ÖZLEM DOĞAN
milat.ozlem@gmail.com
Önceki gün Rize'de STK temsilcileriyle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, koalisyon görüşmeleriyle birlikte yeniden gündeme gelen 'Cumhurbaşkanı'nın anayasal sınırları' tartışmalarına değinerek "Cumhurbaşkanı elbette Anayasa'da sınırları çizilen yetkiler çerçevesinde ama doğrudan millete karşı sorumlu olarak görevini yürütmek durumundadır. İster kabul edilsin ister edilmesin, Türkiye'nin yönetim sistemi bu anlamda değişmiştir. Şimdi yapılması gereken bu fiili durumun hukuki çerçevesinin yeni bir Anayasa ile netleştirilmesi, kesinleştirilmesidir. Hem buna engel olup hem de 'Cumhurbaşkanı her şeye karışıyor' demek, yağmur altında yürürken ıslanmaktan şikayet etmekten farksızdır" şeklinde konuşmuştu.
'Darbe'ymiş(!)
Paralel medyadan CHP medyasına, PKK medyasından Doğan medyaya ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na kadar birçok yayın organı ve siyasi ise Erdoğan'ın açıklamalarını "Darbe" olarak niteleyerek algı operasyonu başlattı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Yapılması gereken bu fiili durumun anayasal olarak kesinleştirilmesidir" sözlerinin 'açık darbe' olduğunu öne sürdü. Bunun Kenan Evren'in darbe sürecinin aynısı olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, "Çok tehlikeli" uyarısında bulundu.
Milat yayınladı
2011 yılındaki şüpheli ölümüyle dikkatleri üzerine çeken MİT'çi Kaşif Kozinoğlu'na ait olan mektubun kayıp olan sayfasını 2012'de Milat Gazetesi yayınlamıştı. Aslan Değirmenci imzasıyla yayınlanan haberde, Kaşif Kozinoğlu'nun mektubu yer almıştı. Ve bu mektupta Kılıçdaroğlu hakkında çok çarpıcı iddialar yer alıyordu.
Kaset darbesi
Kozinoğlu'nun mektubunda, Deniz Feneri davası gündemdeyken o dönem CHP milletvekili olan Kemal Kılıçdaroğlu'nun Almanya'ya giderek bizzat Alman İstihbaratı BND yetkilileriyle görüşmeler yaptığından bahsediliyordu. Mektupta, Kılıçdaroğlu'nun bizzat Alman İstihbarat Teşkilatı (BND) mensupları ile görüştüğü ve BND'nin Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı olmasına destek verdiği şeklinde önemli ifadelere yer alıyor.
BND: Kılıçdaroğlu'nu istiyor
Kılıçdaroğlu o dönemde Parti Meclisi Üyesi olan CHP Milletvekili Ali Kılıç'la birlikte Almanya'daki davaları yerinde izlemiş ve savcılarda bile olmayan bir takım belgeleri klasörleyerek CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a teslim etmişti. Baykal da seçim döneminde elinden düşürmediği dosya üzerinden AK Parti ve Başbakan Erdoğan'ı hedef alan açıklamalar yapmıştı. Kozinoğlu söz konusu mektubunda, Deniz Feneri davasının, Alman İstihbaratı'nın AK Parti'nin Almanya'da yaşayan Türkleri örgütleyebilme gücünden çekinmesi nedeniyle AK Parti'yi zor durumda bırakmak için uydurduğu bir dava olduğunu belirtiyor. Mektupta, Alman İstihbarat Teşkilatı (BND) mensuplarının Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı olmasına destek verdiği de yazıyor.
İşte Kozinoğlu'nun mektuptaki sözleri:
"Kılıçdaroğlu Almanya'ya gittiğinde BND mensupları ile görüşmüştü. Alman gizli servisi (BND'nin ağzından bizzat) K. Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanı olmasını desteklemiştiu2026"