Kılıçdaroğlu'nu tutan ne?

Sanatçıların sınırdaki moral ziyaretine ilişkin CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun konuya çok seviyesiz bir şekilde müdahil olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ana muhalefet liderinin kullandığı ifadelerle kendisini küçük düşürdüğünü dile getirdi. Kalın, yaşananların anamuhalefet liderinin siyasetinin sefaletini yansıttığını belirterek, "Kılıçdaroğlu'na şunu sormak lazım. Sizi tutan ne? Siz gitmek istediniz de oradaki komutan,

SURİYE'YE 30 BİN TIR YARDIM

Suriye'de Türkiye'nin etkinliğinde bulunan bölgelere Türkiye'nin ve Uluslararası STK'ların yaptığı toplam yardımların son güncel bilgisini de paylaşan Kalın, "Suriye'de Türkiye'nin etkinliğinde bulunan bölgede 30 bin tırdan fazla, 630 milyon dolarlık bir yardım yapılmıştır" dedi.

NEŞAT GÜNDOĞDU/ANKARA

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın gündeme dair konular hakkında bir basın toplantısı düzenledi. Türkiye-Rusya-İran Üçlü zirvesi hakkında konuşan Kalın, ortak bildirideki açıklamalara vurgu yaparak PYD'nin ortak mücadele edilmesi gereken örgütler statüsünde olduğunu söyledi. Kalın, S-400'lerin tesliminin öne alındığını 2019 Temmuz ayında teslimatın gerçekleşeceğini hatırlatarak, ABD ile de Patriot alımı konusunda görüşmelerin devam ettiğini söyledi. Teknoloji transferinin öncelikli konu olduğunun altını çizen Kalın, topun şu an teknoloji transferine yanaşmayan ABD makamlarında olduğunu ifade etti. Kalın, CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun Afrin'e destek için giden sanatçılar hakkındaki beyanatlarına da değinerek, "Kılıçdaroğlu'na şunu sormak lazım. Sizi tutan ne? Siz gitmek istediniz de oradaki komutan, vali gelmeyin mi dedi? Gitsinler hatta kamuflaj giysinler" ifadelerini kullandı. Kalın'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

Suriye'nin tamamı terör unsurlarından temizlenmeli

"Astana süreci Suriye krizine çözüm için kurulmuş en önemli mekanizmadır. Cenevre süreci adeta nefesini tüketti. Cenevre sürecinde yaşanan tıkanıklıklar Astana sürecini daha kritik hale getirdi. Biz Astana'nın Cenevre ile birlikte devam etmesi kararlılığını sürdürüyoruz. Astana'yı Cenevre toplantılarına alternatif olarak görmedik. Cumhurbaşkanımızın bir teklifi daha oldu. Belli yerlerde Sahra hastanesi kurulması... Bu konuda çalışmalarımız devam ediyor. Biz Rusya ve İran ile her türlü işbirliğine hazırız. Bu konuda yakın bir zamanda somut bazı adımların atılmasını da umut ediyoruz. Adil seçimlerin yapılması konusunda da kararlılığımız aynen devam ediyor. Bizim diğer koalisyon ortakları ile ve diğer garantör ülkelerle mutabık kaldığımız noktalardan bir tanesi Suriye'nin tamamının terör unsurlarından temizlenmesidir. PYD/YPG ile yapılan mücadele DEAŞ ile mücadeleye engel değildir. Tam tersine terörle mücadelede tutarlı bir duruşun yansımasıdır. Bu örgütün Suriye'nin belli bölgelerinde kendisine fiili durum yaratmak suretiyle arayış içinde olduğunu biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız Doğu Guta'da yaşanan hadiseleri de kendilerine bildirdi. Temennimiz yaşanan çatışmaların tekrar etmemesidir. Bu bölgede gerek ateşkesin sağlanması ve gözetlenmesi gerek insani yardımların ulaştırılması noktasında biz görevimizi yerine getiriyoruz. 9. Gözlem noktası ile ilgili çalışmalar sürüyor. 4 gözlem noktası kaldı. İran ve Rusya'dan beklentimiz rejim üstünde baskı kurmalarıdır."

