. Sıcaklar dolayısıyla insanların serinlemesi için fıskiyelerle su sıkarak cemaati serinletiyor. İsrail Utanç duvarıyla çevrili Batı Şeria'dan 45 yaş altı erkeklerin Kudüs'e girişini engelliyor. Gazze'den ise 300 kişinin Kudüs'e girişine izin verdi. Mescid-i Aksa'da üç ayrı polis gücü bulunuyor. Aksa'nın içinde silahsız olarak Filistinliler görev yaparken, bazı kapılarda silahlı Ürdün polisi görev yapıyor. Ürdün Polisi, Aksa'ya Müslümanların dışında giriş yapanlara kimlik soruyor. En dış halkada ise Silahlı İsrail polisleri nöbet tutuyorlar. Yoğun baskı ortamına rağmen Filistinliler Mescid'i Aksa'yı dolduruyorlar.

/////////////////////////////

Filistinlilerle soframızı paylaştık

Dünyanın dört bir tarafından Müslümanlar İsrail zulmüne karşı direnen Filistinlilerle iftarlarını paylaşmak için yarış ediyorlar. Mirasımız Derneği Mescid-i Aksa'da düzenlediği iftar programlarıyla Türkleri ve Filistinlileri bir sofrada buluşturuyor. Derneğin düzenlediği iftar programına Türkiye'nin Kudüs Başkonsolosu Büyükelçi Mustafa Sarnıç ta katıldı.

Türkiye'nin Filistin'e özel önem verdiğini belirten Mustafa Sarnıç, "Türkiye her zaman mazlum Filistin halkının yanında olmuştur. Türkiye'den oldukça kalabalık bir misafir grubumuz da burada. Hakikaten sivil toplum kuruluşlarımız ramazan boyunca bizlere gerçekten bu coşkuyu yaşatıyor. Bizim açımızdan bunun en önemli noktası Filistinli kardeşlerimiz bizi kendilerinin yanında hissediyorlar ve onlar açısından da moral oluyor" dedi.

Müslümanlardan dayanışma örneği

Filistin halkının işgal altında zorluk çektiğini ifade eden Sarnıç, Türk ve Filistinli Müslümanların birçok alanda dayanışma örneği sergilediğini, iftarın da bunun sadece bir örneği olduğunu ifade etti.

Kudüs'te hizmet veren sivil toplum kuruluşlarına şükranlarını ileten Sarnıç, işgalin yol açtığı mağduriyetlerin olduğuna dikkati çekti.

Sarnıç, başkonsolosluk olarak her zaman Filistinli Müslümanların yanında olacaklarını belirterek, "Filistinli kardeşlerimiz buranın bir gün bölüneceği korkusunu yaşıyorlar. Biz Mescid-i Aksa'yı boş bırakmıyoruz. Müslümanlar olarak İslamın en önemli kutsal mabetlerinden olan Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmak durumundayız. Bundan dolayı çok değişik programlar düzenleniyor. Biz de başkonsolosluk olarak her zaman Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Bugün de bir örneğini sergiledik. Mescidi-i Aksa ile Kubbet-üs Sahra'nın arasında tam orta noktada unutulmaz bir iftar gecesini hep birlikte idrak ediyoruz." diye konuştu.

İftarın ardından dernek üyeleri Mescid-i Aksa'yı ve Kubbet-üs Sahra'yı ziyaret etti.