KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'ne katılması AB'yi rahatsız etti

​Kırgızistan'da gerçekleştirilen Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi'ne KKTC'nin "gözlemci" olarak davet edilmesine, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu daveti "Kıbrıslı Türk ayrılıkçı yapıyı meşrulaştırma çabası" olarak değerlendirdi.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın yanı sıra "KKTC Cumhurbaşkanı" sıfatıyla Ersin Tatar'ın da Türk Devletleri Teşkilatı'nın Kırgızistan'daki zirvesine "gözlemci" olarak bulunmasına Avrupa Birliği'nden (AB) skandal bir eleştiri geldi.

AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, bu daveti "Kıbrıslı Türk ayrılıkçı oluşumunu meşrulaştırma girişimi" olarak değerlendirdi.

Borrell, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

"Avrupa Birliği, OTS'nin Kıbrıslı Türk ayrılıkçı varlığını, uluslararası alanda tanınmayan sözde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni, dün Bişkek'te gerçekleşen zirve de dahil olmak üzere, gözlemci statüsü vererek meşrulaştırmaya yönelik tekrarlanan girişimlerini reddediyor."

'Kıbrıs'ın toprak bütünlüğü ilkesine aykırı'

Bu girişimlerin "üzücü" ve "Birleşmiş Milletler (BM) şartında yer alan Kıbrıs'ın toprak bütünlüğü ilkesine aykırı" olduğunu söyleyen Borrell, AB'nin sadece Kıbrıs Rum Yönetimi'ni tanıdığını yineledi.

Orban'ın katılımından da rahatsızlar

AB yönetimi, Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın da Türk liderlerinin zirvesine katılmasından rahatsız. Brüksel yönetimine göre, AB üyesi ülkelerin "bağımsız diplomatik girişimleri" birliğin tutarlı dış politikası ile çelişiyor. Bu nedenle, Orban'ın Macaristan ve AB dış politikaları arasındaki ayrımın farkına varması isteniyor.

Borrell, 5-6 Temmuz günlerinde Şuşa'da yapılan OTS Zirvesi'ne katılması üzerine Orban'ın, AB adına dış temsil yetkisi bulunmadığını belirtmişti. Macaristan Başbakanı'nın toplantıya ülkesini temsilen katıldığını açıklamıştı. Borrel, AB Komisyonu'nun OTS ile ilişkilerini ilerletmek için Orban'a herhangi bir yetki vermediğini altını çizmişti.