Merri görüşmede, Suudi Arabistan'ın, Katar vatandaşları ile bu ülkede ikamet edenlerin üç yıldır hac ibadetlerini yerine getirmelerinin önüne bir takım engeller çıkardığını ve bu konuda hiçbir olumlu adım atmadığını belirtti.
Suudi Arabistan'ın dini ibadetleri siyasete alet ettiğini öne süren Merri, Riyad yönetiminin bu uygulamalarına karşılık yakında Avrupa Parlamentosu ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütüne (UNESCO) başvurarak yasal adımlar atacaklarını söyledi.
Merri, "Görünen o ki; ibadet özgürlüğüne engel olan ırkçı ayrımcılığın bir çeşidiyle karşı karşıyayız. Körfez halkları arasındaki ideolojik uzlaşıya rağmen Suudi Arabistan yönetiminin izlediği siyaset, siyasi anlaşmazlıkların getirdiği yeni bir ayrımcılık türünü ortaya çıkardı" ifadelerini kullandı.
Geçen yıl temmuz ayında da Suudi Arabistan'ın Katarlı hacılara uyguladığı engellerin kaldırılması için BM bünyesindeki makamlara mektup gönderen Merri, hac mevsimi yaklaşmasına rağmen Katar'dan Suudi Arabistan'a doğrudan uçuş yasağının sürdüğüne, iki ülke arasındaki kara sınırının kapalı olduğuna ve hacıların buradan girişine izin verilmediğine, hacıların elektronik kayıt işlemlerinin de yapılmadığına dikkati çekmişti.
Bunun üzerine Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, Katarlı hacı adaylarının Katar'a ait olmayan herhangi bir havayolu şirketi ile Cidde'deki Uluslararası Kral Abdulaziz Havalimanı'na gelebilecekleri kaydedilmişti.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Bahreyn ve Mısır yönetimlerinin 5 Haziran 2017'de Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmeleri Körfez bölgesinde krize yol açmıştı.