Tel Rıfat'a Operasyon

Tel Rıfat'ta YPG/PYD'nin kalmadığı söyleyen Rusların açıklamalarının araştırıldığını belirten Kalın, "Önümüzdeki günlerde orada da bir takım hareketler olabilir" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Münbiç'le ilgili konuştuğumuz ana planın artık hayata geçirilmesi yönünde Amerikan yönetiminden çelişkili açıklamalar geliyor. PYD/YPG'ye 200 milyon dolarlık bir yardım durduruldu. Diğer taraftan 'ana partnerimiz olmaya devam edecek' diye açıklamalar geliyor. Amerika'nın bir karar vermesi gerekiyor. Suriye'de DEAŞ ile mücadele bitti mi, bitmedi mi? Bizim yaklaşımımız son derece açık. Biz DEAŞ'la mücadelede en ön saflarda bulunmuş bir ülkeyiz. Bizim pozisyonumuz son derece net. PYD/YPG'yi görmezlikten gelmek zaaftır. Münbiç'le ilgili beklentimiz Suriye'deki hedeflerimizle uyumlu olmalı."

Ekonomide görüş ayrılığı yok

Cumhurbaşkanı'nın ekonomiyi yakından takip ettiğini belirten Kalın, faizler konusunda Cumhurbaşkanı'nın pozisyonun her zaman net olduğunu söyledi. Kalın, faizlerin düşürülmesi, gerek kamu gerek özel bankalarda Türkiye ekonomisi için bir ivme olacaktır. Bunun dışında yaşanan olağan dışı bir hadise yok" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Ekonomimizde son dönemde çok önemli gelişmeler yaşandı. 7.4 büyüme oranı Türk ekonomisinin bünyesinin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Etrafımızda yaşanan savaşlara, dalgalanmalara baktığımız zaman bu ekonomik başarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ifade etmemiz gerekiyor. Mart ayı ihracatı da 15.6 milyar dolarlık değerle rekor seviyeye ulaşmıştır. Bu trendin 2018'de de devam edeceğini bekliyoruz. Turizm alanında da bir artışın olduğunu bekliyoruz. 2018 yılı içinde turizm sektöründe bu canlanmanın devam etmesini bekliyoruz. Enflasyon ile mücadele de devam ediyor. Zaman zaman ekonomi koordinasyonunda görüş ayrılığı yönünde haberler çıkıyor. Gerçeği yansıtmadığını ifade etmek isterim."

Kılıçdaroğlu'da kamuflaj giysin, gitsin

Kritik dönemlerde, sanatçılarımızın, sporcularımızın diğer kanaat önderlerinin devletimizin yanında durmasından daha doğal bir şey olmadığının altını çizen Kalın, hiç kimse oraya şov olarak gitmediğini söyledi. Kalın, ana muhalefet liderinin bu konuya çok seviyesiz şekilde müdahil olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: "Sanatçılara yönelik ağır ifadeler kullandı. Kore Savaşı'ndan Kıbrıs Harekatı'na, son olarak da 15 Temmuz'a kadar bütün kritik dönemlerde sanatçılarımız, sporcularımız milli bir duyarlılıkla askerimizin, devletimizin yanında olmuştur. 1915'te Çanakkale zaferinden birkaç ay sonra bir grup yazar Çanakkale'ye davet edilir. Mehmet Emin Yurdakul, Ahmet Ağaoğlu, Ömer Seyfettin.. gibi dönemin önde gelen yazarları Çanakkale'ye gitmişlerdir. İstiklal Harbi sürecinde benzer tabloların yaşandığını görüyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün kendisinin sanatçılar ile temas içinde olduğunu biliyoruz. Onların desteğini aldığını, görüş alışverişlerine bulunduklarını biliyoruz. Müzeyyen Senar gibi, Faruk Nafız Çamlıbel, Halide Edip Adıvar gibi birçok müzisyen, yazar, ressamın katkı sağladığını görüyoruz. PKK terör örgütüne karşı yapılan mücadelede de Türkiye'de çeşitli hadiseler olduğunda sanatçılarımız bu süreçlere katılmıştır. Ana muhalefet liderinin neden rahatsız olduğunu anlamakta zorlanıyoruz. Burada sanatçılarımız doğru bir iş yapmıştır. Kılıçdaroğlu'na şunu sormak lazım. Sizi tutan ne? Siz gitmek istediniz de oradaki komutan, vali gelmeyin mi dedi? Gitsinler hatta kamuflaj giysinler. Hazmedemeyenler kulübünde bulunmaktan vazgeçsinler."