The Intercept'in haberinde Kurschner'in şirketinin Katar krizinin başlamasından kısa süre önce Katarlı bir iş adamından 500 milyon dolar değerinde bir yatırım almaya çalıştığı yazdı. İki yıl boyunca müzakere edilen anlaşmanın bir türlü tamamlanamaması, Jared Kuschner'in etkin bir rol aldığı söylenen Katar krizinin 'ahlaki boyutlarına' ilişkin soru işaretlerine neden oluyor.
Kuschner'in ve babasının sahibi olduğu dev emlak şirketi '666 Fifth Avenue'nün 2015 ve 2016 yılları içerisinde Katar'ın en zengin ve etkili kişileri arasında bulunan Hamad bin Cessim el Sani ile büyük bir anlaşma yapmaya çalıştığı ifade ediliyor.
The Intercept'e konuşan konuya yakın kaynaklar, iki yıl boyunca büyük bir gizlilikle yürütülen ve Kuschner ailesinin büyük bir finansal krizden çıkarması hedeflenen 500 milyon dolar değerindeki anlaşma hedefinin iki tarafın da talepleri kabul etmemesi nedeniyle başarıyla sonuçlanmadığı aktardı.
Kuschner'in büyük bir finansal kriz içindeki firmayı kurtarmak için Çin merkezli ve Çin'deki yönetici kesimle sıkı ilişkileri bulunan Anbang sigorta şirketiyle ilk etapta 400 milyon dolar değerinde bir yatırım anlaşması yaptığı ve Trump'ın seçim zaferinin ardından yapılan toplam yatırım değerinin 2 milyar doları bulduğu belirtiliyor.
Kuschner'in Beyaz Saray'daki görevine başlamasının ardından 'menfaat çatışması' suçlamaları ile baskı altına giren Çinli Anbang şirketinin kısa süre sonra Kuschner'in firmasıyla olan anlaşması iptal edilmişti. Kuschner ile anlaşmaya varan Anbang şirketinin CEO'su Wu Xiaohui Haziran ayında Çin'de yolsuzluk suçlamaları nedeniyle gözaltına alınmıştı.
'KATAR KRİZİNDE PAY SAHİBİ OLDU' İDDİASI
The Intercept, Kuschner'in Katarlı işadamı ile bir türlü sağlayamadığı anlaşmanın Katar krizi üzerinde bir role sahip olabileceğini yazdı.
Haberde, "Yarım milyar dolarlık anlaşmanın ortaya çıkarılması şimdiye kadar görülmemiş ahlaki sorunları beraberinde getiriyor. Eğer anlaşmada tamamen umut kesilmemişse, bu Kuschner'in ABD'nin diplomatik gücünü küçük bir ulusu baskı altına almak için kullandığı anlamına geliyor. Buna karşın, anlaşmadan umudun tamamen kesilmiş olması durumunda, bu Kuschner ile aynı sektörde çalışan şirketler için çok korkutucu" ifadesi kullanıldı.
Trump'ın damadı ve Orta Doğu danışmanı Kuschner'in Katar krizinin başlangıcı ve gelişiminde önemli bir rol oynadığı ifade ediliyor.
ÇİFT BAŞLI DIŞ POLİTİKA
ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı ve danışmanı Jared Kuschner'in 'yakın bir dostu' olarak tarih edilen Birleşik Arap Emirlikleri'nin Washington büyükelçisi Yusuf el Otaiba'nın Trump'ın Katar krizinin başlangıcı sırasında takındığı tavır konusunda önemli bir etkiye sahip olduğu ifade ediiliyor. Krizden hemen sonra Oatiba, Trump ve Kuschner'in konuya ilişkin görüştükleri ifade ediliyor.
Trump, 5 Haziran'da başlayan krizin hemen ardından Katar'a yönelik ablukayı destekleyici açıklamalar yapmış, 'ablukayı' kendisinin bir dış politika zaferi olarak ilan etmişti.
ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson'un Birleşik Arap Emirlikleri'nin Washington Büyükelçisi Yusuf el Otaiba'nın ve Kuschner'in Beyaz Saray yönetimi üzerindeki 'etkisini' fark ettikten sonra bu durumdan oldukça rahatsız olduğu ifade ediliyor.
Konuya yakın bir gazeteci, "Tillerson, Beyaz Saray'da 'ikinci bir dış politika yürütülmesinden çok rahatsız oldu. Otaiba, Jared Kuschner'e ağırlığını koydu, o da Trump'a. Büyük bir karmaşa" ifadesini kullandı.