Katolik Kilisesi'nin dünyadaki önemli temsilcilerinin katılımıyla Roma'da yapılan ve 4 gün süren Kilise'dekicinsel istismarla mücadele zirvesi sona erdi.
Katolik aleminin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus'un başkanlık ettiği zirveye dünyanın dört bir yanından 114'ü başpiskopos olmak üzere 190'a yakın Katolik din adamı ve uzman katıldı.
Son dönemlerde sıklıkla ortaya çıkan, Katolik Kilisesi'ne bağlı din adamlarının çocuklara yönelik cinsel istismar ve taciz vakaları nedeniyle Roma'da yapılan zirve tarihi önem taşıdı. Kilise'nin, Katolik dindarların gözünde güven ve imajını tekrardan sağlamak için gerekli gördüğü zirvenin kapanışında konuşan Papa Franciscus, "Hiçbir cinsel istismarın üstü örtülmemeli ve küçümsenmemeli." dedi.
Papa Franciscus, "cinsel istismar olaylarının maalesef tüm kültürlerde ve tarihlerde bir fenomen olduğunu" yapılan bu zirvede anladıklarını belirterek, "Ancak bu korkunç yara Kilise'nin içinde olunca daha da ciddi ve skandaldır. Çünkü Kilise'nin ahlaki otoritesine ve etik güvenirliğine terstir. Burada açık bir şekilde altını çizmek isterim ki Kilise'de tek bir olay bile olsa büyük bir ciddiyetle üzerine gidilecektir." ifadesini kullandı.
Zirveye katılan başpiskoposlar adına konuşma yapan Avustralya'nın Brisbane Başpiskoposu Mark Benedict Coleridge de cinsel istismar iddialarına karşı Kilise'nin bundan sonra çok daha duyarlı olup, yeni adımlar atacağını söyledi.
Coleridge, "Cinsel istismara uğrayanların adalet ve şifa bulmaları için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Onları dinleyeceğiz, onlara inanacağız, onlarla birlikte yürüyeceğiz, istismara maruz kalanların daha fazla suçlanmayacağından emin olacağız, cinsel istismar vakalarını saklayanları çağıracağız ve Kilise liderlerinin seçim ve oluşum prosedürlerini daha ciddi hale getireceğiz." açıklamasında bulundu.
Zirve kapsamında Papa'nın "başlangıç" olarak tanımladığı, cinsel istismara karşı 21 maddelik Kilise'nin atması öngörülen bazı konular da gündeme geldi.
Buna göre; Katolik Kilisesi'nin yasasında yer alan kadınlarda 14, erkeklerde 16 olan evlilik yaşının kadınlar için de 16'ya çıkarılması, cinsel istismara uğrayan mağdurların dinleneceği bir merkezin oluşturulması, şikayetlerin incelenmesi, mağdurların korunması ve sanığın savunma hakkı için ortak prosedürler uygulanması gibi adımlar atılacak.
Diğer yandan zirve sırasında yapılan konuşmalarda, Papa'nın direkt danışmanlarından olan Münih Başpiskopusu Reinhard Marx'ın, "Bu korkunç olayların belgelenebilecek arşivleri ve sorumluların isimleri ortadan kaldırılmış veya hiç oluşturulmamış." şeklindeki açıklaması öne çıktı.
Katolik Kilisesi'nin şeffaf olmayan bir yapılanması olmasını sert dille eleştiren Marx, Kilise içindeki cinsel istismar olaylarında "suçluların cezalandırılmaları yerine mağdurların kınanıp, susturulduğunu" belirtti.
Bu arada zirvede, Katolik Kilisesi'ndeki din adamları tarafından cinsel istismara uğrayanların ifadelerinin yer aldığı videolar da izlendi. Mağdurlardan Afrikalı bir kadın, 15 yaşından itibaren bir papazın kendisine tecavüz ettiğini ve papazın zoruyla 3 kez kürtaj olduğunu iddia etti.
Ayrıca çocukken Katolik din adamlarının cinsel istismarına uğradığını söyleyen bir grup, Roma'ya gelerek kent merkezinde gösteri yaptı. Dünyanın farklı ülkelerinden gelen mağdurlar, Kilise'de cinsel istismar olaylarına karşı "adalet ve sıfır tolerans" çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletler (BM), Katolik Kilisesi'ndeki yaygın cinsel taciz ve çocuk istismarı vakaları hakkında 2014'te rapor yayımlamıştı. Raporda Vatikan, kendisine bağlı kiliselerin bulunduğu çok sayıda ülkede papazlar hakkındaki cinsel taciz iddialarının üstünü örterek, on binlerce çocuğun istismara uğramasına göz yummakla suçlanmıştı.