CHP Parti Meclisi (PM) Üyesi Haluk Pekşen, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Pekşen, 31 Mart seçimleri sonrası İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı üzerinden tartışmalar yaşandığını anımsattı.
YSK Başkanı Sadi Güven'in 3 Nisan'da yaptığı açıklamada, "Maddi gerçeklerin ortaya çıkarılması yönünde çalışmalar sürüyor." sözlerini aktaran Pekşen, bunun Seçim Kanunu'nda yer almadığını ve hukuki hiçbir dayanağının olmadığını savundu.
Ergenekon ve Balyoz davalarında da mahkemelerin "maddi gerçeği arıyoruz"dediğini hatırlatan Pekşen, "Seçim Kanunu'nun 112. maddesi son derece açıktır. YSK Başkanı'nın kanunun bu açık düzenlemesini gözardı ederek, 'maddi gerçeği ortaya çıkarmak' yönündeki açıklaması yalnızca sandık ve seçim güvenliğinin değil, hukuk güvenliğinin tümüyle ortadan kaldırıldığının açık bir ikrarıdır." diye konuştu.
Pekşen, 2014'ten itibaren seçim ve referandumların belirleyici unsurunun seçmen olmaktan çıkıp, YSK haline geldiğini ileri sürerek, şunları kaydetti:
"Yüksek Seçim Kurulunun, özellikle 2014 yılından bugüne kadar takip ettiği süreçlerin tamamında bir görev suçu oluştuğuna ilişkin kamuoyunda, özellikle hukuk camiasında yerleşik olan algı giderek bir vaka haline dönüşmüştür. Bu itibarla, bugün itibarıyla önce YSK Başkanı sonra da bu hukuka aykırı karara katılan üyeler hakkında Yargıtay ve Danıştay başkanlıklarına yargılama sürecinin başlatılması yönünde hukuki başvurumuzu yapacağız."